kurulması konusunda samimi olmadığı, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki kurulmasının değişen koşullara göre her zaman yeniden değerlendirilebileceği, bu aşamada ortak çocuk ile davalı baba arasında kurulacak kişisel ilişkinin yaratacağı travmalar da gözetilerek çocuğun üstün yararı doğrultusunda kişisel ilişkinin kaldırılmasına ilişkin İlk Derece Mahkemesinin kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Kişisel ilişkiden amaç, çocuğun fikri ve bedeni gelişiminin sağlanması yanında, annelik ve babalık duygularının da tatminini sağlamaktır. Mahkemece velayeti annede bulunan müşterek çocuklar ile baba arasında kurulan kişisel ilişkinin süresi yetersiz olduğu gibi, ilişkinin gözetim altında yapılmasını gerektirecek bir delil ve olgu bulunmadığı halde, psikiyatrist veya psikolog refakatinde olmasına karar verilmiştir. Düzenlenen bu kişisel ilişki, babalık duygularını tatmine elverişli değildir. Velayet kendisinde bulunmayan ebeveynlerden her biri müşterek çocukla doğrudan kişisel ilişki kurma hakkına sahiptir....
Bu sebeple çocukla baba arasında kişisel ilişkinin gözetim altında gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Mahkemece “tarafların ortak belirleyeceği aile yakınlarından birinin eşliğinde çocukla baba arasında ... Şiddeti Önleme ve İzleme Merkezinde şahsi ilişki tesisine” ilişkin hükmü ise infaza elverişli olmayıp usul ve yasaya aykırıdır. Ayrıca kişisel ilişki sırasında mekan sınırlandırılması getirilmesi kişisel ilişkiden beklenen amaca uygun değildir. Mahkemece, infazda tereddüt oluşturmayacak ve çocuğun üstün yararını tehlikeye düşürmeyecek ve amaca da uygun şekilde kişisel ilişki tesisi gerekmektedir. Bu sebeple mahkemece yapılacak iş, üç kişilik uzman heyetinden rapor alınmak suretiyle, infaza elverişli ve amaca uygun şekilde hüküm kurulması zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocuğun Tedbiren Teslimi-Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalıların, çocuğun tedbiren teslimi kararına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalıların, çocukla kişisel ilişki kurulması davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı baba, çocuğu ile babaanne ve dede arasında kişisel ilişki kurulmasını talep etmiştir....
ilişkinin kaldırılmasını dava etmiş, davalı karşı davacı baba ise iddiaların asılsız olduğunu, annenin bir yıldır çocukla kişisel ilişkiyi engellediğini belirterek, çocukla kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesini istemiş, mahkemece; babanın çocuğa küfür ettiği ve tokat attığı gerekçesiyle kişisel ilişkinin kaldırılması davasının reddine, baba ile çocuk arasında kurulan kişisel ilişkinin sınırlandırılması ile her ayın 1. haftası Cumartesi günü saat 09.00 dan akşam saat: 17:00 a , dini bayramların 2. günü saat: 09:00 dan akşam saat: 17.00' e kadar kişisel ilişki tesisine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişkinin Yeniden Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Çocukla ana baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Uygun kişisel ilişki süresi, ebeveyni tatmin edeceği gibi, çocuğun açıklanan kişisel gelişimine de hizmet etmiş olacaktır....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kişisel ilişki kararlarının süreklilik arz edecek şekilde kesin hüküm niteliği taşımadığı, bu nedenle, çocukların üstün yararlarına, değişen durum ve koşullara göre önceden verilmiş kişisel ilişki kararlarının değiştirilebileceği, kaldırılabileceği ve daha önce kişisel ilişki kurulmamış ise kişisel ilişki kurulması yönünde karar verilebileceği, ancak, kişisel ilişki kararlarının çocuğun üstün yararına uygun, çocuğun huzurunu tehlikeye sokmayan, açık, infaz sırasında kuşku ve duraksama uyandırmayacak şekilde olması gerektiği, çocukla, anne ve baba arasında kişisel ilişki kurulması kararı verilirken; göz ününde tutulması gereken temel ilkenin çocuğun üstün yararı olduğu, çocuğun üstün yararı belirlenirken; onun bedensel, ruhsal, ahlâki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gerektiği, anne ve babanın yararları, ahlâki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları çocuğun üstün...
DAVA TÜRÜ :Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından; çocukla kişisel ilişki süresi yönünden, davalı tarafından ise; davacının talebinin kabulü yönünden duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; çocukla kişisel ilişki tesisine ilişkin verilen kararların Yargıtay’da duruşmalı inceleneceğine ilişkin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verilerek, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve (Davalı) 90.00 TL....
Çocuk ile ana ve babası, düzenli kişisel ilişki elde etme ve bu ilişkiyi sürdürme hakkına sahiptir. Ana ve babası ayrı olan çocuğun ebeveynleriyle düzenli kişisel ilişki kurması ve bu ilişkiyi sürdürmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de haktır. Kişisel ilişki sadece çocuğun yüksek yararı gerektirdiği takdirde kısıtlanabilir veya kaldırılabilir. Dosya incelendiğinde, 09.08.2018 tarihli üçlü heyet raporunda çocuğun babasına karşı olumsuz tutum geliştirdiği ve alışana kadar çocukla baba arasında yatısız kişisel ilişki kurulması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca idrak çağındaki ortak çocuk mahkemede “babasını hiç görmek istemediğini, ondan korktuğunu” beyan etmiştir. Buna göre baba ile çocuk arasında daha kısa süreli ve yatısız olarak kişisel ilişki kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamıştır....
Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Kişisel ilişkiye dair ilamlar maddi anlamda kesin hüküm niteliğinde olmayıp koşulların değişmesi halinde yeniden düzenlenmesi her zaman istenebilir. Tarafların boşanmalarına ilişkin karar 03.10.2012 tarihli olup o tarihte müşterek çocuğun anne bakım ve şefkatine muhtaç olduğu düşünüldüğünde baba ile yatılı olmayacak şekilde kişisel ilişki kurulması doğru olduğu gibi, eldeki davanın karar tarihinde çocuğun yaşı itibariyle anneye bağımlılığının azaldığı göz önünde tutulduğunda baba ile yatılı kişisel ilişki kurulması da isabetlidir....