İİK'nun 170/a ve 168/3. maddeleri takibe konu senedin kambiyo senedi olmadığı ve alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkına sahip olmadığı yönündeki şikayetlerin 5 gün içinde icra mahkemesine yapılması gerektiğini düzenlemiştir. Senedin vadesinin gelmediği yönündeki şikayet bu madde kapsamı dışında olup İİK'nun 16. maddesinin birinci fıkrasına göre 7 günlük süreye tabidir. Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte ödeme emrine kesin süresi içerisinde itiraz ve şikayette bulunulması takip talebinde yazılı asıl alacak ve ferileri ile birlikte kesinleşir. Takibin kesinleşmesinden sonraki safhada borçlu İİK'nun 71. maddesine göre itfa imhal veya zamanaşımı itirazında bulunabilir. Somut olayda bononun vadesi gelmeden takibe konulduğu şikayeti süresinde yapılmadığından takip asıl alacak ve ferileri ile birlikte kesinleşmiştir....
nun, takip dosyasının bir yıldan fazla süreyle işlemsiz bırakılmış olması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırılması gerekmesine rağmen icra müdürlüğüne bu yönde yapılan talebin reddedildiğini ileri sürerek takip dosyasının işlemden kaldırılması ve satışın durdurulması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, talep zamanaşımı şikayeti olarak nitelendirilerek, 3 yıllık bono zamanaşımı süresi dolmadığından bahisle istemin reddine karar verildiği görülmektedir. HMK'nun 33. maddesi gereğince hukuki tavsif hakime aittir. Hakim, bir davada sadece tarafların ileri sürdükleri maddi vakıalar ve neticei taleplerle bağlı olup, dayandıkları kanun hükümleri ve onların tavsifleri ile bağlı değildir. Kanunları resen tatbik ederek, iddia ve müdafaadaki neticei talepleri karara bağlamakla mükelleftir (04.06.1958 ve 15/6 sayılı İBK). Borçlunun 05.5.2016 tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; istemin bu hali ile İİK'nun 78/4. maddesine dayalı şikayet niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....
Borçluya ödeme emrinin 16/11/2007 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ilk olarak icra mahkemesine müracaatı ile usulsüz tebligat şikayeti ile birlikte ödeme emrinin iptali ve zamanaşımı iddiası ile icranın geri bırakılmasını talep ettiği, ... İcra Hukuk Mah.nce yapılan yargılama sonucunda borçlunun diğer talepleri hakkında inceleme ve değerlendirme yapılmadan sadece zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın sadece alacaklı tarafından temyiz edildiği, değerlendirilmeyen şikayet konularına ilişkin borçlunun bir temyizinin olmadığı, alacaklının temyizi doğrultusunda zamanaşımı itirazının süresinde olup olmadığının değerlendirilmesi açısından öncelikle usulsüz tebligat şikayeti hakkında karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozma kararı verildiği, .......
Tarafları aynı olan ve aynı ilamdan kaynaklanan alacakların, aynı takip dosyası üzerinden harcı yatırılarak tahsili mümkün iken, makul ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın ayrı takip başlatılması, yukarıda yasa ile düzenleme altına alınan usul ekonomisi ilkesine aykırılık teşkil etmektedir. Somut olayda, takibe dayanak ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20/12/2011 tarih ve 2008/158 E. - 2011/194 K. sayılı ilamının Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin 13/02/2013 tarih ve 2012/1542 E. - 2013/974 K. sayılı kararı ile bozulduğu ve bozma sonrası aynı mahkemece yeniden yapılan yargılama neticesinde 13/05/2014 tarih ve 2014/108 E. - 2014/145 K. sayılı kararın verildiği, anılan bozma öncesi alacaklı tarafından ... İcra Müdürlüğü'nün 2012/57 Esas sayılı takip dosyası ile borçlu aleyhine takip başlatıldığı, anılan bozma sonrası ise yeni alınan mahkeme kararı ile işbu şikayet konusu ......
