DELİLLER: Seydişehir İcra Müdürlüğü'nün 2021/14 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Yargılama sırasında aldırılan bilirkişi raporuna göre senetteki keşideci imzasının davacı borçlu eli ürünü olduğu anlaşıldığından, davacının imzaya ve borca itirazının ayrı ayrı reddine, asıl alacağın %20'si oranında hesaplanan tazminatın davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ayrıca %10'u oranında hesaplanan para cezasının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı tarafından, dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak, ATK raporuna ve mahkeme kararına itiraz ettiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından açılan imzaya ve borca itiraz davasına ilişkindir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borçlu şirket adına çıkartılan ödeme emri tebligatının şirkete tebliğ edildiğini, Medine Çapkın’ın ise taraf olmadığı halde imzaya ve borca itiraz ettiğini, bu yönden husumete ilişkin itirazlarının olduğunu, müvekkili davalı alacaklı T5 Ak Yazıcı Akaryakıt ve Otogaz Dağıtım Tic. Ltd. Şti.’nin yetkili ortağı olup Paşaalanı Terminal 2 No ; 12/C Karesi / Balıkesir adresindeki akaryakıt satış istasyonu ve ikmal istasyonunun kiracısı ve işletmecisi iken T1 Nak. T1 ith. İhr. San. Ve tic. Ltd. Şti’ne işletmeyi devrettiğini, aralarındaki ticari ilişki neticesinde 15/03/2017 tanzim 15/05/2017 vade tarihli 250.000,00....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/10/2018 NUMARASI : 2017/877 ESAS - 2018/873 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (İmzaya ve Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket tarafından müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığını, takibe konu 02/12/2016 düzenleme, 15/09/2017 ödeme tarihli alacaklısı K. Sistem Müh. Ltd. Şti. olan bonodaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin böyle bir borcu bulunmadığını belirterek, imzaya ve borca itiraz etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; itirazın öncelikle süre yönünden reddini istemiş ve takibe konu senedin müvekkiline dava dışı K Sistem Müh. İnş. Doğalgaz Makine Bilişim Telekomünikasyon İth. İhr. San. ve Tic. Ltd....
Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlu tarafından süresi içinde yetkiye, borca ve faize itiraz edildiği, çekin keşide yerinde İstanbul yazılı olması sebebiyle takibin yetkili yerde başlatıldığı, borca itiraz konusunda İİK'nın 169/a maddesinde sayılı belgelerle borcun olmadığının ispatlanamadığı, mahkeme dosyasında alınan ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporuna göre talep edilen faiz miktarı ve oranının yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuran Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B....
İcra Müdürlüğü 2017/26173 E sayılı icra dosyasına yönelik olarak imzaya ve borca itiraz etmiş olup, 22/10/2019 tarihli duruşmada imzaya itiraz etmişlerse de; imza itirazları bulunmadığını ve borca “itfa” sebebiyle itiraz ettiklerini beyan etmiştir. Davacıya itfa iddiasına ilişkin belgeleri sorulmuş ancak dosyaya ibraz etmemiştir. Dosya mevcut durumu ile Bilirkişiye tevdi edilmiş ve 02/11/2020 tarihli raporda faiz isteminde 232,06 TL fazlalık olduğu ve takipten sonra işletilecek faiz oranının %10,50 TL istenmiş ise de 9,75 olması gerektiği belirtilmiş olmakla Mübrez rapor hüküm kurmaya elverişli bulunmuş , Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile; 24....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece takibe dayanak kambiyo senedindeki imza incelenmeksizin hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, itiraz imzaya (ve dolayısıyla borca) ilişkin olduğundan öncelikle imza incelemesi yapılması gerektiğini, tebliğ mazbatasının üzerindeki imzanın müvekkiline ait çıkmadığını, senetteki imzanın da müvekkiline ait olmadığını, imza incelemesi yapılmaksızın müvekkilinin imzalamadığı bir senet dolayısıyla borçlu kabul edilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, usulsüz tebliğ şikayetinin yanında, borca ve imzaya itiraza ilişkindir....
Davalı borçlu 22.06.2018 tarihli itiraz dilekçesinde, borç iddiası imzaya olan kuşkuları dolayısıyla ve tahliye talebinin dayanağı borca itirazları nedeniyle tahliye şartlarının oluşmadığını, icra takibinin başlatıldığı İcra Müdürlüğünün yetkisiz olduğunu, icra takibindeki borcun tamamına, imzaya, faize ve tüm ferilerine açıkça itiraz ettiklerini bildirmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....
Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davalı alacaklı banka tarafından davacı borçlular aleyhine kambiyo senetlerine mahsus ilamsız icra takibi başlatıldığı, iş bu imzaya ve borca itiraz davasının süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır....
Davalı borçlu icra takibinde dayanılan kira sözleşmesi altındaki imzaya açıkça itiraz etmemiştir. Davalı kira sözleşmesi altındaki imzaya karşı çıkmadığı ve kiracılığı kabul ettiğine göre kira ilişkisinin varlığı kesinleşmiştir. İtiraz dilekçesi ile imzaya itiraz hakkının saklı tutulması imzaya itiraz edildiği anlamına gelmeyeceği gibi, imzaya itiraz hakkının saklı tutulduğuna dair ibarenin itiraz dilekçesine sonradan eklendiği anlaşılmaktadır. Bu durumda takipte dayanılan 20.01.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesi hükümlerine göre uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken mahkemece, davacının dayandığı kira sözleşmesinin taraflar arasında ihtilaflı olduğu, uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.'...
HMK'nun 297/2 maddesi gereğince, hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi usulen zorunludur. Davacı borçlu (T3) tarafça, imzaya itirazın yanında, ayrıca senetlerin kambiyo vasfına yönelik şikayette ve borca itirazda da bulunulduğu halde, mahkemece yalnızca imzaya itiraza yönelik hukuki değerlendirmede bulunulmuş, kambiyo vasfına yönelik şikayet ve borca itiraz ile ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir değerlendirmede bulunulmamış ve hüküm kurulmamıştır. Yukarıda belirtilen usuli eksiklik kamu düzenine ilişkin esaslı hata niteliğinde olup, HMK 'nun 355....