Bölge Adliye Mahkemesinin mükerrerlik itirazını borca itiraz olarak nitelendirip ödeme emrinin tebliğinden itibaren itiraz ve şikayet sürelerinin geçtiğinden bahisle icra mahkeme kararının kaldırılıp davanın süreden reddi kararının bozulması yerine onanması yönündeki çoğunluk görüşüne katılamıyoruz....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine başlatılan genel haciz yoluyla icra takibinde, borçlu icra mahkemesine başvurarak tebligata ve borca itirazlarını ileri sürmüştür. Mahkemece yapılan yargılama sonunda tebligat usulsüz kabul edilmiş ve borçlunun süresinde icra takibine itiraz ettiği kabul belirtilerek icra takibinin durdurulmasına karar verilmiştir. İİK'nun 62 ve devamı maddelerinde belirtildiği üzere, genel haciz yoluyla takipte her türlü itirazın icra müdürlüğüne yasal 7 günlük süre içerisinde yapılması gerekir....
DAVA Davacı-alacaklı vekili dava dilekçesinde; borçlu aleyhine ilamsız icra takibi başlattıklarını, ödeme emrinin davalı borçluya 17.06.2021 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlunun 24.06.2021 tarihinde saat 17:50'de borca itiraz ettiğini, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, icra müdürlüğünden borçlunun itirazının mesai saatinden sonra olması nedeniyle takibin durdurulması kararının kaldırılmasını taleplerinin icra müdürlüğünün 29.06.2021 tarihli kararı ile reddine karar verildiğini,verilen kararının İİK'nın 19. maddesine aykırı olduğunu, itirazın son gününün 24.06.2021 günü mesai bitimine kadar olduğunu beyanla icra müdürlüğünün 29.06.2021 tarihli kararının kaldırılması ile icranın devamı gerektiğine dair karar tesisini talep etmiştir. II....
DAVA KONUSU : ŞİKAYET (İCRA MEMUR MUAMELESİ) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-alacaklı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil tarafından çek bankaya ibraz edildikten sonra ve karşılıksızdır işlemi yapıldıktan sonra kaybedilmesin üzerine İstanbul 7 ATM'de çek iptali davacı açıldığını, mahkemece davanın kabulüne karar verildiğini, kararın kesinleşmesinin ardından çek keşidecisi ve müvekkilden önce ciranta olan kişilere karşı icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine haciz talebinde bulunduklarını, müdürlükçe 29/07/2019 tarihli karar ile borçlu Mustafa Gök'ün borca itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, bu nedenle taleplerinin reddine karar verildiğini, halbuki itiraz dilekçesinde İstanbul 7 ATM'nin çek iptali kararına itiraz edildiğini, fakat dilekçenin sehven icra müdürlüğüne sunulduğu, dilekçenin itiraz mahiyetinde olmadığı, borçlunun neye itiraz ettiği anlaşılamadığı, bu nedenle itiraz dilekçesi olarak kabul edilemeyeceğini belirterek...
İcra Müdürlüğünün 2021/7037 esas sayılı dosyası ile 2.320.912,92 TL tutarında icra takibi yapıldığını, ödeme emrinin 08/04/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, 19/04/2021 tarihinde dosyasının kesinleşmesinden 3 gün sonra UYAP sistemine sözde 14/04/2021 tarihinde icra memuru memurunun itiraz evrakını sisteme yüklediğini, ilgili evrakın sisteme yüklenme tarihinin 19/04/2021 tarihi olduğunu, 19/04/2021 tarihinde icra müdür yardımcısı tarafından borçlu itiraz yasal süresi geçtikten sonra yapılmış olduğundan reddine karar verildiğini, 19/04/2021 tarihinde icra müdür yardımcısı tarafından sözde borca itiraz evrağının alt kısmına kaşe vurulmuş, imza atılmış ve borca itiraz dilekçesinin 14/04/2021 tarihinde sunulduğu beyan ettiğini, itiraz süresi geçmiş evraka sanki süresinde imiş gibi imza atıp, kaşe bastığını, ayrıca borca itiraz evrakında 1.580.395,75 TL borcun kabul edilmiş olmasına rağmen itiraz kararında, borca ve bütün ferilerine itiraz edildiğinin belirtildiğini belirterek icra müdür yardımcısının...
