Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 169/a maddesi uyarınca yetkiye ve borca itiraz, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz istemine ilişkindir. Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre, çeklerde vade bulunmaz. Çek, görüldüğünde ödenir. Çekin asli unsurlarından olan keşide tarihi, gerçek keşide tarihinden sonraki bir tarih olarak da yazılabilir. Bu takdirde ibraz süresi uzatılmış sayılır. Çekin ileri tarihli düzenlendiği iddiası, İİK'nın 169/a-1 maddesine uygun ve çeke açık atıf yapan bir belge ile kanıtlanması halinde kabul edilebilir. Takip dayanağı çekin ileri tarihli olarak verildiğinin kabul edilebilmesi için, dayanılan belgede takip dayanağı çeke ilişkin miktar ve keşide tarihi gösterilmek ya da çek seri numarası belirtilmek suretiyle açıkça atıf yapılması ve belgenin davacı tarafından imzalanmış olması gerekir....

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Davalı alacaklı tarafından davacı hakkında Akşehir İcra Müdürlüğü'nün 2018/1675 Esas sayılı dosyasıyla 27/09/2017 keşide tarihli, 28/11/2017 ödeme tarihli 120.00 Euro bedelli senede ilişkin kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatılmış, ödeme emri davacıya 02/07/2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davacı vekili yasal 5 günlük süre içinde 05/07/2018 tarihinde imzaya ve borca itiraz davası açmıştır. İlk derece mahkemesince davacının imzaya ve borca itirazının reddine, karar verilmiştir....

tarafa borcu bulunmadığını belirterek ödeme emri tebliğ tarihinin 30/11/2018 tarihi olarak belirlenmesine, imzaya ve borca itirazlarının kabulüne, müvekkili hakkındaki hacizlerin fekkine karar verilmesini talep etmiştir....

Hukuk Dairesinin 2020/210 esas, 2021/112 karar sayı ve 04.02.2021 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği ve kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2021/4050 esas, 2021/9190 karar sayı ve 20.10.2021 tarihli kararı ile onanmasına karar verildiği, kararın 20/10/2021 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan icra takibinde borçlu yasal süre içinde imzaya veya borca itiraz ederse, İİK’nun 170/3 ve 169a/5. maddeleri gereğince takip durur. İtirazın kabulü kararının kesinleşmesi, takibin iptali sonucunu doğurur ve hacizler kalkar....

Sayılı dosyasında takip dayanağı senetteki yazı ve imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin senet üzerinde ismi geçenlere hiçbir borcu bulunmadığını, ayrıca müvekkilinin davalıyı ve senette lehtar olarak görünen Alper Suna'yı tanımadığını, senedin sahte olduğunun üzerindeki karalama ve düzeltmelerden de anlaşıldığını belirterek, imzaya ve borca itirazlarının kabulü ile takibin iptaline, davalı aleyhine %20 'den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; icra takibine konu senedin davacı borçlu tarafından bizzat imzalandığını, borca itiraza ilişkin olarak da, senetten doğan borç ilişkisinin asıl ilişkiden mücerret olduğunu, dava konusu bononun TTK. 726....

Davalı alacaklı vekilince; imzaya ve borca itirazın esastan reddine karar verilmiş olmasına rağmen tazminat ve para cezasına hükmolunmamamış olması sebebiyle istinaf talebinde bulunulmuş ise de; somut olayda takip konusu senedin davacıların murisi tarafından keşide edildiği, imzaya ve borca itiraz edenlerin mirasçı-borçlu olduğu, İİK'nun 170/b ve İİK 67/3 maddeleri nazara alınarak kötü niyet ispatlanamadığından ve şartları oluşmadığından davacılar aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmıştır....

