doğduğunu, icra dosyasında 06/08/2021 tarihinde yapılan tebligatın Tebligat Kanunu 21....
(II)"Usulüne aykırı tebliğin hükmü" başlığını taşıyan Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca; tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi kabul edilir. Bu hükme göre, usulsüz bir tebligat, mutlaka geçersiz olmayıp, usulsüz tebligatı, muhatabının öğrenmesi halinde, bu öğrenme tarihi itibarı ile hüküm doğurur. Anılan maddeden kaynaklanan usulsüz tebligat şikayetinde bulunma hakkı ise, tebligatın muhatabına aittir. Tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususu, yalnızca ilgilisinin icra mahkemesi nezdinde İİK'nın 16/1. maddesi kapsamında yapacağı şikayet üzerine mahkemece incelenebilir....
mevcut ipoteklerin borçlu tarafından haczedilemezlik şikayeti ileri sürülmesinin önünde engel oluşturduğundan, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile; ... 12....
Doğrudan Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre işlem yapılması mümkün olmadığı gibi, tebligatta, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesinde öngörülen; "Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda tebligatın TK'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması"na dair meşruhat bulunmadığından, bu durumda tebliğ işleminin TK'nun 21/1 ve Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddesine göre yapılması gerekirken tebliğ memurunun kendiliğinden TK'nun 21/2. maddesine göre işlem yapması kanuna aykırıdır. Dolayısıyla borçluya yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğu anlaşılmaktadır. Taşınır satışlarında borçluya satış ilanı tebliği zorunlu olmadığından, bu husus ihalenin feshini gerektirmez ise de, borçlu kendisine satış ilanı tebliğ edilmediği iddiasıyla ihaleyi öğrendiği tarihten itibaren 7 günlük sürede ihalenin feshi isteminde bulunabilir. Öğrenme tarihinin aksi ancak yazılı belge ile ispatlanabilir....
Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tebligat Kanunu m. 32 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik m.53/1 uyarınca kendisine usulsüz tebligat yapılan muhatap tebligatı öğrendiği andan itibaren tebliğ geçerli sayılacağını,Davacı İstanbul 10....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 15/06/2021 NUMARASI : 2020/843 ESAS 2021/372 KARAR DAVA KONUSU : Memur Muamelesini Şikayet -Usulsüz Tebligat Şikayeti KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından Bursa 9....
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı borçlu T1 vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, şikayete konu icra dosyasından taşınmaz üzerine konulan haczi Mersin 10.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/279 esas sayılı dosyasının 01/10/2020 tarihli duruşmasında öğrendiğini, bunun üzerine tüm icra dosyaları için ayrı ayrı meskeniyet şikayeti yaptıklarını, covid-19 salgını nedeniyle takip dosyasını fiziki olarak inceleyemediklerini, takip dosyasında vekaletnameleri bulunmadığından uyap üzerinden de dosyayı inceleyemediklerini, Mersin 1.İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/515 esas 2020/548 karar sayılı hükmün tebliği ile usulsüz tebliğ edilen 103 davetiyesini öğrendiklerini, bu nedenle haczedilmezlik şikayeti ile birlikte usulsüz tebligat şikayetini yapamadıklarını, söz konusu 103 davetiyesinin 10.08.2020 tarihinde, müvekkili ile aynı evde ikamet eden Mehmet Evgin’e tebliğ edilmiş olduğunu ancak tebliğ tarihinde müvekkili ve ailesinin evde bulunmayıp, Toros dağlarında...
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmaz haczini dava sırasında öğrenerek meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduklarını, covid-19 salgını nedeniyle takip dosyasını fiziki olarak inceleyemediklerini, takip dosyasında vekaletnameleri bulunmadığından uyap üzerinden de dosyayı inceleyemediklerini, müvekkiline 103 davet kağıdı gönderildiğini haczedilmezlik şikayetinin reddine ilişkin gerekçeli kararının tebliği ile birlikte öğrendiklerinden haczedilmezlik şikayeti ile birlikte usulsüz tebligat şikayetini yapamadıklarını, usulsüz tebligat şikayetinin süresinde olduğunu, meskeniyet şikayeti yönünden 103 davet kağıdı tebliğ tarihinin düzeltilmesinin önemli olduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili istinafa cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesi içeriğini tekrar ederek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir....
MVK İş Merkezi No:13 Kat:8 Daire:211 Kurtköy Pendik İstanbul" adresine tebligat çıkartılarak 22/02/2019 tarihinde "çalışan tebliğ evrakını almaktan imtina ettiğinden tebliğ zarfı Yenişehir Mahalle Muhtarlığına teslim edilmiş olup 2 nolu haber kağıdı muhatabın kapısına yapıştırılmıştır" açıklaması ile Mahalle Muhtarlığına tebliğ edilmiştir. 01/03/2019 tarihinde yapılan şikayet ile şirket adresi ile ilgisi olmayan adrese yapılan tebligatın ve ödeme emrinin iptaline karar verilmesi istenilmiş, mahkemece şikayetin usulsüz tebligat yönünden kısmen kabulü ile tebligat tarihinin düzeltilmesine, ödeme emrinin iptali talebinin reddine karar verilmiştir. Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir....
Borçlunun yetkiye, imzaya ve borca itirazları ile birlikte usulsüz tebliğ şikayeti mevcut ise, usulsüz tebliğ şikayeti Mahkemece ön mesele olarak incelenmeli, tebliğin usulüne uygun olup olmadığı, şikayetin İİK'nın 16 ve TK'nın 32. maddeleri kapsamına göre süresinde yapılıp yapılmadığı tespit edildikten ve bu hususa gerekçede yer verildikten sonra borçlunun yetki, imza ve borca itirazlarının öğrenme tarihine göre yasal 5 günlük süre içerisinde ileri sürülüp sürülmediği belirlenerek hüküm kurulmalıdır. Mahkemece, davacıların ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiasına dava dilekçesi özetinde, gerekçede ve hükümde yer verilmediği, usulsüz tebliğ şikayeti herhangi bir inceleme ve değerlendirmeye tabi tutulmaksızın doğrudan davacıların tüm itirazlarının süre yönünden reddi yönünde eksik inceleme ile isabetsiz şekilde yazılı şekilde hüküm tesis edildiği anlaşılmıştır....