169.madde gereği kambiyo senetlerine mahsus haciz yolunda itirazların 5 günlük süre içinde icra mahkemesine yapılmasının zorunlu olduğunu, taraflar arasındaki olayda da sözkonusu icra dosyası kambiyo senedi kaynaklı olduğundan icra dairesine yapılan itiraz dilekçesinin hukuki geçerliliği bulunmadığını, borçluların mirasın reddine dair taleplerinin borca itiraz niteliğinde olduğunun açık olduğunu bu nedenler ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; kararın kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacılara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 14/02/2022 tarihinde Covid-19 hastalığına yakalanan müvekkilinin Fethiye İcra Müdürlüğü'nün 2022/1302 esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan icra takibine ilişkin ödeme emrini 15/02/2022 tarihinde evde karantina altına alındığını ve zorunlu izolasyon sürecinin başladığı dönemde tebliğ alındığını, 28/02/2022 tarihinde iki haftalık karantina süreci biten müvekkilinin aynı gün 28/02/2022 tarihinde bulunduğu yer icra müdürlüğüne giderek yetkili icra memuruna mazeretini yazılı olarak bildirdiğini ve ödeme emrinde belirtilen borca itiraz etmek istediği beyanında bulunduğunu, icra memurunun bu durumu gözetlediğini, ancak davalıyı yönlendirerek, re'sen gözetilmesi gereken itiraz süresinin kesin olması kuralının istisnası olan ve borçlunun kusuru olmaksızın, bir mani sebebiyle müddeti içinde itiraz edemediğinde, paraya çevirme muamelesi bitinceye kadar itiraz hakkı tanıyan, İcra ve İflas Kanunu'nun 65. maddesinde düzenlenen gecikmiş itiraz yoluna sevk ettiğini...
İcra Müdürlüğünün 2018/34056 Esas sayılı dosyasına borca itirazını yinelendiğini ancak 20/11/2019 tarihli karar tensip tutanağıyla takibin devamına karar verildiğini, bu karar müvekkil tarafından haricen öğrenildiğini, birinci ve ikinci borca itiraz dilekçelerinin usulüne uygun incelenmediğini, usulüne uygun araştırma yapılmadığını, bunun neticesinde gerekli işlemler yapılmadığını müvekkil tarafından sürüncemede bırakıldığını, yapılan icra takibine konu borç 10/07/2018 saat 10:10 T1 GIDA VE TİC. LTD....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/519 KARAR NO : 2021/1177 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BULANIK İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/10/2019 NUMARASI : 2019/34 ESAS, 2019/32 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Bulanık İcra Hukuk Mahkemesi'nin 22/10/2019 tarih ve 2019/34 Esas, 2019/32 Karar sayılı kararına karşı davalı alacaklı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, tüm dosya kapsamı incelendi. 6100 Sayılı HMK'nın 352.maddesi uyarınca eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili aleyhine yapılan icra takibine konu borca ilişkin davalı ile sulh sözleşmesi yapıldığı ve bu sözleşmeye göre ödemede bulunulduğu halde davalının sözleşmeye aykırı davrandığını, davalı aleyhine menfi tespit davası açtıklarını, davalıya ait 34 XX 519 plakalı...
Keşan İcra Müdürlüğü'nün 2022/2743 Esas sayılı takip dosyasında borçluya çıkartılan ödeme emri tebligatının bila tebliğ iade dönmesi üzerine Keşan İcra Müdürlüğünce borçluya Tebligat Kanunu'nun 21/2. Maddesine göre tebligat çıkarıldığı, tebligat yapılmadan borçlunun borca itiraz ettiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davacı alacaklının Mahkememizde iş bu davayı açarak takibin devamı yönündeki iradesini ortaya koyduğu anlaşıldığından borçlunun ödeme emri tebliğ edilmeden borca itiraz etmekte hukuki yararı mevcut olup şikayetin haksız olduğu kanaatiyle şikayetin reddine" dair karar verildiği görülmüştür....