Dolayısıyla ilk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan nedenlerle, davanın, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması talebi olarak nitelendirilmek suretiyle, davanın kabulüne ve icranın zaman aşımı nedeniyle geri bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, hatalı ve oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ile yazılı şekilde karar verilmesi hukuka aykırı olduğundan, HMK'nun 355 ve 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden, davanın kabulü ile, icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılmasına, davalı alacaklı tarafın yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun reddine, oy birliği ile karar verilmiştir....
İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "..Somut olayda; borçlu aleyhine yapılan icra takibinde, icra takibinin kesinleşmesinden sonra zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılması talep edilmiş, takip dayanağı belge kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan şikayete konu olayda takip dayanağı senedin tanzim ve takip tarihi itibari ile yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK'nun 661, 662, 663 maddelerinin uygulanması gerekmekte olup 661. madde uyarınca zamanaşımı süresi üç yıl olduğu anlaşılmış olup icra dosyasında yapılan incelemede 15/10/2012 tarihinde 20/12/2018 tarihine kadar işlem yapılmadığı, icra dosyasında zamanaşımını kesen bir sebebe de rastlanmadığı anlaşıldığından" zamanaşımı itirazının kabulü ile İİK 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir....
Mahkemece; Davanın kabulü ile; Kayseri Genel İcra Dairesinin 2023/9467 Esas sayılı dosyasında zaman aşımı nedeni ile icranın geri bırakılmasına, şeklinde karar verildiği görülmüştür....
alacağı kalmadığının icra dosyasıyla sabit olduğunu, mahkemenin, davada takipten sonraki dönemde ödemeye de dayanıldığını dikkate almadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla, davalı şirket yönünden takipten sonraki devrede 10 yıllık zamanaşımı dolmamış olsa dahi, Zonguldak İcra Müdürlüğü'nün 2015/980 sayılı dosyası hakkında da ''takipten sonraki dönemde ödeme nedeniyle'', davalı varlık şirketi yönünden icranın geri bırakılmasına karar vermesi gerekirken, 10 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığı gerekçesiyle, iş bu dosyaya ilişkin icranın geri bırakılması talebinin reddine karar vermesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kısmen kaldırılarak davanın ve taleplerinin tümden kabulüne, öncelikle gerek takibin kesinleşmesinden sonraki devrede ödeme ve gerekse takibin kesinleşmesinden sonraki devrede oluşan zamanaşımı sebebiyle, Zonguldak İcra Müdürlüğü'nün (İcra Daireleri Birleşmeden Önce Zonguldak 1....
İcra Müdürlüğünün 2020/6646 Esas sayılı dosyasında davacılar yönünden İİK'nun 71/2 maddesi yollaması ile İİK'nun 33/a maddesi gereğince zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına, icranın geri bırakılmasına karar verilmek ile sair itirazlar konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, cevap dilekçesini aynen tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 71/2 maddesi delaletiyle aynı yasanın 33/a maddesi uyarınca açılmış zamanaşımı nedenleriyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
Bu durumda mahkemece borçlu davalının aciz halinin kabulü gerektiği halde aciz belgesinin sunulmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi doğru bulunmamıştır. Ancak alacaklı davacı tarafından borçlu davalı aleyhine ... 8.İcra müdürlüğünün 2009/3344 sayılı dosyası ile yapılan icra takibinin ... 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 2010/2073-2158 sayılı kararı ile İİK.nun 71/2 ve 33/a maddeleri uyarınca zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararı ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği dosya içeriğinden anlaşılmıştır. O halde mahkemece ... 8....
Katılma yolu ile katılan davacı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verildiğini, kararın gerekçesinde sehven "1- davacının icranın geri bırakılması talebinin kabulü ile Devrek İcra Müdürlüğünün 2021/1116 esas sayılı dosyasında davacı yönünden icranın geri bırakılmasına" denildiğini, anılan hatanın talepleri doğrultusunda ek karar ile düzeltildiğini, ancak herhangi bir hak kaybına sebebiyet vermemek adına anılan hatanın istinaf incelemesi ile kaldırılması gerektiğini belirterek kararın esasına karşı herhangi bir istinaf talepleri olmamakla birlikte, "davacılar" yazılması gerekirken "davacı" yazılması kısmını istinaf ettiklerini, hükmün BAM dairesince düzeltilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava, İİK'nın 71. maddesi yollamasıyla 33/a maddesi uyarınca takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğraması nedeniyle icranın geri bırakılması istemine ilişkindir....
Borçlunun başvurusu bu hali ile icra takibinin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı olup, İİK'nun 169/a maddesine dayalıdır. Anılan maddenin 5. fıkrası uyarınca ise; “İtirazın kabulü kararı ile takip durur.” Mahkemece, borçlunun takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı kabul edildiğine göre, İİK'nun 169/a-5. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... 7....
Buna göre icra mahkemesince zamanaşımı itirazının kabulüne karar verilmesi ile icra takibi son bulur. Ancak, bunun için alacaklının İİK'nun 33/a-2.maddesine göre yedi gün içinde dava açıp açmayacağı beklenmelidir. Dava için maddede öngörülen yedi günlük sürenin bitimine kadar icra takibi olduğu yerde durur. Alacaklı bu süre içinde dava açarsa, bu davanın sonucuna değin takip durmaya devam eder. Alacaklı bu davayı kazanır ise, icra takibine devam edilir. Yedi gün içinde dava açmaması ya da açıpta davanın reddi halinde ise icranın geri bırakılması kararı, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğurur. Bir diğer anlatımla dosyada mevcut hacizler kalkar. Bu durumda anılan süreç tamamlanmadan icranın geri bırakılması kararı ile birlikte hacizlerin de kaldırılmasına karar verilemez....
Hukuk Dairesinin 12.12.2013 gün 2013/31502 E. - 2013/39756 K. sayılı ilamı ile; "...Alacaklı vekili tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takibin işlemsiz bırakılması nedeniyle zamanaşımının oluştuğunu iddia ederek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, istemin kabul edilerek İİK'nun 71/2. maddesi yollamasıyla aynı Kanun'un 33/a maddesi gereğince icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. 6102 Sayılı TTK'nun 776/f. maddesinde (6762 Sayılı TTK'nun 688. maddesi), bononun düzenleme yeri unsurunu ihtiva etmesi gerektiği belirtilmiştir. Anılan Kanun'un 777/1. maddesinde, 776. maddede gösterilen unsurları ihtiva etmeyen bononun kambiyo vasfında olmayacağı, aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise, açıklık bulunmadığı takdirde senedin düzenlendiği yerin, ödeme yeri ve aynı zamanda düzenleyenin yerleşim yeri sayılacağı öngörülmüştür....