Yine, takip talebi ve ödeme emri incelendiğinde, alacaklının takip sonrası asıl alacağa hem yasal faiz, hem de avans faizi talebinde çelişki bulunmakta olup, bu husus takip kesinleşmiş olsa dahi şikayet konusu yapılabilecek ise de, infazın ödeme emrine, usul ve yasaya aykırı yapıldığı iddiasına ilişkin bu şikayet, ancak icra dosyasında bir kapak hesabı yapılması halinde şikayet konusu yapılabileceğinden ve dosyada bir kapak hesabı olmadığından ilk derece mahkemesinin buna ilişkin gerekçesi de yerindedir. Açıklanan nedenlerle, davacının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK'nın 353/1- b-2. bendi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının ödeme emrinin usulsüz tebliğine yönelik şikayeti ile ödeme emrine yönelik şikayetinin süre yönünden reddine, davacının borca ve fer'ilerine yönelik itirazlarının reddine, davacının sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
Her ne kadar davalı vekilince istinaf dilekçesinde şikayet tarihi itibariyle davacının hukuki yararı bulunmadığı öne sürülmüş ise de, şikayetçinin şikayeti kapak hesabına dair verilen müdürlük kararına yönelik olmakla, şikayet tarihinde davacı borçlunun hukuki yararının bulunduğu kabul edilmiş, bu yönüyle istinaf talebi yerinde görülmemiştir. Ancak, şikayet konusu işlemin kapak hesabına dayalı müdürlük işlemi şikayeti olduğu ve davalı/alacaklının kusuru bulunmadığından, Mahkemece alacaklı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi isabetsizdir....
Her ne kadar ilk derece mahkemesi kararında ödeme emrinin 05/06/2013 tarihinde davacılara tebliğ edildiği, kambiyo takibine ilişkin şikayetin 5 gün içerisinde yapılması gerektiği, şikayetçinin bu süreyi geçirdiğinden bahisle şikayetin reddine karar verilmişse de, hukuki nitelendirme hakime ait olup, dava dilekçesinin içeriğinden anlaşılacağı üzere davacı tarafın takip sonrası zamanaşımı itirazında bulunduğu, dava dilekçesinde "icra dosyası incelendiğinde alacaklı tarafından sair kanun gereği belirlenen süreler içerisinde herhangi bir işlem yapılmadığı" şeklinde beyanda bulunulduğu, takip kesinleştikten sonra zamanaşımına yönelik itiraz süreye tabi olmayıp, bu nedenle davacı tarafın zamanaşımına yönelik itirazının incelenerek bir hüküm kurulması gerekirken şikayet dilekçesindeki talebin takip öncesine yönelik şikayet olarak değerlendirilerek davanın reddine karar verilmesi yasaya uygun olmadığından, istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, kaldırma kararı...
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan, İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa, konulan her haciz, yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda ise, ... İcra Müdürülüğü'nün 2003/361 Talimat sayılı dosyası üzerinden taşınmaz kaydı üzerine 22.03.2006 tarihinde haciz şerhi işlendiği, bu hacze ilişkin olarak icra dosyasından 15.06.2006 tarihli keşif sonrası düzenlenen kıymet takdir raporunun borçluya 16.08.2006 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise, bu tarihten önce 12.06.2006 tarihinde süresinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır....
İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kambiyo senedine dayalı takipte takip kesinleştikten sonraki zamanaşımı sebebiyle icranın geri bırakılması şikayetine yönelik yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile zamanaşımı sebebiyle şikayetçi borçlu yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; alacaklı tarafından Bakırköy 11....
Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 71/2. maddesine dayalı zamanaşımı şikayeti olup, şikayetin yasal hasmı icra takibinin alacaklısıdır. Somut olayda, ...İcra Dairesi'nin 2012/1206 Esas sayılı takip dosyasında başlatılan çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde takip alacaklısının ... olduğu, icra mahkemesine yapılan zamanaşımı şikayetinde şikayet edilen taraf olarak ...'nin gösterildiği anlaşılmakla birlikte, adı geçen şirketin takibin tarafı olmadığı gibi dosya kapsamında bu şirkete yapılmış alacağın temlikine ilişkin bir belgeye de rastlanılamamıştır....