Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı tarafından aralarında müvekkilinin de bulunduğu bir kısım borçlular aleyhine Bozüyük İcra Müdürlüğünün 2020/1591 Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, takibe ilişkin ödeme emrinin müvekkiline 27/11/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkili tarafından ödeme emrine yasal 7 günlük süre içerisinde 01/12/2020 tarihinde ilgili icra müdürlüğü dosyasına posta yolu ile ödeme emrine itiraz dilekçesi gönderildiğini, itiraz dilekçesinin icra dosyasına 10/12/2020 tarihinde teslim edildiğini, icra müdürlüğü tarafından 11/12/2020 tarihli havale ile icra dosyası içerisine tarandığını, ancak icra müdürlüğünce 11/12/2020 tarihli karar tensip tutanağı ile müvekkilin itiraz dilekçesinin posta yolu ile gönderildiğini, imza ve tarihin tespitinin mümkün olmadığını, itirazın usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesi ile itiraz dilekçesi hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildiğini, icra müdürlüğünce...

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1069 KARAR NO : 2022/1084 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : VAN İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/12/2021 NUMARASI : 2021/515 ESAS- 2021/566 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Van İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/515 esas-2021/566 karar sayılı, 10.12.2021 tarihli kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmekle, dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: TALEP VE SAVUNMA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Van 2....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/12/2019 NUMARASI : 2019/1059 ESAS 2019/1547 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili aleyhine İstanbul 6.İcra Müdürlüğü’nün 2018/28159 sayılı dosyasında başlatılan takipte müvekkiline ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ve müvekkilinin takipten 23/10/2019 tarihinde haberdar olduğundan bahisle ödeme emrinin usulsüzlüğü şikayetinin kabulü ile icra dosyasında öğrenme tarihinin 23.10.2019 tarihinin tebliğ tarihi olarak tespitine karar verilmesini istemiştir....

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı borçluya icra dosyasından ilk gönderilen ödeme emri tebliğ işleminin iptaline karar verildiğini, bu kararın kesinleşmesi üzerine yeniden ve geçerli şekilde gönderilen ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmediğini, bunun üzerine takibin kesinleştirilmesi talebinde bulunduklarını, ancak icra müdürlüğünce iptal edilen ödeme emrine istinaden davalı borçlu tarafından daha önce yapılan takibe itirazı geçerli saymasının tebliğin hukuksal işlevine ait genel kuralı ihlal edici nitelikte olduğunu, ilk tebligata istinaden yapılan itiraz geçerli ise ve hukuki süreç değişmeyecek ise ödeme emrinin iptal edilmesinin bir anlamı olmayacağını, takip dayanakları eklenmek suretiyle gönderilen ödeme emrine itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, bu nedenle kararın kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 27/09/2021 NUMARASI : 2021/309 ESAS 2021/446 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; icra dosyasında borçlu Eda vekilinin 22/04/2021 tarihinde borca itiraz etmiş olduğunu ve icra müdürlüğünce 22/04/2021 tarihli tensip zaptı ile takibin durdurulduğunu, itirazın tarafınca tebliğ edilmemiş olduğunu, davanın borçluya ödeme emrine tebliğ tebliğ edilmeden borçlunun yapmış olduğu itirazın geçersiz olacağını, ödeme emrinin borçluya 28/04/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, borçluya henüz ödeme emri tebliğ edilmeden borçlunun icra dairesine itirazının sonuç doğurmayacağını...

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu vekili şikayetinde; diğer şikayet nedenleri dışında alacaklının icra dosyasında mevcut belge ile icra emrine dayalı takip başlatmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu bu nedenle de takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Bakırköy 11....

    Ancak söz konusu senet örnekleri ödeme emrine eklenmemiştir. Dolayısıyla, senet içeriğine ve imzaya ilişkin her türlü itiraz ve şikayet hakkımızı saklı tutarız. Takibe konu senetler müvekkilden zorla alınmış, takibe konu sözleşme de müvekkile zorla imzalatılmıştır. Dolayısıyla, takibe konu borca, faize ve tüm ferilerine de itiraz haklarımızı saklı tutuyoruz. Borcu kabul etmiyoruz. Buna ilişkin müvekkilin senedin zorla imzalatıldıktan hemen sonra verdiği kolluk ifadesi örneğini de ekte sunuyoruz. Ödeme emrinin ekinde gönderilen "Muacceliyet Sözleşmesidir." başlıklı belge ile senetlerden birinin ödenmemesi halinde diğer senetlerin muaccel olacağı yönündeki ifade ise hukuken geçersizdir. İleri tarihli senetlerin takibe konu edilmesi mümkün değildir. Kaldı ki, alacaklı görünen tarafça müvekkile banka yoluyla veya başka türlü herhangi bir ödeme ihbarnamesi gönderilmemiştir. Senet ibraz edilmemiştir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2023/90 Esas KARAR NO: 2023/121 DAVA: Şikayet (İcra Memur Muamelesi) DAVA TARİHİ: 02/11/2022 KARAR TARİHİ: 13/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Şikayet (İcra Memur Muamelesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;----- kapsamında taraflarınca itirazın iptali davası açıldığını, ihtiyati haciz talep edildiğini----ara kararı ile ihtiyati haciz talebini kısmen kabul ettiğini, mahkemece borçlunun ---- borcuna ve masraflarına yeterli miktarda taşınır ve taşınmaz malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarının üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verildiğini, --- tarihinde-----sayılı dosyası kapsamında taraflarınca ihtiyati haczin icrasına başlanmış olup borçlunun---- sonucu gelen ------ plakalı araçları üzerine haciz konulduğunu, bankalara 1. haciz ihbarnamesi gönderildiğini,borçlu vekilinin ---- tarihli dilekçesi ile takibe ilişkin tehir-i icra kararı verildiğinden bahisle takibin durdurulmasını...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi) Uyuşmazlık, İİK.nun 16/1 maddesi gereğince icra memur muamelesini şikayete ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 24/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        Dairemizce yapılan değerlendirmede; Niğde İcra Müdürlüğü'nün 2022/2090 Esas sayılı dosyası ile davalı alacaklı tarafından davacı borçlu Belediye aleyhine Niğde 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 15/06/2021 tarih 2019/412 Esas 2021/321 Karar sayılı ilamı ile ilamlı icra takibi başlatıldığı, icra müdürlüğünce ilamlı icra takibinde takibe konu ilamın kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı yönünden verilen icra memur muamelesini şikayet ve kararın kaldırılması talebi olduğu anlaşılmıştır. Dayanak ilamın 1 no'lu bendinde kal'e (yıkıma) ilişkin hüküm kurulmuş olup verilen kararın kesinleşmeden icrası ve daha sonra hükmün bozulması halinde telafisi imkansız zararların meydana geleceği göz önüne alınarak bu konuda verilen kararların kesinleşmeden icra edilemeyeceği kabul edilmelidir. Ancak icra müdürünün alacaklının dayandığı ilamın kesinleşip kesinleşmediğini değerlendirme yetkisi yoktur....

        UYAP Entegrasyonu