-KARAR- Davacı vekili, davalının müvekkilinden aldığı borç para karşılığı verdiği senetlere dayalı davalı hakkında icra takibi yapıldığını davalının taahhütlerini yerine getirmediğinden icra dosyasında işlem yapamadıklarını daha sonra davalının takip alacağının zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle başvurduğu İcra Hukuk Mahkemesince icranın geri bırakılması kararı verildiğini, şikayetin yerinde olmadığını bildirerek alacaklarının zamanaşımına uğramadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap vermemiştir. Mahkemece, eda davası açılacak hallerde tespit davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. İİK.nun 33/a.maddesi; “ilamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları İcra Mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir....
O halde; mahkemece, bu maddi ve hukuki olgulara göre, yukarıda sözü edilen 2010/1207-2011/1128 sayılı icranın geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, alacaklı tarafından bu karara karşı İİK.nun 33/a-2.maddesi uyarınca genel mahkemelerde bir dava açılıp açılmadığı, dava açıldığında neticesi beklenerek, icra mahkemesince verilen icranın geri bırakılması kararının dava konusu takip ve eldeki istihkak davasına etkisi üzerinde durulup sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı 3.kişi vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişi ... Gıda Mad. Paz. San. ve Tic....
O halde; mahkemece, bu maddi ve hukuki olgulara göre, yukarıda sözü edilen 2010/1207-2011/1128 sayılı icranın geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, alacaklı tarafından bu karara karşı İİK.nun 33/a-2.maddesi uyarınca genel mahkemelerde bir dava açılıp açılmadığı, dava açıldığında neticesi beklenerek, icra mahkemesince verilen icranın geri bırakılması kararının dava konusu takip ve eldeki istihkak davasına etkisi üzerinde durulup sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. 2-Bozma neden ve şekline göre, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı 3.kişi vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı 3.kişi ... Gıda Mad. Paz. San. ve Tic....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki icranın geri bırakılması kararının iptali-tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının davalı aleyhine 2012/1526 esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus yol ile yürüttüğü takip hakkında, Gn 2012/466 esas ve 2012/646 karar sayılı ve 11/09/2012 tarihli kararı ile İİK'nun 170/a-ı ve 170/b yollamasıyla 71/2 ve 33a maddeleri gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, bu kararın yerinde olmadığını, ileri sürerek; İİK'nun 33a maddesi gereğince süresi içinde açtıkları iş bu dava neticesinde takip dayanağı çek hakkında zamanaşımının vaki olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir....
in 27.12.2010 tarihinde icra mahkemesinde itiraz davası açtığı, 15.3.2011 tarihli icra mahkemesi kararı ile bono zamanaşımına uğradığından İİKnun 71/2.maddesi hükmü uyarınca icranın geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 5.3.2012 tarihinde kesinleştiği, 2012/22319-2013/1985 davacının 4.2.2011 tarihinde temel borç ilişkisine dayanarak eldeki davayı açtığı dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu durumda bononun taraflarından davalı ... hakkında kesinleşen bir kambiyo takibi bulunmakla birlikte, davalı ... hakkında zamanaşımına uğrayan bono nedeniyle icranın geri bırakılması kararı mevcuttur. Davacı, davalı ... hakkında artık kambiyo takibine devam edemeyeceğinden, temel ilişkiye dayalı olarak alacak davası açmakta hukuki yararı vardır. Mahkemece davacının davalı ... hakkındaki davasının da hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
Diğer davalı ... vekili, müvekkili hakkında rücu belgesi alınan takip hakkında (2003/4872 Esas sayılı dosya) icra mahkemesi tarafından icranın geri bırakılması kararı verildiğini, bu nedenle müvekkilinin bu takipten dolayı sorumlu tutulamayacağı belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının Ankara 23.İcra Müdürlüğünün 2003/4872 esas sayılı dosyasında takibe konulan çek hakkında TTK.nun 726/2.maddesindeki altı aylık zamanaşımı süresi geçmesine rağmen 20.04.2007 tarihinde çek bedelini ödeyip, İİK.nun 33/a maddesindeki icranın geri bırakılması yasal hakkını kullanmadığı, ayrıca temel ilişkiye yani TTK.nun 644.maddesine dayanmaksızın rücu belgesi ve çeke dayanarak çek keşidecisi ve lehtardan istemde bulunması olanağının olmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile davalılardan ... Koop.vekili tarafından katılma yoluyla temyiz edilmiştir....
O halde; Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgulara göre, yukarıda sözü edilen 2013/46-57 sayılı icranın geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, karara karşı alacaklının 7 gün içinde genel mahkemelerde dava açıp açmadığının araştırılması alacaklı tarafından genel mahkemelerde İİK'nun 33/a-2. maddesi uyarınca açılan bir davanın olmaması halinde alacağın zamanaşımına uğradığı hususunun kesin hüküm teşkil edeceği ve icranın geri bırakılması kararının, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğuracağı ve icra dosyasındaki mevcut hacizlerin kalkacağı, alacaklı tarafından açılmış böyle bir dava varsa sonucunun istihkak davasında bekletici mesele yapılacağı, dava sonuna kadar icra takibinin duracağı davanın kazanılması halinde duran icra takibine devam edileceği davanın kaybedilmesi halinde ise dosyadaki hacizlerin kalkacağının değerlendirilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2009/6348 ve 2009/6346 esas sayılı icra takiplerinde, borçlu ... Tekstil San. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından ... 3. İcra Hukuk Mahkemesine açılan 2010/1254 ve 2010/1255 esas sayılı dosyalarda 28/12/2010 tarihli ve İİK’nın 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına ilişkin kararların verildiği ve karaların onandığı anlaşılmaktadır. İİK’nın 33/a-II fıkrasına göre alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir. Aksi takdirde icrası istenen ilamın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil eder. Buna göre alacaklı ... Tekstil Tic. ve San. Ltd....
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;İcranın geri bırakılması kararı ile birlikte takibin iptaline karar verilmesini de talep ettiklerini, mahkemenin takibin iptaline karar vermemesinin hatalı olduğunu, ayrıca alacağın %20 si oranındaki tazminat talepleri hakkında karar verilmediğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, takibin iptaline, alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık, bonoya dayalı takipte zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talebine ilişkindir....
Gerekçe ve Sonuç Borçlunun takibin kesinleşmesinden sonra sunmuş olduğu 19.02.2020 tarihli ve alacaklı ... tarafından imzalanan belgede, şikayete konu takip dosyasına konu tüm alacağın fer'ileriyle birlikte alacaklıya ödendiğinin, tahsil harcı alacaklıya ait olmak üzere alacaklının haricen tahsilat nedeniyle icra dosyasından feragat edeceğinin yazılı olduğu, alacaklının bu belgedeki imzaya itiraz etmeyip, imzanın baskı ve tehdit altında atıldığını iddia etmiş ise de, ödeme belgesinin zorla alındığına ilişkin olarak itiraz tarihi itibariyle kesinleşmiş bir mahkeme kararı bulunmadığı gibi, bu iddianın dar yetkili icra mahkemesinde incelenmesinin mümkün olmadığı, ödeme belgesinin İİK'nın 169/a maddesi kapsamında belge olduğunun kabulü gerektiği, haricen tahsilat niteliğinde olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, istemin kabulü ile borçlu yönünden itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A....