Yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2001/12-461 E. 2001/516 K. sayılı kararında da Hukuk Genel Kurulunun 1997/15-465 E. 1997/729 K. sayılı kararına da atıf yapılarak taşınmazlara konulan haczin kaldırılması isteminin icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerektiği vurgulanmış olup dairemizin çoğunluk kararında da aynı Hukuk Genel Kurulu kararlarına atıf yapılarak haczin kaldırılması isteminin icra memuru işlemini şikayet niteliğinde olduğu, şikayet koşulları doğrultusunda çözülmesi gerektiği görüşü benimsenmiştir....
Yine Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 2001/12-461 E. 2001/516 K. sayılı kararında da Hukuk Genel Kurulunun 1997/15-465 E. 1997/729 K. sayılı kararına da atıf yapılarak taşınmazlara konulan haczin kaldırılması isteminin icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerektiği vurgulanmış olup dairemizin çoğunluk kararında da aynı Hukuk Genel Kurulu kararlarına atıf yapılarak haczin kaldırılması isteminin icra memuru işlemini şikayet niteliğinde olduğu, şikayet koşulları doğrultusunda çözülmesi gerektiği görüşü benimsenmiştir....
Somut olayda, borçlu icra mahkemesine ....04.2015 tarihinde yaptığı başvuruda; kayden maliki olduğu 369 ada 48 sayılı parseldeki ... numaralı bağımsız bölümün haline münasip evi olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiştir. Ancak, meskeniyet iddiasına ilişkin yargılamanın devamı sırasında alacaklı icra müdürlüğüne verdiği ....05.2015 tarihli dilekçesiyle mahcuz taşınmazın borçlunun haline uygun meskeni olduğunu beyan ederek haczin kaldırılması isteminde bulunmuş ve anılan talep doğrultusunda ....05.2015 tarihinde taşınmaz üzerine konulan haciz fekkedilmiştir. Dolayısıyla, haczin kaldırılması ile meskeniyet şikayeti ile elde edilmek istenen gaye fiilen gerçekleşmiştir. Bu durumda mahkemece, şikayet tarihinden sonra davaya konu haczin kaldırıldığı nazara alınarak "şikayet konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına" dair hüküm kurulması gerekirken; bu husus, göz ardı edilerek sonuca gidilmesi doğru değildir....
Bu aşamada, haczin kaldırılması, ancak, üçüncü kişilerin genel mahkemede açacağı dava sonucunda çözümlenir.Öte yandan, üçüncü kişilerin, adlarına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekir (HGK’nun 24.09.1997 tarih 1997/15-461 E. 1997/729 K.; HGK’nun 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 E. 2001/516 K.; HGK’nun 31.03.2004 tarih ve 2004/12-198 E. 2004/183 K.)....
İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti gibi taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğu iddiasına dayalı haczin kaldırılması şikayeti de, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbi olup, bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda, haczin bildirimine ilişkin İİK.nın 103.maddesi gereğince düzenlenen davet kağıdı borçluya 21.01.2016; kıymet takdiri raporu 20.03.2017 tarihinde tebliğ edilmiş ve borçlu vekili icra mahkemesine kıymet takdirine itiraz etmiştir. Ayrıca, satış ilanı borçlu vekiline 08.01.2018 tarihinde tebliğ edilmiştir. Buna göre, borçlunun 05.02.2018 tarihinde icra mahkemesine haczin kaldırılması istemiyle yapmış olduğu başvurusu, öğrenme tarihine göre yasal yedi günlük süreden sonradır....
Büyükçekmece İcra Hukuk Mahkemesi ise, istemin tapuya konan haczin kaldırılmasına yönelik şikayet niteliğinde olduğunu bildirip, talimat üzerine istinabe olunan icra dairesince haciz konulduğunu, talimatta istenilen hususun değiştirilmesinin söz konusu olamayacağını ve istinabe olunan icra dairesinin bir işleminin ya da kararının şikayete konu olmadığını belirterek, görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. İİK’nun 96 ve bunu izleyen maddelerinde düzenlenen istihkak iddiasına ilişkin koşullar menkul mallar için uygulanmaktadır. Taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekmektedir. ../... -2- 2009/1818 2009/2255 İİK.nun 79. maddesi gereğince haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister....
