Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Alacağın kaynağı olarak 01/01/2004 tarihinden önce şirket ortakları tarafından şirkete verilen borç para gösterildiğinden, anılan tarih ile dava konusu icra takip tarihi olan 24/04/2017 arasında TBK'nun 147/4. maddesinde belirtilen 5 yıllık zaman aşımı süresi sona ermiştir. Hal böyle olunca, mahkemece davalı yanın yargılama aşamasında süresinde zaman aşımı itirazını ileri sürdüğü, dava konusu icra takibinde ödeme emrine itirazında zaman aşımı itirazını ileri sürmeyen davalı borçlunun yargılama aşamasında savunmanın genişletilmesi yasağına takılmadan alacağın zaman aşımına uğradığı savunmasını ileri sürebileceği, dava konusu icra takip tarihi itibarıyla TBK'nun 147/4 maddesinde yer alan 5 yıllık zaman aşımı süresinin sona erdiği gözetilerek davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....

Maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu yönündeki gerekçe ile usulsüz tebligat şikayeti yönünden davanın reddine, Zaman aşımı itirazı yönünden yapılan değerlendirmede; Takip dosyası üzerinde yapılan incelemede, 10 yıllık zaman aşımı süresinin henüz dolmadığı yönündeki gerekçe ile zaman aşımı itirazı yönünden davanın reddine, Davacı borçlu hakkında örnek 7 ilamsız icra takibi başlatıldığı, bu tür takiplere karşı itirazların icra müdürlüğüne yapılması gerektiği, somut olayda da davacı şirket tarafından icra dosyasına usulsüz tebligat ve borca itiraz konulu itirazlarda bulunulduğu, takibin kesinleştiği, usulsüz tebligat yönünden inceleme yetkileri bulunmadığı gerekçesi ile talebin reddine karar verildiği, mahkemece de usulsüz tebligat şikayeti yönünden davanın reddine karar verildiği yönündeki gerekçeler ile davacının borca itiraz talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüştür....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet ve beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Suç tarihi olan 02.06.2004 tarihi ile inceleme tarihi arasında 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen zaman aşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması; Bozmayı gerektirmiş, katılan sanıklar ve katılan vekilinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, gerçekleşen zaman aşımı nedeniyle sanıklar hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı ve CMK’nin 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 30.04.2012 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    hatalı olduğunu, Davacı diğer kalemlerde zaman aşımı itirazında bulunmuş olmasına karşın fazla mesai alacağı kaleminde zaman aşımı itirazında bulunmadığını, Dava dilekçesine karşı cevap dilekçesinde böylesi bir zaman aşımı itirazı olmadığı cihetle artık bu aşamada bu konuda, fazla mesai alacağı konusunda artık zaman aşımı itirazında bulunamayacağını, yaptığı zaman aşımı itirazı dinlenemeyeceğini, Bu nedenle davalının bu aşamada yaptığı zaman aşımı itirazının da bir hükmü olmadığını ve bu itiraza göre bir hesaplama yapılmasının da kabulü mümkün olmadığını belirterek beyanda bulunmuştur....

    İstinaf Sebepleri Davalı alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; borçlunun takip dosyasına sunduğu dilekçe ile borcu kabul ettiğini, zaman aşımı şikayetinde bulunmasının dürüstlük kurallarıyla bağdaşmadığını, muhtelif zamanlarda takibi ilerletici taleplerde bulunulduğundan zaman aşımının söz konusu olmadığını, tasarrufun iptali davası açılmasıyla da zaman aşımı süresinin durduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılması ile şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. C....

      İtirazı Kadastro Komisyonunda reddedilen davacı ..., çekişmeli taşınmazın başka parsele uygulanan taşınmazın kayıt miktar fazlası olup, zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleşmediğine, ..., tapu kaydına, vergi kaydı ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine, ..., tapu kaydına, vergi kaydı ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine, M. ..., vergi kaydı ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine, ..., tapu kaydına, vergi kaydı ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, yargılama sırasında ise ... ve arkadaşları miras yoluyla gelen hakka; ..., ..., ..., ..., M. ... ve ... ayrı ayrı kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine, ... ise, vergi kaydı ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliğine dayanarak davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; müdahil davacı ...'ın davasının kabulüne, 128 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişileri M. ... ve ...'...

        alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, şikayetçi hakkında genel zaman aşımı hükümlerinin uygulanması gerektiği, on yıllık zaman aşımı süresinin dolmadığı gerekçesi ile ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-b-2. maddesi gereğince kaldırılarak şikayetin reddine karar verildiği, karara karşı şikayetçi tarafından temyiz isteminde bulunulduğu görülmektedir....

          Zaman aşımı itirazı, senet metninden anlaşılan itiraz sebepleri arasındadır (Prof.Dr.Baki Kuru, İİH-1. Cilt 1988- sh.242 ve devamı). Öte yandan takibin genel haciz yoluyla yapılmış olması bono için yasada öngörülen zaman aşımı süresinin uygulanmayacağı sonucunu doğurmaz. (Yargıtay 12 Hukuk Dairesi 2020/949 Esas - 2020/8967 Karar) Somut olayda borçlu vekili cevap dilekçesinde senetlerin zamanaşımına uğradığını belirterek zaman aşımı itirazını ileri sürmüştür. Takibe konu belgelerden 30/11/2013 tarih ve 2000 Euro bedelli senet ile 30/12/2013 tarih 2000 Euro bedelli senetlerin kambiyo senedi niteliğinde bono olup vade tarihleri 2013'dür. Takip 11/12/2020 tarihinde başlatılmıştır. Takibe konu bonoların, tanzim tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK 749. maddesi uyarınca üç yıllık zaman aşımı süresine tabi olup takip tarihi itibarı ile üç yıllık zaman aşımı süresi dolmuştur....

          Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine, "davalı tarafın cevap dilekçesi ile süresindeki zaman aşımı def'i hususunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olduğu" gerekçesiyle, Dairemizce bozulmakla, mahkemece uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre; kooperatif üyesinin parasal yükümlülükleri ile ilgili davaların TBK.nın 147/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zaman aşımı süresine tabii olup, takip konusu edilen aidat alacağının dönemi ve takip tarihi dikkate alındığında 5 yıllık zaman aşımı süresinin dolmuş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Kooperatif aidatları ay sonunda muaccel hale gelir. Kooperatif ile üyesi arasında kural olarak zaman aşımı işlemez ise de bu kural ortağın bağımsız bölüm talebinin zamanaşımına uğramaması nedeniyle ödenmesi gereken aidata ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Ceza verilmesine yer olmadığına dair, Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Suç tarihi olan 19.10.2004 tarihi ile inceleme tarihi arasında 765 sayılı TCK’nin 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen zaman aşımı süresinin gerçekleşmiş bulunduğunun anlaşılması ; Bozmayı gerektirmiş, müşteki sanık müdafiinin temyiz itirazı yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, gerçekleşen zaman aşımı nedeniyle sanık hakkında açılan kamu davasının 1412 sayılı CMUK’un 322/1. ve 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 27.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu