WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Tebliğ edilir.'' amir hükmün gereği kıymet takdiri raporunun tebliğ zorunlu olduğu, ayrıca İİK'nun 127 maddesi gereği taşınmaz satışının haciz alacaklısına tebliğ zorunlu olması nedeniyle, alacaklı vekilinin eksik hususlar tamamlanmadan satış günü verilmesi talebinin reddine, İİK'nun 16 maddesi gereği şikayet yolu açık olmak üzere karar verildi....

İcra Müdürlüğü'nün 2006/2405 sayılı dosyasında düzenlenen 08.02.2012 tarihli sıra cetvelinde birinci sırada yer verilen ve aynı dosyanın alacaklısı olan şikayet olunan tarafından, borçlu...'a ait taşınmaza 07.04.2006 tarihinde haciz konulduğunu, 04.04.2008 tarihinde açık bir satış talebi olmaksızın, imar durumunun celbi, kıymet takdiri ve satış avansının depo edilmesi talebinin yapıldığını, bu talebin geçerli bir satış talebi olmadığından İİK'nun 106 ve 110. maddeleri gereğince haczin düştüğünü, yine ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06.04.2010 tarih ve 2010/495 esas, 2010/457 karar sayılı kararıyla ... 17. İcra Müdürlüğü'nün 2006/2405 sayılı dosyasında borçlu ...'ın 5/8 hisse sahibi olduğu taşınmazın ortaklığının giderilmesi davası açılabilmesi için şikayet olunan tarafa İİK'nun 94 ve 121 maddeleri gereğince yetki verilmesine rağmen dava açılmadığını ve işlem yapılmadığından şikayet olunanın haczinin düştüğünü, müvekkilince açılan izale-i şuyu davasında ... 4....

    İcra Müdürlüğü'nün 2006/2405 sayılı dosyasında düzenlenen 08.02.2012 tarihli sıra cetvelinde birinci sırada yer verilen ve aynı dosyanın alacaklısı olan şikayet olunan tarafından, borçlu...'a ait taşınmaza 07.04.2006 tarihinde haciz konulduğunu, 04.04.2008 tarihinde açık bir satış talebi olmaksızın, imar durumunun celbi, kıymet takdiri ve satış avansının depo edilmesi talebinin yapıldığını, bu talebin geçerli bir satış talebi olmadığından İİK'nun 106. ve 110. maddeleri gereğince haczin düştüğünü, yine ... 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 06.04.2010 tarih ve 2010/495 esas, 2010/457 karar sayılı ilamı ile ... 17. İcra Müdürlüğü'nün 2006/2405 sayılı dosyasında borçlu ...'ın 5/8 hisse sahibi olduğu taşınmazın ortaklığının giderilmesi davası açılabilmesi için şikayet olunan tarafa İİK'nun 94. ve 121. maddeleri gereğince yetki verilmesine rağmen dava açılmadığını ve işlem yapılmadığından şikayet olunanın haczinin düştüğünü, müvekkilince açılan izale-i şuyu davasında ... 4....

      Gene, satış ilanı ve kıymet takdir raporu tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini istemek hakkı sadece kendisine tebligat yapılmayan ilgilisine şikayet hakkı verir. ihalenin feshini isteyen şikayetçi, kendisi dışındaki diğer ilgililere kıymet takdirinin ve ya satış ilanının tebliğ edilmediği hususunu ileri süremez....

      nce müvekkilinin haczinin süresinde satış istememesi sebebiyle düştüğü, satış bedeline konulan haczinin ise satıştan sonra konulmuş olduğu gerekçesiyle müvekkiline sıra cetvelinde yer verilmediğini, sıra cetvelinin hatalı düzenlendiğini, müvekkilinin haciz tarihinin 14.02.2012 olduğunu, davalının 28.05.2012 tarihinde satış talebinde bulunduğunu, İİK'nın 107. maddesi uyarınca müvekkilinin de bu satış talebinden faydalandığını, iki yıllık sürede satış talebinde bulunulduğunu ve haczinin düşmediğini, davalının sıra cetvelinde 1. sırada yer aldığını, şikayet olunanın ve şikayet dışı borçlunun baba-oğul olduklarını, şikayet olunanın, oğlu olan şikayet dışı borçluya karşı başlattığı icra takibinde borçluya kısa sürede ulaşılarak takibin kesinleştirildiğini, takip dayanağı bonolardaki imzaların borçlunun gerçek imzası olmadığını, borcun gerçek bir borç olmadığını, bu nedenle şikayet olunanın alacağının muvazaalı olduğunu ileri sürerek, müvekkiline sıra cetvelinde yer verilmemesi işleminin iptalini...

        İcra Mahkemesi'nce alınan rapor içeriğine göre ilk kesin haczin 30.09.2003 günü şikayet olunanın alacaklı olduğu dosyadan konulduğu, iflasın ertelenmesine ilişkin ihtiyati tedbirin, hükmün Yargıtay'ca bozulduğu 30.12.2004 tarihinde ortadan kalkacağı ve şikayet olunanın da yasal süresi içinde satış istemediği gerekçesiyle şikayetin kabulüne karar verilmiş; hüküm şikayet olunan vekili tarafından temyiz edilmiştir. Türk Ticaret Kanunu'nun 324 ve İcra ve İflas Kanunu'nun 179 vd. maddeleri hükümleri uyarınca borçlunun iflasın ertelenmesi talebinin kabulü halinde borçlu hakkında takip yapılamayacağı ve yapılan takiplerin duracağı yönünde İhtiyati tedbir uygulaması başlamaktadır. Karardan önce de, mahkemece gerek görülmesi halinde, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 100 vd. maddeleri uyarınca tensiben ya da ara karan ile bu tür tedbirler verilebilmektedir....

          Somut olayda, davacı icra müdürünün haciz işlemi yapılmasına neden olan kararının kaldırılmasını istemiş, dilekçesinde talebinin şikayet olduğunu belirtmiş, yargılama aşamasında 3.kişi vekilinin 2.11.2020 tarihli dilekçesi ile uyuşmazlığın istihkak olmadığı, davanın konusunun icra memur muamelesini şikayet olduğunun yinelendiği ve Mahkemenin harcın tamamlanmasına ilişkin ara kararından talebin şikayet olduğu belirterek dönülmesinin talep edildiği görülmüştür. Bu durumda, davacı davaya konu takip dosyasında taraf olmayıp, anılan hacizde üçüncü kişi sıfatına sahiptir. Bu nedenle, davacının aktif husumet ehliyeti bulunmadığından şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin kabulü ile hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....

            ŞİKAYET OLUNAN : Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, borçluya ait taşınmazların satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde üst sıraya alınan alacaklının haciz talebi olmamasına rağmen haciz konulduğunu, bu haczin geçerli olmadığını, 21.09.2006 tarihli satış talebinin reddedildiğini ve ilk haciz düşmeden yenisinin konulamayacağını ve vergi alacağının öncelikli olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

              İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda ihalenin feshini isteyen şikayetçi borçlunun, kendisi dışındaki diğer ilgililere usulüne uygun tebliğ yapılmadığı hususunu, ihalenin feshi sebebi olarak ileri sürmesi mümkün olmadığı, şikayete konu taşınmazların özellik ve niteliklerinin gerçekte olduğu şekliyle belirtilmediği iddiasının satış öncesi döneme ilişkin bir şikayet olduğu, satış ilanı usulüne uygun şekilde 04/01/2022 tarihinde davacı borçluya tebliğ edildiği halde süresinde şikayet edilmediğinden, satış öncesi işlemler kesinleşmekle artık bu hususa dayalı olarak ihalenin feshi istenemeyeceği, kaldı ki satış ilanında da bilirkişi raporunda tespit edilen hususların yer aldığı, fesat iddiasının somutlaştırılmadığı gibi bu hususta herhangi bir delil de bildirilmediği ve sair hususlarda da hukuka aykırılık olmadığı gerekçesiyle ihalenin feshi talebinin reddine ve şikayetçi aleyhine şikayete konu 14 adet taşınmaz ihale...

                Somut olayda, şikayetçilerin şikayet dilekçelerinde, diğer fesih nedenleri yanında, kıymet taktir raporunun tüm ilgililere tebliğ edilmediğini, muris İbrahim Şahin'e çıkartılan kıymet taktir raporunun muhtara yapıldığını ve haber kağıdı yapıştırılmadığını, satış ilanının tüm ilgililere tebliğ edilmediğini, tebligatların usulüne uygun olmadığını ileri sürerek iki adet taşınmaza ilişkin ihalenin feshi isteminde bulundukları, ilk derece mahkemesince ihalenin feshi talebinin reddine karar verildiği,şikayetçilerin borçlu murise yapılan satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek istinaf başvurusunda bulunmaları üzerine istinaf incelemesini yapan Bölge Adliye Mahkemesi'nce, adı geçen borçlu murise gönderilen kıymet taktir raporunun Tebligat Kanunu'nun 16. maddesi ve satış ilanının tebligatının da Tebligat Kanunu'nun 21/1 ve Yönetmeliğin 30/1 maddeleri gereğince usulüne uygun tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshine karar verildiği görülmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu