WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK'nun 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, borçlu adına kayıtlı taşınmaz üzerine konulmuş geçerli bir haczin varlığı gerekir. Öte yandan; İİK'nun 82. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Somut olayda; her ne kadar meskeniyet iddiası ileri sürülen şikayete konu taşınmazın, haciz ve şikayet tarihinde dava dışı borçlu Yavuz Yenice adına kayıtlı olduğu, şikayetçi adına kayıtlı olmadığı sabitse de, şikayetçi/3.kişi tarafından 10.09.2020 tarihinde icra dosyasına taşınmaz üzerine konulan haczin fekki talepli dilekçe sunulduğu, dolayısı ile şikayetçi tarafın, taşınmaz haczini en geç 10.09.2020 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerektiği, şikayetin ise 01.10.2020 tarihli olduğu gözetilerek şikayetin, işlemin öğrenildiği tarihten itibaren yasal yedi gün içinde yapılmadığı anlaşılmaktadır....

    İcra Hukuk Mahkemesi'nce yapılan yargılama neticesinde, mahcuz malın gayrikabili haciz olduğunu ancak malı haczedilen borçlunun şikayet yoluyla ileri sürebileceği, Cemal Bayrak ve Süleyman Bayrak dışındaki şikayetçinin icra takibinde taraf olmadığı, borçlu sıfatını taşımadığı için şikayet yoluyla haczedilmezlik iddiasında bulunamayacağı gerekçesiyle şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı yasal süresinde istinaf kanun yoluna başvurusunda, İİK'da kimlerin haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceğine ilişkin düzenleme mevcut olmadığını, mahkeme kararının yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İzmir 2....

    Başvuru bu hali ile, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 82. maddesinin birinci fıkrasının 4. bendine dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İİK'nun 82/1- 4. maddesinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1. maddesi uyarınca 7 günlük süreye tabidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Dairemizce yapılan değerlendirmede; davalı alacaklı tarafından davacı borçlu hakkında bonoya dayalı olarak yapılan örnek 10 takibin kesinleşmesi üzerine her ne kadar şikayete konu traktörün haczine ilişkin 103 Davetiyesi borçluya 22/05/2021 tarihinde tebliğ edilmişse de, Develi İcra Dairesinin 2021/84 Tal....

    İcra Hukuk Mahkemesi tarafından ise, davanın konusunun İİK 82. maddede belirtilen taşınmazın haline münasip ev olduğundan bahisle haczedilmezlik şikayetine ilişkin olup, İİK 128/a. maddesi kıymet takdirine ilişkin şikayetlere ilişkin olduğu, taşınmazın borçlunun haline münasip evi olduğundan bahisle açılan haczedilmezlik şikayeti ile ilgili davalarda asıl icra takibinin yapıldığı icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesi yetkili olduğundan talimat icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinin yetkili olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. İİK'nın 4. maddesi gereğince, takip hangi icra dairesinden başlamış ise bu takiple ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinde çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde, İİK'nın 79 ve 360. maddeleri yetki ile ilgili istisnaları düzenler....

      Bu durumda takibin şekline göre haczedilmezlik iddiasının ileri sürülemeyeceği anlaşıldığından mahkemece şikayetin bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile esastan inceleme yapılarak sonuca gidilmesi isabetsiz olsa da sonucu itibariyle şikayet reddedildiğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Başvuru bu hali ile İİK’nun 83/c maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti ile aynı kanununun 133. maddesine dayalı ihalenin feshi talebidir. Haczedilmezlik şikayeti yönünden; taşınmaz ipoteği, TMK'nun 684. maddesi gereği taşınmazın bütünleyici parçalarını, aynı Kanunun 686. maddesine göre ise eklentilerini de kapsar. Kural olarak eklentinin taşınmazdan ayrı olarak haczi mümkündür. Zira, eklentinin taşınmaz yok edilmeden, zarara uğratılmadan veya yapısı değiştirilmeden ondan ayrılması mümkündür. Ancak İİK'nun 83/c maddesi gereğince taşınmaz üzerinde ipotek bulunması halinde, teferruatın, taşınmazdan ayrı haczi mümkün değildir. Bu maddenin uygulanabilmesi için, mahcuzun ipotek akit tablosunda yazılı olması yetmez. TMK'nun 686. maddesinde tarif edilen şekilde eklenti niteliğini taşıması zorunludur. Teferruat niteliğinde olduğu anlaşılan mahcuzlar rehin kapsamında kaldığından ipotek akit tablosunda yazılı olmasalar dahi İİK'nun 83/c hükmü uyarınca haczedilemezler....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İstanbul 31. İcra Müdürlüğünün 2015/1394 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde, alacaklı davalı tarafından borçlu davacı aleyhine başlatılan ilamlı takip olduğu, davacıya ait İstanbul İli, Ataşehir İlçesi, İçerenköy Mahallesi, 921 ada 39 parsel 13 nolu bağımsız bölüme 19/06/2019 tarihinde haciz konulduğu, bu hacze ilişkin 103 davetiyesinin davacı borçluya 08/03/2020 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Şikayet süresi, kamu düzenine ilişkin olup, Mahkemece kendiliğinden gözetilecektir....

        İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayet edilen alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Şikayet edilen alacaklı istinaf dilekçesinde; borçluya 103 davetiyesi tebliğ edilmiş olup, haczedilmezlik iddiasının 3 günlük yasal süresi içinde yapılmadığını, şikayetin öncelikle süre yönünden reddine karar verilmesi gerektiğini, borçlunun keşif sırasında hacizden haberdar olduğundan haczedilmezlik iddiasının haczin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük yasal şikayet süresinde yapılmadığını, taşınmazın davacının mesken olarak kullandığı ev olmadığını, davacıya babasından miras olarak kaldığını, tapuda arsa niteliğinde olduğunu, taşınmazın davacının haline münasip evi olarak değerlendirilemeyecek nitelikte olduğunu beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir. C....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 103 davetiyesinin 23/01/2019 tarihinde bizzat kendisine tebliğ edildiğini, bu davetiye ve tebligata ilişkin herhangi bir usulsüzlük iddiasında bulunulmadığını, haczedilmezlik şikayetinin süresinde ileri sürülmediğini söyleyerek davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; "Mahkememiz dosyası, ilgili icra dosyası ve toplanan delillerin bir bütün olarak irdelenmesi neticesinde; şikayetin konusu İİK'nun 82/1- 12 maddesi uyarınca meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetidir. Haczedilmezlik şikayeti 2004 sayılı İİK 16'ncı maddesi gereğince yedi günlük yasal süreye tabidir. Borçluya 103. davetiyesi gönderilmesi yasa gereği olup, haczedilmezlik şikayetine ilişkin 7 günlük yasal süre borçluya 103 davetiyesinin tebliğinden itibaren işlemeye başlar....

          Kabule göre borçlu vekilinin İcra Mahkemesi’ne başvuru dilekçesindeki iddialar haczedilmezlik şikayeti niteliğindedir. İİK’nun 18/3. maddesi "Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder; duruşma yapılması uygun görüldüğü takdirde ilgilileri en yakın zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir" hükmünü içermektedir. Şikayet niteliğindeki haczedilmezlik başvurusunun icra dosyası kapsamı da gözönünde bulundurularak, İcra Mahkemesi’nce mevcut delil durumuna göre sonuçlandırılması gerekir....

            UYAP Entegrasyonu