Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte olan Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesinde ise; tüzel kişi adına tebligatı almaya yetkili kişilerin, herhangi bir sebeple mutat iş saatlerinde işyerinde bulunmamaları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde olmaları durumunda tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin, tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geldiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla, o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/04/2020 NUMARASI : 2019/1447 ESAS- 2020/572 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|İcra Emrine İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; Davacı aleyhine İstanbul 34....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından , alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, takip borçlusu tarafından ödeme emrinin tebliğinden önce takibe itiraz edildiği, takibin durdurulduğu, ödeme emrinin itiraz dilekçesinin kabulünden sonra tebliğ edildiğinin anlaşıldığı , İİK'nun 62/1. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur..." hükmüne yer verilmiş ise de içtihatlarda kabul gördüğü üzere takip talebinden sonra takibe geçildiğini öğrenen borçlunun ödeme emrinin kendisine tebliği şartı ile borca itirazı geçerli olacağından, takip dosyasından kendisine ödeme emri sonradan tebliğ edilen takip borçlusunun borca itirazının geçerli olduğu ve memur işleminin yerinde olduğu gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir....

İcra dosyasında takip öncesi faiz istenilmemiş olup toplam kira alacağının hangi kira devresi ve ayına ait olduğu, kira artış farkının ne kadar olduğu itirazları ile faiz miktarı ve başlangıcının gösterilmediğini, davalı tarafından İstanbul 2 icra dairesinin 2020/18960 numaralı dosyasında da kira alacağı takibi yapıldığı, bundan dolayı mükerrer takip yapılması ihtimali, dolayısıyla derdestlik itirazı ise borca itiraz olup örnek 13 ödeme emrinin tebliği üzerinde müddeti içinde icra dairesine bildirilmelidir. Davacı vekilinin de icra dosyasına 07/9/2021 e imza tarihli dilekçesiyle itiraz ettiği görülmüştür. O halde borca itirazın mahkememize bildirilmesinde davacının hukuki bir yararı yoktur. Bu yöndeki itirazın ise usulden reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, "Davacının İstanbul 24. İcra Müdürlüğü 2021/20685 Esas sayılı dosyasındaki memur muamelesi şikayetinin esastan, borca itirazının ise usulden ayrı ayrı reddine karar verildiği görülmüştür....

ŞİKAYET Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; hakkında başlatılan icra takibini Uyap Vatandaş Portal yoluyla öğrendiğini ve icra müdürlüğüne itiraz dilekçesi sunduğunu ancak müdürlükçe ödeme emri tebliğ edilmediği belirtilerek itirazın reddine karar verildiğini, bu kez takibin 24.06.2021 tarihinde öğrenildiği vurgulanarak yeniden itiraz edildiğini ancak aynı gerekçe ile itirazın tekrar reddedildiğini, tebligatın öğrenme aracı olduğunu ileri sürerek müdürlük kararlarının kaldırılarak borca itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı cevap dilekçesinde; borçluya ödeme emri tebliğ edilmeden sunulan itirazın geçerli olmadığını ileri sürülerek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III....

    Temyiz Sebepleri Alacaklı vekili, İcra Mahkemesince takibin ertelenmesi veya devamı yönünde bir karar verilmesi gerekirken davacı tarafından memur işlemi şikayet edilmiş gibi karar verilmesinin usule aykırı olduğunu, borçlu ile üçüncü kişinin borçlu ile ticari faaliyetlerini birlikte sürdürdüklerini, organik bağları olduğunu belirterek takibin devamına karar verilmesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İİK’nın 97/1. maddesi uyarınca İcra Müdürlüğü'nün İcra Mahkemesi'nden takibin taliki ya da devamı konusunda bir karar verilmesi isteğine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 97/1. maddesinde; "İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/03/2021 NUMARASI : 2021/460 ESAS 2021/720 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz), Yetki İtirazı, Şikayet (İcra Memur Muamelesi), Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine ilamsız icra takibi yapıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ olunduğunu, ödeme emrini müvekkili şirket mümessili yerine tebellüğ eden kişinin şirket çalışanı olmadığını, müvekkilinin 07/11/2019 tarihinde cezai takibat sebebile tutuklandığını, bundan dolayı takip alacaklısının davacı şirkette faaliyet ve idaresinde söz sahibi olup ödeme emri tebliğinden 2 saat sonra tebellüğ eden şahıs için şirket namına SGK kaydı yaptırdığını, takip talebinde alacaklının adresinin...

      İİK'nun 60 ve 62. maddelerine göre; borçlunun ilamsız icra takibinde borcun tamamına veya bir kısmına veya alacaklının takip hakkına veya takip dayanağı belgedeki imzanın kendisine ait olmadığına ilişkin itirazlarını ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük süre içerisinde icra dairesine yapması gerekmektedir. Aynı Kanun'un 16. maddesine göre ise; “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere icra ve iflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.”...

        Ltd Şti Vekili dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davanın borca itiraz davası olduğunu, şikayet olmadığını, yerel mahkemenin icra takibi kapsamında yer alan işlemin süresiz şikayet yoluyla ileri sürülebileceği gerekçesinin yerinde olmadığını, davacı taraf takip işlemlerini şikayet etmeksizin sadece borca itiraz etmişken, yerel mahkemenin hukuka aykırı bir yorumla davayı memur muamelesini şikayet gibi değerlendirerek, üstüne bir de süresiz şikayete tabi olacağını belirterek davanın kabulü yoluna gitmesinin hukuken kabul edilemeyeceğini, davanın mirasın reddedileceğinden bahisle borca itiraz davası olduğunu, bu davanın süresinde açılmadığını, davacı tarafa tebligatın 20/02/2019 tarihinde yapıldığını, davanın 28/02/2019 tarihinde ikame edildiğini, kanunen aranan hak düşürücü sürenin geçmiş olduğunu, davanın işin esasına girilmeden reddi gerekirken talep edilmeyen hususlarda karar verildiğini, cebri icranın asıl amacının alacaklının alacağına...

        Gümüşhane İcra Müdürlüğü'nün 2018/1200 Esas sayılı dosyası üzerinden 14/12/2018 tarihinde harcı ödenmek suretiyle şikayet eden /alacaklı Tahsin Kılıç tarafından şikayet olunan /borçlu T3 aleyhine 81.173,41- TL takip çıkışı ve yasal faizi ile birlikte genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlanıldığı, ödeme emrinin şikayet olunan borçluya 17/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, şikayet olunan borçlu tarafından 21/12/2018 havale tarihli dilekçe ile "alacaklı tarafa müvekkil belediyenin borcu vardır fakat borç ödeme emrinde yazan toplam miktarın altında bir rakamdır....

        UYAP Entegrasyonu