Somut olayda şikayete konu taşınmazların, haciz tarihinde borçlu adına tapuya kayıtlı olup, daha sonra Tüketici Mahkemesince tapunun iptali ile taşınmazın üçüncü kişiler adına tesciline karar verildiği, ilamda açıkça haczin kaldırılması yönünde hüküm tesis edilmediği görülmüştür. Tescil kararı hacizden sonra verildiğinden, taşınmaz haciz şerhiyle birlikte üçüncü kişilere intikal edecektir. Bu aşamada, haczin kaldırılması, ancak, üçüncü kişilerin genel mahkemede açacağı dava sonucunda çözümlenir. Öte yandan, üçüncü kişilerin, adlarına kayıtlı taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekir (HGK’nun 24.09.1997 tarih 1997/15-461 E. 1997/729 K.; HGK’nun 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 E. 2001/516 K.; HGK’nun 31.03.2004 tarih ve 2004/12-198 E. 2004/183 K.)....
İcra Mahkemesi'nin 2014/753-835 Sayılı 11.12.2014 tarihli kararı ile süre yönünden reddine karar verildiği; alacaklının talebi ile taşınmaza 05.11.2013 tarihinde haciz konduğu ve bu ikinci haczin tapuya 18.11.2013 tarih ve 26606 yevmiye ile şerh verildiği; eldeki meskeniyet şikayetinin belirtilen 05.11.2013 tarihli ikinci haczin kaldırılmasına yönelik olduğu görülmektedir. Bu durumda, borçlunun ilk haczin kaldırılması istemi ile mahkemeye başvurduğu 27.10.2014 tarihinde, 05.11.2013 tarihinde konan şikayet konusu sonraki haczi de öğrendiği kabul edileceğinden, bu öğrenme tarihine göre, ikinci haczin kaldırılması için icra mahkemesine 28.05.2015 tarihinde yaptığı eldeki şikayet başvurusu, yasal 7 günlük sürenin geçmesinden sonradır....
Mahkemece; satış vaadi şerhinden sonra konulan haczin sonuç doğurmayacağı gerekçesi ile davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın 11/208 nolu hissesi üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK’nun 96 ve bunu izleyen maddelerinde düzenlenen istihkak iddiasına ilişkin koşullar menkul mallar için uygulanmaktadır. Taşınmaz üzerine konulan haczin kaldırılması istemi icra memurunun işlemine yönelik şikayet mahiyetinde olduğundan şikayet koşulları doğrultusunda çözümlenmesi gerekir (HGK’nun 24.09.1997 tarih 1997/15-461 E. 1997/729 K.; HGK’nun 13.06.2001 tarih ve 2001/12-461 E. 2001/516 K.; HGK’nun 31.03.2004 tarih ve 2004/12-198 E. 2004/183 K.). HMK'nun 33. maddesi gereğince, bir davada ileri sürülen olgulara dayalı olarak uyuşmazlığı nitelemek ve yasa maddelerini doğru olarak uygulamak hakimin görevidir. Yani hukuki tavsif hakime aittir....
İcra Mahkemesi'nce verilen kararlar, kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte, aynı takip dosyası nedeniyle, aynı taraflar arasında ve aynı konuda daha önce verilen icra mahkemesi kararı kesinleşmesi koşuluyla sonraki şikayet yönünden kesin hüküm teşkil eder. Somut olayda, şikayetçi borçlu ...'in aynı takip dosyasına ilişkin olarak 19.02.2010 tarihinde, emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması istemiyle İcra Mahkemesi'ne başvurduğu, ... İcra Mahkemesi'nin 19.03.2010 tarih ve 2010/5 Esas, 2010/6 Karar sayılı kararı ile haczin kaldırılması talebinin reddedildiği, bu ilamın taraflarının ve konusunun, temyiz konusu karar ile aynı olduğu anlaşılmıştır. ......