Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/12/2018 NUMARASI : 2018/871 ESAS - 2018/1102 KARAR DAVA KONUSU : Borca ve Faize İtiraz KARAR : VEKİLİ : Av. ALİ ÖZER- Cinnah Cad. No: 24/12 Çankaya/ ANKARA DAVANIN KONUSU : Yetkiye, Borca ve Faize İtiraz KARAR TARİHİ : 22/12/2020 KARAR YAZIM TARİHİ : 18/01/2021 Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davacı/ birleşen dosya davacısı/ borçlu tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu asıl dosyadaki dava dilekçesinde özetle; boş dükkana hava parası karşılığında senetleri imzaladığını, Ankara 20. İcra Müd.nün 2018/11773 Esas sayılı dosyasına konu senetler karşılığında herhangi bir mal almadığından borca, faize, yetkiye ve fer'ilerine itiraz ettiğini belirterek itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davacı borçlu birleşen dosyadaki dava dilekçesinde özetle; Ankara 20....

Davalılar ödeme emri tebliği gerçekleşmediği halde 20.3.2000 tarihinde icra dosyasına borca kısmi itiraz içeren itiraz dilekçesi koymuşlar ve daha sonra 3.10.2001 tarihinde davalılara ödeme emri tebliğinin yapılması üzerine 8.10.2001 tarihli borca itirazlarını bildiren itiraz dilekçesi davacı bankaya tebliğ edilmiştir. Davacı banka 8.10.2001 tarihli itiraz üzerine görülmekte olan iş bu itirazın iptali davasını ikame etmiştir. Bu durumda mahkemece itirazın iptali davasının borçlulara ödeme emri tebliği üzerine verilecek itiraz dilekçesinde ileri sürülen hususlara yönelik olarak açılacağı düşünülmeden 20.3.2000 tarihinde verilen ve geçersiz olan itiraz dilekçesine göre yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davalı vekili, sadece yetki yönünden itiraz edildiğini, bu nedenle davanın İcra Tetkik Merciinde görülmesi gerektiğini, davacının talebinin gizli ödeme günündeki kur üzerinden ödeme yapılmasına ilişkin olduğunu bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalının sadece yetki yönünden takibe itiraz ettiği, itirazındaki diğer hususun harca ilişkin olup, itiraz niteliğinde sayılamayacağı, müstakilen yetki itirazının İcra Tetkik Merciinde görülmesi gerektiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava İİK’ nun 67.maddesine dayalı itirazın iptali davası olup, davanın temelini oluşturan icra takibinde borçlu tarafından hem borca hem de icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiştir. Alacaklı vekili itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamak amacıyla süresi içinde işbu itirazın iptali davasını açmıştır....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 18/12/2019 NUMARASI : 2019/741 ESAS 2019/847 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 2....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2021 NUMARASI : 2017/314 ESAS - 2021/316 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine İstanbul 7. İcra Müdürlüğü'nün 2017/11081 Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, takibe konu çek üzerindeki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek imzaya ve borca itirazda bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....

      Diğer taraftan, borçluların başvurusu, bu hali ile borca itiraz niteliğinde olup, borca itirazın ise; takibin şekline göre uygulanması gereken İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal yedi günlük süre içerisinde icra dairesine yapılması zorunludur. Bu durumda, icra takibinin şekline göre; borçluların borca itirazlarını icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine bildirmelerinin gereksiz ve geçersiz bir işlem olduğu ve hukuki sonuç doğurmayacağı nazara alınarak, mahkememizce takibin iptaline yönelik istemin reddine karar vermek gerekmiştir. (Aynı yönde Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2017/8971 Esas, 2018/11649 Karar sayılı ilamı)." şeklindeki gerekçelerle; davanın reddine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacılar vekili süre tutum dilekçesi sunarak kararın kaldırılmasını istemiş ancak ayrıntılı istinaf dilekçesi sunmamıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, borca itiraz istemine ilişkindir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 07/07/2020 NUMARASI : 2018/632 ESAS, 2020/537 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı dava dilekçesinde özetle, İstanbul Anadolu 17. İcra Müdürlüğü'nün 2018/15335 Esas sayılı dosyası ile aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takip konusu senet üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını, aynı bonoya ait bir başka icra takip dosyası da bulunduğunu ileri sürerek imzaya, borca ve derdestlik hususlarında itirazda bulunmuştur....

      DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı borçlu vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nın 353. maddesi uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığını, davalı ile aralarındaki konut satışı sebebiyle düzenlenen kambiyo senedine konu borcun tamamının ödendiğini, aralarında başka hukuki ilişki olmadığını, yapılan ödemelerin bu borca istinaden yapıldığını, senette tahrifat yapıldığını, ticari faiz işletilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek borca ve ferilerine itiraz etmiştir....

      . - K A R A R - Davalı vekili, müvekkili şirketin icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz ederek şirketin ikametgah adresini de gösterdiğini, dava dilekçesi ve kararın tebliğinin usulsüz olarak Tebliğat Kanunu'nun 35.maddesine göre yapıldığını, taraf teşkili sağlanmadığını davaya ve karara 9.12.2005 tarihinde müttali olduklarını 12.12.2005 tarihinde hükmü temyiz ettiklerini, ancak 14.12.2005 tarihinde yaptıkları temyiz taleplerinin süresinde olmadığı gerekçesi ile mahkemece reddedildiğini belirterek 14.12.2005 tarihli temyiz isteminin reddi kararının ve hükmün temyizen bozulmasını istemiştir. Davalı vekili, icra dosyasına verdiği itiraz dilekçesinde müvekkili şirketin ikametgah adresinin ...’de olduğunu, dolayısı ile ... icra dairesinin yetkisiz olduğunu belirterek, şirketin adresinin yer aldığı ticaret sicil belgesini sunmuş, ayrıca borca da itiraz etmiştir....

        Takip alacaklısı tarafından, geminin yakıt borcu nedeniyle taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığı, şikayetçi borçlunun icra dairesinde verdiği itiraz dilekçesi ile 30.04.2012 tarihinde borca ve rehin hakkına itiraz ettiği görülmektedir. İİK.nun 65. maddesine göre gecikmiş itirazda bulunulabilmesi için tebligatın usulüne uygun yapılmış olması koşulu arandığından somut olayda başvurunun gecikmiş itiraz olarak nitelendirilmesi mümkün değildir. Takibin şekline göre borca rehin hakkına karşı tüm itiraz ve şikayetlerin ödene emri tebliği tarihinden itibaren 7 gün içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir....

          UYAP Entegrasyonu