Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının ihalenin feshi aşamasında incelenmesinin mümkün olduğu, ancak yasanın öngördüğü bu hakkı kullanmayanlar aynı şikayet nedenleriyle ihalenin feshini talep edemezler. Davacının da ihale konusu Isparta ili Merkez Gülcü Mah. 3480 ada 280 parsel 1. Blok 2....
Değerlendirme 1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre, şikayetçinin ihalenin feshi talebinin reddine yönelik temyiz itirazları ile aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Şikayetçi aleyhine taktir edilen para cezasına ilişkin re'sen yapılan değerlendirmede; 1.İİK'nın ihalenin feshi şikayetine ilişkin usül ve esasları belirten 134. maddesine 24.11.2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa'nın 27. maddesi ile eklenen fıkra ile; "İhalenin feshi talebi üzerine icra mahkemesi talep tarihinden itibaren yirmi gün içinde duruşma yapar ve taraflar gelmeseler bile icap eden kararı verir. Ancak ihalenin feshi talebinin usulden reddi gereken hâllerde duruşma yapılmadan da karar verilebilir. İcra mahkemesi; 1....
Somut olayda, ihalenin feshini isteyenin borçlu konumunda olduğu, takip dosyasında yer alan ödeme emrinin tebliğ edildiği adresin, borçlunun yurt dışı adresi olduğu ve takip dosyasında ihalenin feshini isteyen borçlu tarafından kabul edilen bir yurt içi adresi bulunmadığı anlaşıldığından, yasanın aradığı anlamda ihalenin feshini isteyen borçludan, yurt içinde adres bildirme şartı aranmalıdır. İhalenin feshi istemine ilişkin şikayet dilekçesinde borçlunun yurt dışındaki adresinin gösterildiği, şikayet dilekçesi ekindeki vekaletnamede de aynı adresin yer aldığı görülmüştür. Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesince, İİK'nın 134/2. maddesindeki koşulu taşımayan dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19....
Anılan maddede “… İhalenin feshi gayrimenkulün bulunduğu yerin icra tetkik merciinden şikayet yoliyle istenebilir. İhalenin ilgililere tebliği tarihi şikayet için muayyen olan 7 günlük müddete başlangıç sayılır. Tetkik merciinin vereceği karar 10 gün içinde temyiz olunabilir. Temyiz talebini Temyiz İcra ve İflas Dairesi tetkik eder. İhale edilen malın değeri 50.000 Yeni Türk Lirasını aştığı takdirde murafaa istenebilir. İhalenin feshi veya kaydın tashihi hakkında başkaca mahkemeye veya idari kaza mercilerine müracaat olunamaz. …” hükmüne yer verilmiştir. Hal böyle olunca, 6183 sayılı Yasaya tabi icra takibi sonucu yapılan ihalenin feshi davasında taşınmazın bulunduğu yer İcra Tetkik Merciinin görevli olduğu gözetilmeksizin, işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, tarafların vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: 1) İcra mahkemesinin ihalenin feshi isteminin reddine yönelik kararı yönünden, İİK'nun 134/8. maddesinde; "İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur" düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, şikayet konusu ihaledeki taşınmazların satış bedellerinin, muhammen bedellerininin altında olduğu anlaşılmaktadır....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu ihalenin feshi istemini içeren şikayet olup, şikayet HMK'nun 118. maddesi anlamında bir dava değildir. Bu nedenle şikayet dilekçesinin HMK’nun 119. maddesinde yazılı şartları taşıması zorunlu değildir. Bu itibarla şikayet konusu icra dosyasının yanlış gösterilmesi veya hiç bildirilmemiş olması yada karşı tarafın yanlış gösterilmesi, adresinin belirtilmemesi şikayetin reddini gerektirmez. Borçlu tarafından açılan ihalenin feshi isteminin yasal hasmı alacaklı ve ihale alıcısı olup mahkemece alacaklı ve ihale alıcısına duruşma günü tebliğ edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra borçlunun fesat iddiası değerlendirildikten ve ihalenin İİK'nun 129/1. maddesinde öngörülen yasal düzenlemeye uygun olarak yapılıp yapılmadığı incelendikten sonra oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Şti'nce açılan menfi tespit davasının ilgili mahkemece kabulü nedeniyle ihalenin gerçekleştirildiği takibin ortadan kalkacağını ve ihalenin de konusuz kalacağını, bu suretle menfi tespit davasının görüldüğü İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2011/491 E. sayılı dava dosyasının kesinleşmesinin beklenmesi gerektiğini ileri sürerek ihalenin feshi isteminin reddine ilişkin icra mahkemesi kararı yönünden yargılanmanın yenilenmesini ve ihalenin feshini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde yargılamanın yenilenmesi şartları oluşmadığını, menfi tespit davasına ilişkin kararın alacaklı tarafından istinaf edilmiş olup kesinleşmediğini ileri sürerek istemin reddini talep etmiştir. Şikayet edilen takip borçluları Atılım ... Ltd. Şti. ile Hazar ... Ltd. Şti. cevap dilekçesi sunmamışlardır. III....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2015/14-22 sayılı dosyasında açtığı ihalenin feshi davasının şikayet tarihi olan 09.03.2015 tarihinde haberdar olduğunun kabulü gerekeceği, bu durumda da 05.02.2016 tarihinde yapılan ihalenin feshi isteminin, şikayete konu 02.03.2015 tarihli ihaleden itibaren 7 gün içerisinde olmadığı anlaşıldığından, mahkemenin ret kararının İİK'nun 134/7. maddesi gereğince sonucu itibariyle doğru olduğu görülmüştür. Hal böyle olunca, mahkemece, ihalenin feshi isteminin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekirken, derdestlik nedeniyle reddi doğru değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Şikayetçi borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'...
Öte yandan 7343 Sayılı Yasanın geçici 18/son maddesinde "134. maddede bu maddeyi ihdas eden kanun ile yapılan değişiklikler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte ilk derece mahkemeleri ve Bölge Adliye Mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında uygulanmaz. Ancak ihale bedelinin yüzde onuna kadar para cezasına mahkumiyete ilişkin hüküm görülmekte olan ihalenin feshi talepleri hakkında da uygulanır. ..." düzenlemesi yer almaktadır. Bu durumda mahkemece şikayetçi ...’ nin ihalenin feshi isteminin, 549 parsel ve 550 parselde kayıtlı taşınmazlar yönünden aktif husumet yokluğundan reddi ile para cezasına yer olmadığına, maliki olduğu 183 ada 4 parselde kayıtlı 6 numaralı bağımsız bölüm ile 493 ada 16 parselde kayıtlı 13 numaralı bağımsız bölüm numaralı taşınmazlar yönünden ise ihalenin feshi isteminin esastan reddine karar verilmesi , şikayet eden .........
Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler....