WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17/01/2019 NUMARASI : 2018/533 ESAS 2019/20 KARAR DAVA KONUSU : Meskeniyet ve aile konutu şerhine dayalı haczedilmezlik şikayeti KARAR : Mersin 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/533 Esas 2019/20 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Mersin 8.İcra Dairesinin 2016/4881 esas sayılı dosyası ile müvekkilinin eşi aleyhine takip yapıldığını, takipte haczedilen Mersin ili, Yenişehir ilçesi, Çiftlik mahallesi 1964 ada, 8 parsel sayılı taşınmazda bulunan evin sicil kaydında aile konutu şerhi bulunması ve bu taşınmazın borçlu ve ailesinin yaşadığı tek ev olması nedeni ile haczedilemeyeceğini belirterek satış kararı ve haczin kaldırılmasına, yargılama giderlerinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemenin yaptığı araştırma ve alınan raporda tamamen haczedilmezlik şikayeti olarak davaya talep dışı devam ettiğini, inceleme ve değerlendirme yaparak bilirkişi raporunu da bu yönde hatalı olarak ele aldığını, bilirkişi raporunun talebi karşılamadığını, dosyada yapılan keşif ve bilirkişi raporu sonucunda müvekkilin çiftçilik yapması sebebi ile hacze konu traktörün İİK. m. 82/4 anlamında olunmadığını, hükme esas alınabilecek nitelikte olmadığını, mahkeme adeta davayı şikayeti süreden red edebilmek için bir yol izlediğini, haczedilen menkul ve gayrimenkul malların miktar olarak alacaktan fazla olduğunu, dolayısıyla traktör üzerindeki haczin taşkın haciz niteliğinde olduğu nedenleri ile kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, haczedilmezlik şikayeti ve taşkın haciz nedeniyle haczin kaldırılması istemine ilişkindir....

İcra ve İflas Kanunu ve takip hukuku ilkelerine göre asıl olan, alacaklının alacağına kavuşmasını sağlamak olduğundan, kural olarak borçluların tüm mallarının haczi mümkündür. Bir malın haczedilememesi için yasal bir düzenlemenin bulunması zorunludur. Haczedilmezlik istisnai bir durum olduğundan, bu yöndeki düzenlemelerin de dar yorumlanması gerekir. Buna göre, 5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun 15/son maddesinin de dar yorumlanması gerekip, maddede açıkça haczedilmezlik için "fiilen kamu hizmetinde kullanılma" koşulunun kabul edilmesi karşısında, belediyeye ait bir malın haczedilmezliği ancak fiili durumunun tespiti ile belirlenmelidir. İcra müdürlüğü alacaklının talebi ile borçluya ait malvarlığı üzerine haciz koymak zorundadır. Ancak borçlu haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurabilir. Bu konuda ispat yükü ise borçluya düşmektedir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararına ilişkin temyiz dilekçesinin reddine dair 11.06.2015 tarih, 2015/10876 Esas, 2015/12943 Karar sayılı Daire ilâmının müddeti içinde tashihen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu vekili; mahcuzun değerinin eksik belirlendiğini ve finansal kiralama ile kiralanmış olup haczedilemeyeceğini belirterek şikayet başvurusunda bulunmuş, Mahkemece mahcuzun değeri yeniden belirlenmiş, borçlunun finansal kiralama sözleşmesinin tarafı olmadığı gerekçesiyle haczedilmezlik şikayeti reddedilmiş, borçlu vekilinin temyizi üzerine Dairemizce kararın kesin olması sebebiyle temyiz talebi reddedilmiş, borçlu vekili tashihi karar talebinde bulunmuştur. 1-Kıymet takdiri itirazına yönelik, karar düzeltme isteminin İİK'nun 363. maddesi gereğince kesin nitelikte...

    İİK’nun 82/12. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK’nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Diğer yandan İcra ve İflas Kanunu'nda taşınmaza ilişkin haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından da olsa konulan her haciz yeni bir haciz olup, borçlunun yeni hacze yönelik olarak şikayet hakkı bulunmaktadır. Somut olayda, borçlunun meskeniyet iddiasına konu taşınmaza 09.05.2013 tarihinde konulan haciz için Mahkeme’nin .. sayılı dosyası ile ileri sürülen meskeniyet şikayetiyle ilgili verilen karar henüz kesinleşmemiş ise de, eldeki haczedilmezlik şikayeti 16/02/2016 tarihli başka bir haciz işlemine ilişkin olduğundan, derdestlikten söz edilemez. Kaldı ki, 09/05/2013 tarihli haczin düştüğü, alacaklı vekilinin yeniden haciz konulması için 16/02/2016 tarihinde talepte bulunduğu anlaşılmaktadır....

      Davacı borçlunun meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu İstanbul İli, Bahçelievler İlçesi Yenibosna Mah. 6342 ada Kuleli Mevkiinde kayıtlı taşınmaza; haciz şerhi işlendiği, borçlu tarafından icra müdürlüğüne 25/03/2021 tarihinde hacizli taşınmaza ilişkin meskeniyet iddiasında bulunulduğu bu suretle en geç bu tarih itibariyle taşınmaz üzerindeki hacze muttali olduğu halde, 7 günlük şikayet süresinden sonra 31/03/2021 tarihinde haczedilmezlik şikayetinde bulunduğu görülmekle Mahkememize yapılan haczedilmezlik şikayeti 7 günlük yasal süre geçirildikten sonra yapıldığından şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine" dair karar verildiği görülmüştür....

      İcra ve İflas Kanunu'nda, taşınmaz üzerine konulan haczin yenilenmesi diye bir müessese mevcut olmayıp, aynı takip dosyasından olsa da konulan her haciz yeni bir haciz olup, borçlunun her hacze yönelik olarak şikayet hakkı vardır. Somut olayda, şikayetçi borçlu T1 adına kayıtlı şikayete konu taşınmazın tapu kaydına takip konusu dosya sebebiyle 08/02/2019, 28/10/2019 ve 20/01/2020 tarihlerinde haciz şerhi işlenmiştir. Oysa ki, borçlunun şikayet dilekçesinden, taşınmazın tapu kaydından, mahkemenin kabulünden ve takip dosyası içeriğinden de anlaşılacağı üzere, borçlu şikayetçinin taşınmaz kaydına işlenen son haczin 20/01/2020 tarihli olduğu ve bu haciz nedeniyle borçluya icra dosyasından gönderilen bir 103 davetiyesi bulunmadığı ve bu haczin daha önce öğrenildiğine dair dosya içerisinde bir belge bulunmadığına göre, icra mahkemesine yapılan meskeniyet şikayetinin süresinde olduğu anlaşılmaktadır....

      Her ne kadar borçlu tarafından şikayet dilekçesinde, hem ihalenin feshi hem de ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile haczedilmezlik şikayeti birlikte istenilmiş ise de, her bir başvurunun incelenme yöntemleri ve sonuçları da farklıdır. Bu durumda mahkemece, ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrik edilmek suretiyle yargılamanın sürdürülmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek sonuca gidilmesi doğru bulunmamıştır. Diğer taraftan şikayetçi borçlu, satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshi isteminde bulunmuştur. İİK'nun 127. maddesi gereğince; taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir....

        Temyize konu bu dava dosyası ile birlikte aynı gün Dairemizce 2014/3814 Esas sayılı dosyada, temyiz incelemesi yapılan .İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/1444 Esas-2013/1256 Karar sayılı dosyasında yapılan şikayet borçlunun 3289 sayılı Kanun'un ek 9.maddesi gereğince haciz yasağının bulunduğuna dair haczedilmezlik şikayetidir. Hukuk Dairesi'nin 2014/3814 Esas sayılı kararında da borçlunun şikayeti haczedilmezlik şikayeti olarak nitelendirilmiş ve .İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/1444 Esas-2013/1256 Karar sayılı kararıyla aynı icra dosyasından çıkarılan 1.haciz ihbarnamesi gönderilmesi işleminin iptaline ilişkin kararı Dairemizce bozulmuştur. Bu durumda alacaklı vekilinin İİK'nun 89/1.maddesi kapsamında 1.haciz ihbarnamesi gönderilmesi isteminde bir usulsuzlük bulunmadığından, alacaklı vekilinin isteminin reddine dair İcra Müdürlüğü'nün kararı doğru değildir. O halde alacaklı vekilinin şikayetinin kabulü gerekirken, yazılı gerekçeyle reddi isabetsizdir....

          Dairemizce yapılan değerlendirmede; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2020/171635 Esas sayılı dosyasında alacaklı Türk Ekonomi Bankası A.Ş tarafından borçlular Güray Yaşar, Enpa Endüstri A.Ş, Cemile Yaşar ve Yaşar Yaşar aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, alacağın T3'ye temlik edildiği, takibin kesinleşmesi üzerine 24/11/2022 ve 30/11/2022 tarihlerinde Mimarsinan OSB Kastim Cad. No:16 /A adresinde haciz işlemleri yapıldığı, davacı şirket tarafından haczedilen menkullere yönelik haczedilmezlik şikayetinde bulunulmuş ise de; haczedilmezlik şikayeti, yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olup, takibin tarafı olmayan 3. kişinin bu konuda şikayette bulunmaya hakkı yoktur. İcra dosyasında taraf olmayan üçüncü kişi şikayet yoluyla haczin kaldırılmasını isteyemez....

          UYAP Entegrasyonu