edildiğinden fazla talep edildiği anlaşıldığından; icranın geri bırakılması talebinin kısmen kabul-kısmen reddi ile istemin kısmen kabulü ile Osmaniye 1....
Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, icranın geri bırakılması istemine ilişkindir. Urla İcra Hukuk Mahkemesi, 4077 sayılı kanun gereğince taraflar arasındaki ilişkinin abonelik sözleşmesinden kaynaklandığı davacının satıcı davalının tüketici olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. İzmir 2. Tüketici Mahkemesi ise, İcra İflas Kanununun 33. Maddesi uyarınca davada Urla İcra Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiş, kararlar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir. İcra İflas Kanununun "İcranın Geri Bırakılması" başlıklı 33. maddesi'nde ''İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir." düzenlenmesi mevcuttur....
O halde, mahkemece, takip öncesi zamanaşımı itirazının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı şikayetinde uygulanan maddeler gereğince icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde, mahkemece, takip öncesi zamanaşımı itirazının süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, takibin kesinleşmesinden sonraki zaman aşımı şikayetinde uygulanan maddeler gereğince icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.06.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olayda, borçlu vekili, İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, takas ve mahsup talebi yanında itfa nedeniyle takibin iptali isteminde bulunmuş, Mahkemece "...borcun takas mahsup ve ödeme şeklinde itfa edildiği anlaşıldığından İİK'nın 33/1.maddesi gereğince bu borçlu bakımından icranın geri bırakılmasına, icra avukatlık ücreti bakımından icranın geri bırakılması talebin reddine" karar verilmiştir.. İcra Mahkemesi'nin hükmü, takas ve mahsup edilen alacak miktarı yönünden açık olmadığı gibi, itfa nedeniyle yapılan başvurunun değerlendirilmesi hakkında da bir netlik taşımamaktadır. Mahkemece verilen hüküm bu haliyle açık olmadığı gibi, şüphe ve tereddüt uyandıracak, infazda zorluk çıkaracak şekildedir. Hukuk Genel Kurulu'nun 08.10.1997 tarih ve 1997/12-517 Esas-1997/776 Karar sayılı kararında da vurgulandığı üzere, ilamların infaz edilecek kısmı hüküm bölümüdür. Diğer bir anlatımla hükmün içeriğinin aynen infazı zorunludur. İlamın infaz edilecek kısmı yorum yoluyla belirlenemez....
Davacı vekili dava dilekçesinde, 3194 Sayılı Kanunun geçici 16. maddesi uyarınca itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasını ve mükerrer takip yapılması nedeniyle takibin iptalini istemiş olup, kararın gerekçesinde sadece itfa nedeniyle icranın geri bırakılmasına ilişkin talebin değerlendirildiği, mükerrer takip yapıldığı iddiasına ilişkin olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadığı ve kararın bu yönüyle bir gerekçe içermediği anlaşılmıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacının tüm talepleri değerlendirilmeden verilen kararın usul ve yasaya uygun olmadığı, davacı vekilinin istinaf başvuru nedenlerinin yerinde olduğu anlaşıldığından, esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin, HMK'nın 353/1- a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve yeniden yargılama yapılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
Borçlu takipten evvel borcunun takside bölündüğünden imhal nedeniyle icranın geri bırakılması talebinde bulunmuştur. İlama bağlı alacaklar ile ilgili olarak başlatılan takibe itiraz edilmesi halinde, icranın geri bırakılması isteminin hangi belgelere dayalı olarak ileri sürülebileceği İİK’ nun 33 ve sonraki maddelerinde hükme bağlanmıştır. Öte yandan, İİK.nun 33.maddesi uyarınca, borçlu ancak hüküm (karar) tarihinden sonraki dönemde gerçekleşen itfa nedenine dayalı olarak icra emrine itiraz edebilir ve icranın geri bırakılmasını isteyebilir. Karar tarihinden önceki döneme ilişkin iddialarını ilamın yargılaması sırasında mahkemede ileri sürmelidir veya temyiz nedeni yapılmalıdır. Bu döneme ilişkin itfa itirazları icra mahkemesinde dinlenmez....
Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R – Dava, davacı aleyhine yapılan ilamlı icranın geri bırakılması ve takibin ödeme nedeniyle iptali istemine ilişkindir. ... 9. İcra Hukuk Mahkemesince; Görevinin İİK 68.Madde ile sınırlandırıldığı, İİK. 68. Madde bağlamındaki bir belgeye dayanmayan ve kesinliği tartışmalı olan alacakla ilgili yargılamada, davanın ticari ilişkiden kaynaklandığı, görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. ... Asliye 27....
İcra Müdürlüğünün 2012/1677 Eski Esas) müvekkilinin murisi Hasan Koç ve dava dışı Gülizar Koç aleyhine icra takibi başlatıldığını, takip sonrasında borçlunun mirasçıları tarafından Trabzon İcra Hukuk Mahkemesinin 2015/147 Esas ve 2016/392 Esas sayılı dava dosyalarından icranın itfa sebebiyle geri bırakılması istemli davalar açıldığını, bu davalar sonucunda mahkemece takibe konu alacağın tamamıyla ödendiği belirtilerek bahsi geçen davaları açan davacılar yönünden icranın geri bırakılması kararı verildiğini, müvekkilinin bu davalardan haberdar olmadığı gibi bu davalarda da taraf olmadığını, davalı alacaklının bu davalardan haberdar olmasına ve takibe konu alacağın tahsil edilmesine rağmen takibi müvekkili aleyhine devam ettirip müvekkiline ait taşınmazın satışını talep ettiğini ileri sürerek Trabzon İcra Müdürlüğünün 2015/33207 Esas sayılı dava dosyasında müvekkili hakkında yürütülen takip nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Maddede belirtilen herhangi bir belgeye dayanmadığı gibi İİK 36. maddesi gereğince icranın geri bırakılması talebi konusunda karar v erme yetkisinin mahkememizde olmadığı, bu haliyle borçlunun icranın geri bırakılması talebinin şartları bulunmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davanın reddine" karar verildiği görülmüştür. Davacı istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde ileri sürülen hususları tekrarla; takip dayanağı Mahkeme kararının istinaf incelemesinde olduğunu ve henüz dönmediğinden bahisle, takibin dosyanın istinaf mahkemesinden dönüşüne kadar durdurulmasına, icra takibinin geri bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, davacının takibe dayanak karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulması sebebiyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....