Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde; ortak çocuk sekiz aylık olunca davalının, icra marifetiyle, 3 kez yaklaşık 30-60 dakika sürelerle kişisel ilişki gerçekleştirdiğini, davalının bahsettiğimiz bu kişisel ilişki talebinin de müvekkille evliliği yeniden tesis etmeye dönük gaye taşıdığı, asıl amacının çocukla görüşmek olmadığını, davalının çocukla en son kişisel ilişki kurduğu tarihten itibaren yaklaşık 3 yıl boyunca arayıp sormadığını, müvekkilin ortak çocukla görüşmesi için bir çok kez davalıyı aramasının neticeyi değiştirmediğini, davalının ortak çocuğu uzun yıllar arayıp sormadığından dolayı, ortak çocuğun davalı babayı tanımadığını, iddialarını ispatladığını, raporlara itibar edilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek reddedilen davası yönünden kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1....
için 2 yıl bir fiil kızına evde kendisinin baktığını, evladının bakımı, gelişimi İçin iş hayatından, kariyerinden vazgeçmiş bir baba olarak çocuğumla kişisel ilişki kurmanın kaldırılmasını haksız bulduğunu, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile; açılan haksız davanın reddine, Bitlis Asliye Hukuk Mahkemesi 2019/312 Esas, 2019/469 Karar sayılı ilamı ile çocuk ile kişisel ilişki kurulması hakkında verilen karann uygulanmasına, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yukletilmesîne karar verilmesini talep etmiştir....
DAVA Davacı baba vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının boşandığını, ortak çocuğun velâyetinin anneye verildiğini, ortak çocukla baba arasında kişisel ilişki tesisi için gidildiğinde davalının ailesinin tartışma ve kavga ortamı yarattığını, ortak çocukla baba arasında geçerli olan kişisel ilişkinin yatılı olmadığını, müvekkilinin de davalının da Ereğli de yaşadıklarını belirterek hafta sonları sömestri tatili dini ve milli bayramlar, yaz tatili için yatılı olacak biçimde kişisel ilişki tesisine, babalar günü için günlük kişisel ilişki tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. II....
Öte yandan her ne kadar şikayetçi şikayet dilekçesinde velayetin el değiştirmediği ve çocuk tesliminin talep edilemeyeceğinden bahisle ilama aykırılık şikayetinde bulunmuş ise de, alacaklı tarafından takip talebinde açıkça kişisel ilişki tesis edilen günlerin belirtildiği, icra müdürlüğünce de dayanak ilam belirtilerek kişisel ilişki tesisi yönünden 25/11/2021 tarihli icra emri tanzim edildiği ve ilamın ve icra emrinin dayanaklarıyla birlikte ilam borçlusuna tebliği sağlandığından davacının anılan şikayetinin de dinlenebilirliği bulunmamaktadır. Ayrıca şikayet tarihinden sonra icra müdürlüğünce tanzim edilen 25/11/2021 tarihli icra emrinde kişisel ilişki tesis edilen günler gösterilmiş ise de her dava ve şikayet, davanın açıldığı (şikayetin yapıldığı) andaki şartlara göre değerlendirileceği gözetilerek tesis edilen ilk derece mahkemesi kararı usul ve esasa uygundur....
GEREKÇE : Davanın konusu, çocukla kişisel ilişki kurulması talebine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; kişisel ilişki kurma hakkı, anne/baba ile çocuğa belirli gün ya da saatlerde görüşme, birbirlerinden haberdar olma, birbirlerinin yaşamında olma, karşılıklı etkilenme yetkisi veren bir haktır. Bu hak, anne/baba için olduğu kadar çocuk için de bir haktır (2003 tarihli Çocuklarla Kişisel İlişki Kurulmasına Dair Avrupa Sözleşmesi m.4/1). Ana ve babadan her biri, velâyeti altında bulunmayan veya kendisine bırakılmayan çocuk ile uygun kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkına sahiptir (TMK.m.323)....
Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktır. Bu sebeple kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı kadın tarafından hükmün tamamı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar büyükanne ve büyükbaba ile torunları arasında kişisel ilişki kurulması istemiyle açılan davada, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, idrak yaşındaki çocuğun tercihi ve dosyada mevcut sosyal inceleme raporları doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi hükmüne karşı davacılar tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar tarafından davalı aleyhine torunla kişisel ilişki kurulması davası açılmış, davalı davanın reddini istemiş, mahkemece, küçüğün menfaatine uygun düşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Babanın 22.06.2011 tarihinde vefatı üzerine, davalı anne 29.08.2013 tarihinde bir başkasıyla evlenmiş olup, 19.09.2007 doğumlu müşterek çocuk annesi ile kalmaktadır. Bu dava ise 27.10.2014 tarihinde açılmıştır. Türk Medeni Kanununun 325. maddesinde "Olağanüstü haller mevcutsa, çocuğun menfaatine uygun düştüğü ölçüde çocuk ile kişisel ilişki kurulmasını isteme hakkı diğer kişilere, özellikle hısımlarına da tanınabilir" denilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Çocukla kişisel ilişki kurulmasına veya kaldırılmasına ilişkin davalar basit yargılama usulüne (HMK m. 316) tabi işlerden olmadığı gibi çekişmesiz yargı işlerinden de değildir (HMK m. 382). O halde mahkemece, dilekçelerin teatisinin yapılarak (HMK m. 139), ön inceleme (HMK m. 140) ve tahkikat (IHMK m. 143 vd.) aşamaları tamamlanarak, gösterdikleri takdirde tarafların delilleri de toplanarak hasıl olacak sonuç uyarınca bir karar verilmesi gerekirken, bu işlem ve aşamalar tamamlanmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi usııl ve yasaya aykırıdır....
Çocukla ana-baba arasında düzenli kişisel ilişki kurulması ve bu ilişkinin sürdürülmesi çocuk için bir hak olduğu gibi, ana ve baba için de bir haktır. Kişisel ilişki tesisinden beklenen amaç çocukla ebeveynleri arasında aile bağlarını geliştirmek ve bu suretle çocuğun sağlıklı gelişimini sağlamaktadır. Bu sebeple, kişisel ilişki analık ve babalık duygusunu tatmin edecek nitelikte olmalıdır. Ancak, kişisel ilişki düzenlemesinde esas olan çocuğun üstün yararıdır. Bu tür kişisel ilişki çocuğun yüksek yararları gerektirdiği taktirde veya ana veya babanın bu haklarını amacına aykırı kullanmaları halinde kısıtlanabilir veya engellenebilir. Somut olayda; her ne kadar davacı tarafça rapora itiraz ve istinaf dilekçesinde davalı babanın şiddet eğiliminde olduğu, çocuğun yanında da bu eylemini gösterdiği, bu durumun kişisel ilişki süresi yönünden dikkate alınmadığı belirtilmiş ise de; buna ilişkin delil olarak ibraz edilen İzmir 2....