Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B.İstinaf Sebepleri Borçlu, itiraz dilekçesi içeriğini tekrar ederek, imzaya itiraz ile birlikte borca ve ferilerine de itiraz edildiğini, borca itirazlarının faize itirazı da kapsadığını, bu hususun mahkemece göz ardı edilerek usul ve yasaya aykırı karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç Alacaklı bankanın vergi numarasının ve adresinin yazılı olmamasının ödeme emrinin iptalini gerektirmediği, eksikliğin her zaman giderilebileceği, ayrıca TTK'nın 722. maddesi gereğince alacaklının çek bedellerinin binde 3'ünü aşmamak üzere çek komisyonu talep edebileceği, İstanbul 14....

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2017/330 esas sayılı dosyasına 23/11/2017 tarihinde, İstanbul Beykoz Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2017/9557 soruşturma sayılı dosyasına da 03/11/2017 tarihinde delil ve belge olarak şikayet dilekçesi ekinde sunmuş olduğunu, bu haliyle en azından senedin tanzim ve vade tarihlerinin sonradan atıldığının mahkeme ve savcılık nezdinde belgeyle sabit olduğunu, bu haliyle senedin kambiyo vasfı taşımadığını, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılamayacağını, müvekkilinin böyle bir senede imza attığını hatırlamadığını, senetteki imzaya da itiraz ettiklerini, ödeme emri tebligat usulüne de itiraz ettiklerini, müvekkilinin takip alacaklısına herhangi bir borcu olmadığını, faize ve faiz oranına da itiraz ettiklerini, faizin yasal faiz olması gerekirken fahiş oran ve miktarda faiz talep edildiğini belirterek itirazlarının kabulüne, takibin iptaline, tazminata ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir....

    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra memur muamelesi şikayet edildiğinden taraflarına husumet yöneltilemeyeceğini, ayrıca şikayetin süresinde yapılmadığını, açılan davada hukuki yarar bulunmadığını, itiraz dilekçesinde borca veya takibe itiraz ibaresi geçmediğini, borcu reddetme anlamına gelecek bir kelime veya bu manaya gelecek cümle dahi bulunmadığını beyanla şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....

    İİK'nun 168/1. maddesinin 3, 4 ve 5. bentleri hükmüne göre, borçlunun borçlu olmadığını veya borcun itfa edildiğini, mehil verildiğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, imzaya itirazını ve takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayetini yasal 5 günlük süresi içerisinde icra mahkemesine yapması zorunludur. Bu süre en geç ödeme emrinin, itiraz ya da şikayet edene tebliğinden sonra başlar. Bu süre, hak düşürücü süre niteliğinde olup mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, muteriz borçluya ait tebligat mazbatası icra müdürlüğü dosyasına dönmediğinden alınan ... müdürlüğü cevabına göre örnek 10 no'lu ödeme emrinin borçluya 21/01/2014 günü tebliğ edildiği; borçlunun İİK'nun 168. maddesi gereğince yasal 5 günlük itiraz süresi içerisinde 23/01/2014 günü yaptığı itirazının süresinde olduğu anlaşılmaktadır....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İcra İflas Kanunu madde 168/3, madde 168/4 ve madde 168/5 ' göre davacı /borçlu şirket yetkilisinin dava dilekçesinde ileri sürdüğü imzaya itiraz, borca itiraz, kambiyo hukukuna ilişkin şikayetlerin ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren 5 (beş) gün içerisinde yapılması gerektiği, örnek 10 ödeme emri ve senet suretinin şikayet eden davacı/borçlu şirkete 30/07/2020 tarihinde tebliğ edildiği dolayısıyla İcra İflas Kanunu madde 168/3, madde 168/4 ve madde 168/5 ' gereğince davacı/borçlunun imzaya itiraz, borca itiraz, kambiyo hukukuna ilişkin şikayetlerini en geç 04/08/2020 tarihinde yapılması gerekir iken 5 günlük şikayet süresi dolduktan sonra 07/08/2020 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından ve şikayet dilekçesinde 05/08/2020 tarihinde ödeme emrinin tebellüğ edildiği beyan edilmiş ise de ödeme emri tebligat parçasının incelenmesinde Ekol T1 San. Ve Tic. Ltd....

      İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki ödeme emri tebligat işleminin usulsüz olduğuna dair şikayet ile borca ve imzaya itiraz uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince; usulsüz tebligat şikayetinin esastan, borca ve imzaya itirazın ise süre aşımından reddine karar verilmiş, takibin durdurulmaması nedeniyle alacaklının tazminat talebinin de reddine hükmedilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....

        İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/10/2022 NUMARASI : 2022/479 ESAS - 2022/55 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İstanbul 28.İcra Müdürlüğü'nün 2021/2093 esas sayılı dosyasından müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, İstanbul 9.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/169 esas sayılı dosyası ile imzaya ve borca itiraz ettiklerini, itirazlarının reddine karar verildiğini, kararın temyiz aşamasında olduğunu ve henüz kesinleşmediğini, buna rağmen icra müdürlüğünce yasaya aykırı olarak 16/08/2022 tarihinde alacaklı vekilinin taşınmazın satışı talebinin kabulüne karar verildiğini, imzaya itiraz davası henüz kesinleşmeden satış...

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emri tebliğ işleminin iptalinin şikayet yoluyla ileri sürülebileceğini, imzaya yönelik borca itiraz davasında ileri sürülemeyeceğini, ayrıca dayanak belgenin ödeme emri ile birlikte davacıya gönderildiğini, müvekkilinin takibe konu çekin meşru hamili olduğunu, müvekkili son ciranta olduğundan takip yapmakta kusuru bulunmadığını söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Şikayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan icra takibinde imzaya itiraz suretiyle icra takibinin iptali istemine ilişkin olup, Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.05.2011 tarihli 2011/1 sayılı kararı gereğince inceleme görevi Yargıtay 12.Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.12.12.2011 (Pzt.)...

          Somut olayda, ödeme emrinin borçluya 31.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise İİK'nun 168. maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra 14.08.2015 tarihinde icra mahkemesine başvurarak ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürüp, imzaya itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece; öncelikle, borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti hakkında HMK'nun 297. maddesine göre bir karar verilmesi, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ve itirazın süresinde olduğunun anlaşılması halinde, işin esasının incelenmesi, aksi halde istemin süreden reddi gerekirken, tebligatın usulsüzlüğüne yönelik şikayet hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden ve dolayısıyla İİK'nun 168. maddesi uyarınca itirazın süresinde olup olmadığı saptanmadan imzaya itirazın esasının incelenmesi isabetsizdir....

            UYAP Entegrasyonu