İİK'nun 170/a-2. maddesi gereğince icra mahkemesi, yasal sürede yapılan itiraz veya şikayet nedeniyle icra mahkemesine intikal eden işlerde, öncelikle, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını ve alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunup bulunmadığını re’sen inceleyerek, takibin iptaline karar verebilir. Somut olayda, takip dayanağı çekin muhatap bankaya ibraz edilmediği görülmektedir. Bu durumda, bankaya ibraz edildiğine dair ibraz şerhi taşımayan bu belgenin kambiyo vasfı bulunmamaktadır. O halde mahkemece, takibe dayanak senedin kambiyo senedi vasfını haiz bulunmadığı re'sen nazara alınarak İİK'nun 170/a-2. maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Söz konusu çeklerin yasal süre içerisinde bankaya ibraz edilmediğinden TTK.nun 720.maddesi gereğince davacı hamilin kambiyo hukukuna dayalı müracaat hakkını kaybetmiş olduğu anlaşılmakta ise de, davacının TTK.nun 730/14.maddesi yollamasıyla çeklerde de uygulanması gereken aynı yasanın 644.maddesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümleri çerçevesinde alacağını talep etmesi mümkündür. Bu durumda keşideci olan davalı ...’ın sebepsiz zenginleşmediğini kanıtlama yükümlülüğü bulunmaktadır. Mahkemece bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ.Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
İİK’nun 168/1. maddesinde ise; "İcra müdürü, senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse borçluya senet sureti ile birlikte hemen bir ödeme emri gönderir" düzenlemesine yer verilmiştir. Borçlunun icra mahkemesine başvurusu bu hali ile İİK'nun 167/2. ve 168/1-1. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 58. maddesine aykırılık nedenine dayalı şikayet olup, yasal dayanağı İİK.nun 16. maddesidir. Bu konudaki şikayetin ise İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca ödeme emri tebliğinden itibaren yedi günlük yasal sürede yapılması gerekir. Somut olayda, örnek 10 ödeme emrinin borçluya 24/04/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun icra mahkemesine yaptığı şikayet başvurusunun ise 30/04/2015 tarihli olduğu, buna göre şikayetin İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süre içerisinde yapıldığı görülmüştür....
İcra Müdürlüğü'nün 2009/3716 sayılı dosya ile aynı borçlu hakkında takip yaptığını, her iki dosyadan da hacizli bulunan taşınmazların satılıp paraya çevrilmesinden sonra şikayet olunan alacaklının dosyasından 15.06.2012 tarihinde sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetvelinde müvekkiline pay ayrılmadığını, şikayet olunanın takibinin, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip olmasına karşın takibe dayanak olan senette tanzim yeri bulunmadığını, senedin bono niteliğinde olmadığını, takip kapsamında yapılan tebligatların usulüne uygun olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayete konu edilen nedenlerin şikayetçi tarafından ileri sürülemeyeceğini savunarak, şikayetin reddini istemiştir....
Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibinde, imzaya itiraz, İcra ve İflas Kanunun 170.maddesinde açıkça düzenlenmiş olmasına rağmen, aynı takipler yönünden yazının sahteliği iddiası konusunda aynı kanunda özel bir hüküm mevcut değildir. İcra ve İflas Kanunu icra takip hukuku açısından Hukuk Muhakerneleri Kanununa göre özel kanun olup, takip hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda öncelikle İcra ve İflas Kanunu hükümlerinin, bu kanunda hüküm bulunmayan durumlarda ise anılan kanuna aykırılık teşkil etmemek koşuluyla genel nitelikte olan Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerinin uygulanması gerekir. Buna göre imzaya itiraz İcra ve İflas Kanununda özelolarak düzenlendiğine göre anılan itiraz hakkında bu kanunun 170.maddesinin uygulanması zorunlu olduğundan, imzanın inkarı nedenine dayalı sahtelik iddiası hakkında genel nitelikte olan 6100 Sayılı HMK. nun 209.maddesinin uygulama yeri yoktur....
Aksi takdirde dayanak belge kambiyo senedi vasfını taşımaz. Öte yandan takip dayanağı bononun tanzim ve vade tarihinde tahrifat yapılması kambiyo vasfını etkilemiyorsa takibin iptalini gerektirmez. Ancak tahrifat öncesi tanzim tarihinin, bononun vade tarihinden sonrası olduğunun belirlenmesi halinde ise senet kambiyo vasfını kaybedeceğinden İİK'nın 170/a maddesi uyarınca takibin iptali gerekir. Davacının bu yöndeki başvurusu bu hali ile takibin dayanağı senedin kambiyo senedi vasfını taşımaması nedeniyle takibin iptali istemine ilişkin şikayet niteliğinde olup, İİK'nın 168/3. maddesi uyarınca yasal 5 günlük sürede yapılmalıdır. Aynı Kanun'un 170/a-2. maddesi gereğince şikayetin süresinde olması halinde alacaklının kambiyo hukuku mucibince takip hakkı bulunmadığından söz edilerek takip iptal edilebilir. Borçlunun başvurusu, yasal 5 günlük süreden sonra olup mahkemece bu yöndeki şikayetin süre aşımı nedeni ile reddine karar verilmesi de isabetlidir....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; kambiyo hukukuna dayalı sebeplerle İİK'nın 72. maddesi gereğince menfi tespit istemine ilişkin olup, davalı kooperatif ortağı olmadığından, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 19. Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 19.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Borçlunun İİK.nun 168.maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK.nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir. Borçlu, icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, alacaklı tarafından hakkında ... İcra Dairesi'nin 2010/552 sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığını, ödeme emrinin yurt dışı adresine gönderilerek kesinleştirildiğini, takibe konu senet üzerinde idari birimin belirtilmediğini bu nedenle kambiyo senedi olarak nitelendirilemeyeceğini ileri sürmüş, mahkemece şikayet konusu edilmeyen aynı icra dairesinin 2010/553 sayılı dosyası üzerinden inceleme yapılarak dosya üzerinden karar verildiği anlaşılmıştır....
Borçlunun İİK.nun 168.maddesinde yazılı yasal 5 günlük sürede borca yada imzaya itiraz etmesi veya zamanaşımı itirazında bulunması durumunda, takip konusu belgenin kambiyo senedi vasfını haiz olmadığının veya alacaklının kambiyo senetlerine özgü yol ile takip hakkının bulunmadığının tespit edilmesi halinde, diğer itiraz nedenleri incelenmeksizin İİK.nun 170/a maddesi uyarınca re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekir.Borçlu, icra mahkemesine başvuru dilekçesinde, alacaklı tarafından hakkında Eğirdir İcra Dairesi'nin 2010/552 sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığını, ödeme emrinin yurt dışı adresine gönderilerek kesinleştirildiğini, takibe konu senet üzerinde idari birimin belirtilmediğini bu nedenle kambiyo senedi olarak nitelendirilemeyeceğini ileri sürmüş, mahkemece şikayet konusu edilmeyen aynı icra dairesinin 2010/553 sayılı dosyası üzerinden inceleme yapılarak dosya üzerinden karar verildiği anlaşılmıştır.İcra mahkemesince, borçlunun şikayet konusu...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet KARAR İlk takip kambiyo senedine dayalı icra takibi olup, zamanaşımı itirazı da bu takibe ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21/06/2017 tarihinde oybirlğiyle karar verildi....