İcra Müdürlüğünün 2022/8173 esas sayılı icra dosyasının incelenmesinde, davalı alacaklı tarafından borçlular Necdet Usta, T1 ve Ebru Usta aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi yapıldığı, davacı borçluların kredi sözleşmesindeki müteveffanın ve T1'nın imzalarına itiraz ettiklerini, İİK'nın 68/b/III maddesi hükmü gereğince kredi sözleşmeleri ve bunlarla ilgili süresinde itiraz edilmemiş hesap özetleri ile ihtarnameler ve krediyi kullandıran tarafından usulüne uygun düzenlenmiş diğer belge ve makbuzların bu Kanunun 68 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen belgelerden sayılacağı, İİK'nın 150/ı maddesinde düzenlenen bu şikayet hakkının teknik anlamda bir şikayet olmadığı, borca itiraz niteliğinde olduğu, durumda, İİK'nın 68/1. maddesinde belirtilen belgelerden sayılan kredi sözleşmelerindeki imzalara itiraz edilmesi halinde icra mahkemesi tarafından imza incelemesi yapılamayacağından davacıların imzaya itirazlarının reddine karar vermek gerektiği, mahkemece borca...

tebliğ işlemi Tebligat Kanunun'nun 21/1 ve 23/7 maddeleri ile tebligat yönetmeliğinin 30 ve 35.maddeleri hükümlerine uygun olarak yapılmadığından usulsüz olduğunu, yapılan bu usulsüz tebligatlar nedeniyle takipten haberdar olmadıklarını, itiraz süresini kaçırdıklarını, haksız veyersiz olarak haciz işlemi uygulandığını ve zarara uğradıklarını, T1 hakkında 09/07/2019 tarihinde fiili haciz işlemi için adresine gelindiğinde ancak o zaman icra takibinden ve takibe konu senetlerden haberdar olduklarını, bu sebeplerle 11/06/2019 ve 13/06/2019 olarak kabul edilen ödeme emri tebliğ tarihlerinin öğrenme tarihi olan 09/07/2019 olarak düzeltilmesini talep etmiş devamla; takip konusu senetteki imzaya ve borca faize ve ferilerine itiraz ettiklerini, icra takibine konu senetlerle hiçbir ilgilerinin olmadığını beyanla, tüm itirazlarının kabulü ile takibin iptalini davalının kötüniyetli takip nedeniyle takip konusu alacağın %20 si oranında tazminata ve %10 oranında para cezasına mahkumiyetine karar verilmesini...

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 23/02/2021 NUMARASI : 2019/1154 ESAS- 2021/195 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İcra takibine konu edilen kambiyo senedindeki imzanın müvekkil şirket yetkilisine ya da müvekkil şirket adına senet tanzim etmek üzere yetkilendirilmiş herhangi bilirkişiye ait olmadığını, imzaya itiraz ettiklerini, müvekkil şirketin takip alacaklısına borcunun bulunmadığını, borcun tamamına, faize ve ferilerine itiraz ettiklerini belirterek, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı vekilinin duruşmalardaki beyanında özetle; Davanın reddinine karar verilmesini istemiştir....

İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; alacaklı tarafından borçlu aleyhine çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, borçlunun yaptığı başvuruda imzaya, borca itiraz ve kambiyo hukuku bakımından şikayet (çekin düzenleme tarihinde tahrifat iddiası) ile faize itiraz ettikleri, ancak son duruşmada davacı taraf yetkilisinin imzaya itiraz etmediklerini ve tahrifat iddialarını yinelediği, çekin üzerinde yazılı düzenleme tarihinin 15/09/2019 tarihi olarak yazıldığı, ay hanesindeki 2 rakamının 9 şeklinde değiştirildiğinin çok açık bir şekilde anlaşıldığı, ancak bu değişikliğin keşideci tarafından paraflanmadığı ve imzalanmadığı, bankaya ibraz edilmiş banka tarafından da çekin keşide tarihinde tahrifat olması nedeniyle işleme alınmadığının 16/09/2019 tarihinde yazılmıştır haliyle bu tarihte çekin bankaya ibraz edildiğinin anlaşıldığı, davalının dilekçe ekinde sunmuş olduğu takibe konu çek fotokopisinde keşide tarihinin 15/02/2019 olduğunun yazılı...

UYAP Entegrasyonu