Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu sebeplerle kararı temyiz eden şikâyetçi ... ile şikayet olunan ... vekillerinin temyiz istemleri İİK’nun değişik 365/son madde hükmü gereğince reddedilmelidir. 3) Birleşen dosyada şikayetçi ... vekili temyizi yönünden; Şikayet, hacizde sıra cetveline ilişkindir. İcra ve İflâs Kanunu'nun 142'nci maddesine göre sıra cetveline itiraz davaları kural olarak genel mahkemelerde görülür. İtiraz yalnız sıraya ilişkin ise, görev İcra Mahkemesi'nindir. (İİK.m.142/son) Somut olayda, şikayetçi ..., kendi sırasına itirazı yanında ayrıca şikayet olunanın alacağının miktarına, dolayısıyla alacağın esasına da itiraz ettiğine göre, davanın genel mahkemede görülmesi gerekir. İcra Mahkememesi'nce, birleşen dosya yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, esasa girilerek yazılı şekilde hüküm oluşturulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle asıl dosyada şikayet olunan ...'...

    Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, müvekkiline tebliğ edilen ödeme emri sonrası icra takip dosyasına yasal süre içinde müvekkili adına taraflarınca yetkiye ve borca itiraz dilekçesi sunulduğunu, akabinde, süresinde sunulmuş itiraz dilekçesi ile takibin durdurulduğunu, İcra müdürlüğünün yetkisine sundukları itirazlar nedeniyle davalı alacaklının, dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesini talep ettiğini, dosyanın Suluova İcra Müdürlüğüne gönderildiğini, yetkili Suluova İcra Müdürlüğünün 2022/954 E....

    .; 765 sayılı TCK.nun 356, 59, 81-1-3, 647 s.y.4 md.2 ay 16 gün hapis ve 836 YTL apc 1- 5728 sayılı Yasa ile değişik CMK.nun 231.maddesi uyarınca “hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına” ilişkin hükümler aynı maddenin 12. fıkrası gereğince "itiraz yasa yoluna" tabi bulunduğu cihetle; O Yer C. Savcısının sanıklar ...,...,...,...,......

      Mahkeme’ce borçlunun yetkiye ve borca itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, asıl alacağın % 20'si olan, 180,00 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkeme’ce borçlunun harç ödenmeden takip yolunun değiştirilemeyeceğine ilişkin itirazının icra mahkemesinde ileri sürülebilecek İİK.nun 16. maddesi kapsamında şikayet olduğu icra müdürlüğüne yapılan başvurunun sonuç doğurmayacağı gözetilmeksizin, bu istemin borca itiraz olarak değerlendirilmesi ve bu değerlendirmeye göre de borçlu aleyhine %20 oranında tazminata hükmedilmesi doğru olmamıştır. Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nun ek Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür....

        İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kambiyo senelerine mahsus haciz yolu ile takipte borca, faize, yetkiye itiraz ve şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın muteriz borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. İTİRAZ VE ŞİKAYET Muteriz borçlu icra mahkemesine başvurusunda; takibin yetkili icra müdürlüğünde başlatılmadığını, İstanbul ......

          nın kasten yaralama suçundan mahkumiyetlerine dair hükümlerin incelenmesinde; Sanıkların maktule yönelik eylemlerinin, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren 5237 Sayılı TCK.nun 86/2. maddesi kapsamında kalan basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaralama suçunu oluşturduğu, maktulün şikayetçi olmadan öldüğü ve şahsa sıkı sıkıya bağlı olan şikayet hakkının başkaları tarafından kullanılamayacağı dikkate alındığında, 5237 Sayılı TCK.nun 73. maddesi gereğince şikayet yokluğundan sanıklar hakkındaki kamu davasının düşürülmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde 765 sayılı TCK.nun 456/4 maddesi gereğince mahkumiyetlerine karar verilmesi yasaya aykırı olduğundan hükmün BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, şikayet yokluğu nedeniyle CMUK 322. maddedeki yetkiye istinaden bu suçlardan açılan kamu davalarının TCK 73, CMK 223/8 maddesi gereğince ayrı ayrı DÜŞÜRÜLMESİNE 10/11/2010 gününde oybirliği ile karar verildi....

            Ancak; İcra takip dosyasında, borçlu şirkete ödeme emrinin tebliğ edilemediği ve takip kesinleşmeden şikayette bulunulduğunun anlaşılması karşısında, suçun yasal unsurlarının oluşmaması nedeniyle sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde şikayet hakkının düşürülmesi kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun'un 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanun'un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanarak karar verilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından “.......

              İİK'nun 142/a maddesi birinci fıkrasında; "sıra cetveline karşı 142. madde uyarınca şikayet veya itiraz yapılmışsa, tebligatı alan ve sıra cetvelinde hak sahibi görünen her alacaklı, bir bankanın kesin teminat mektubunu dosyaya ibraz ederek payına düşen meblağı tahsil edebilir." düzenlemesi yer almaktadır. Somut olayda, dosyada mevcut .... 6. İcra Müdürlüğünün 2008/11676 E sayılı dosyasından düzenlenen 04.12.2014 tarihli sıra cetveline şikayetçi banka tarafından itiraz edildiğini, iş bu sıra cetveline göre 1. Sırada ...... ..... A.Ş nin 2. Sırada ise şikayetçi bankanın bulunduğu, şikayetçi bankaca sıra cetvelinde kendisine isabet eden paranın teminatsız olarak ödenmesi talebinde bulunulduğu; sıra cetveline itirazın şikayetçi banka tarafından yapıldığı başkaca şikayet bulunmadığı gibi, şikayetçi bankaya ödenecek meblağa ilişkin bir şikayetin de bulunmadığı, dosya kapsamından anlaşılmıştır....

                -KARAR- Şikayet edilenlerin üzerine atılı bulunan "tedbire ilişkin karara uymamak" eylemi, 6100 sayılı Kanun'un 398. maddesi uyarınca disiplin hapsi cezası ile yaptırım altına alınmış olup, aynı Kanun'un 394. maddesinin birinci fıkrasına göre yaptırımı disiplin hapsi olan suçlardan dolayı verilen kararlar itiraz yasa yoluna tabi bulunduğundan; şikayet edilenler vekilinin temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek gereği mahallinde itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın Yerel Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi SUÇ : 6100 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Disiplin Hapsi Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Şikayet edilenin üzerine atılı bulunan "tedbire ilişkin karara uymamak" eylemi, 6100 sayılı Kanun'un 398. maddesi uyarınca disiplin hapsi cezası ile yaptırım altına alınmış olup, aynı Kanun'un 394. maddesinin birinci fıkrasına göre yaptırımı disiplin hapsi olan suçlardan dolayı verilen kararlar itiraz yasa yoluna tabi bulunduğundan şikayet edilen vekilinin temyiz dilekçesi itiraz mahiyetinde kabul edilerek gereği mahallinde itiraz merciince değerlendirilmek üzere dosyanın incelenmeksizin iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu