Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacılar bu tarihten itibari ile dava konusu taşınmazların haczinden haberdar olduklarından 02/09/2019 tarihinde açılan dava meskeniyet şikayeti yönünden süresinde olmayıp meskeniyet şikayetinin süre yönünden reddi doğrudur. Davacılardan Rasim dışındaki diğer davacılar takibin tarafı olmayıp elbirliği mülkiyete tabi taşınmazın hissedarlarıdırlar. Bu nedenle adı geçenlere takip dosyasından 103 davetiyesi gönderilmesi zorunluluğu olmadığı gibi İİK'nın 121. maddesinin uygulanması yönünden de yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla bu iddialar yönünden de davanın reddi kararında isabetsizlik görülmemiştir....

Davalı, icra hukuk mahkemesinde dava konusu taşınmazla ilgili haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının haczedilmezlik şikayeti (meskeniyet iddiası)'nin icra hukuk mahkemesince kabul edilerek kesinleştiği ve davaya konu taşınmaz üzerindeki borçlunun babasından intikal edecek hissesi üzerine konulan haczin kalktığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....

    DAVA KONUSU : MESKENİYET ŞİKAYETİ KARAR : DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Davacı- borçlu vekili dava dilekçesinde özetle;İstanbul Anadolu 21. İcra Müdürlüğünün 2014/5721 E sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından yapılan takip nedeniyle müvekkil adına kayıtlı ''Kocaeli /Derince ilçesi ...1604 ada 15 parselde bulunan 8 ve 10 nolu ''bağımsız bölümlere haciz konulduğunu beyanla, meskeniyet şikayetlerinin kabulü ile 8 nolu bağımsız bölüm üzerine konulan haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı -alacaklı vekili cevap dilekçesinde; davacının meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazın internet sitesinden satışa çıkardığını satışın gerçekleşebilmesi için Kocaeli 1. Aile mahkemesinin 2007/96 Değişik iş sayılı dosyası üzerinden dava konusu taşınmaz üzerine konulan aile konutu şerhini de kaldırdığını, alacaklılardan mal kaçırmak maksadıyla hareket edildiğini beyanla, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

    Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; somut olayda, şikayet konusu haciz uygulanan taşınmazın, şikayetçi ... adına değil, ... adına kayıtlı olduğunu, meskeniyet iddiasında bulunmak hakkının ancak taşınmaz maliki olan takip borçlusuna ait olduğunu, şikayetçi ...'ın şikayet konusu taşınmaz yönünden aktif husumet ehliyeti bulunmadığının açık olduğunu, kaldı ki İİK'nın 82/1. maddenin 12. bendi uyarınca meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için haczin dayanağını teşkil eden borcun haczedilmezlik iddiasına konu edilen evin bedelinden doğmamış olması gerekeceğini, borcun bu eşya yani evin bedelinden doğması halinde bu madde hükmünün uygulanmayacağını, somut olayda şikayetçi ... yönünden takibe konu borcun söz konusu meskene ilişkin tasarrufun iptali davası sonucu verilen ilama dayandığı açık olduğundan şikayetçi ...'...

      Taraflar arasındaki usulsüz tebligat ve meskeniyet şikayeti uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince 103 davetiyesinin tebliğ tarihinin 17.10.2020 olarak tespitine ve meskeniyet şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; 103 davet kağıdının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, hacizden 17.10.2020 tarihinde haberdar olduğunu, haczedilen taşınmazın haline münasip evi olduğunu ileri sürerek, 11 bağımsız bölüm numaralı taşınmazdaki haczin kaldırılmasını talep etmiştir. II....

        Ayrıca İİK'nın 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Şikayet aile konutu şerhi ve Ankara 17. Aile Mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararı gereğince taşınmaz üzerindeki haczin İİK'nın 82/12 maddesi gereğince kaldırılması talebini içermektedir. Davacı eşe 10/02/2021 tarihinde kıymet takdir raporu tebliğ edilmiş, davacı taşınmaz üzerine haciz konulduğunu en geç bu tarihte öğrenmiştir. Davacı eşin meskeniyet şikayetinde bulunma hakkı bulunmadığı gibi, bu tarih öğrenme tarihi olarak esas alındığı takdirde 17/03/2021 tarihinde yapılan meskeniyet şikayeti süresinde de değildir. Davacının eski eşinin borcundan dolayı hacizli bulunan ve satışı istenen taşınmaz üzerinde Ankara 17. Aile Mahkemesinde 2019/751 Esas sayılı dosyasından verilen "3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı" bulunmakta ise de, Ankara 17....

        Yargıtay’ca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 2-Borçlu vekilinin meskeniyet şikayeti ile ilgili olarak temyiz itirazlarının incelenmesinde; Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun mahkeme kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 12.20 YTL onama harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 16.10.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Meskeniyet iddiası İİK.16.maddesi kapsamında şikayet olup aynı maddenin 1.fıkrası uyarınca haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük süre de icra mahkemesine yapılmalıdır. Borçlunun meskeniyet şikayetinde bulunabilmesi için meskeniyet iddiasında bulunduğu evde bizzat oturması gerekmediği gibi birden fazla evi var ise istediği taşınmaz ile ilgili haczedilmezlik şikayetinde bulunmasına engel bir yasal düzenleme mevcut değildir. Borçlu birden fazla takibe uğraması durumunda her dosya için ayrı ayrı meskeniyet şikayetinde bulunabilir. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı, haciz anındaki sosyal durumuna, borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki aile terimi geniş anlamda olup borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan bakmakla yükümlü olduğu kişileri de kapsar....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile takip borçlusunun ... olmasına rağmen meskeniyet şikayetinin kendisinin aile bireyleri tarafından ikame edildiğini, meskeniyet şikayetinin yalnızca takip borçlusuna tanınmış bir hak olduğunu, takipte borçlu sıfatı taşımayan 3.kişinin bu konuda şikayet hakkı bulunmadığını belirterek şikayetin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi üçüncü kişiler vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. B....

            Dolayısıyla, haczin kaldırılması ile meskeniyet şikayeti ile elde edilmek istenen gaye fiilen gerçekleşmiştir. Bu durumda mahkemece, şikayet tarihinden sonra davaya konu haczin kaldırıldığı nazara alınarak "şikayet konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, ... Bölge Adliye Mahkemesi 8....

              UYAP Entegrasyonu