Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; alacaklı tarafından davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun, yasal süresi içinde imzaya itiraz ederek icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz İİK.nun 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerektiğine işaret edilmiştir....

İTİRAZ VE ŞİKAYET Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda; takibe konu edilen çek üzerindeki imzanın kendisine ait olmadığını, imzaya itiraz ettiğini, savcılığa şikayette bulunulduğunu, takip talebine uygun ödeme emri düzenlenmediğini belirterek takibin iptali ile alacaklı aleyhine asıl alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı, yetkili hamil olduklarını, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, haksız itirazın reddi gerektiğini, ödeme emrinin takip talebine uygun düzenlendiğini belirterek itirazın reddine ve tazminata hükmedilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI A. Gerekçe ve Sonuç Mahkemece alınan 15.06.2020 tarihli bilirkişi raporuna göre takibe konu edilen çek üzerindeki ciranta imzasının muteriz borçluya ait olmadığı gerekçesiyle imzaya itirazın kabulü ile borçlu yönünden başlatılan takibin durdurulmasına, borçlunun tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

    Ayrıca imzaya itiraz süreden reddedildiği halde ceza mahkemesinde alınan raporun hükme esas alınamayacağının belirtilmesinin hatalı olması nedeniyle HMK.nun 355/1, 353- 1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, imzaya itirazın süre aşımı nedeniyle reddine, maaş kesintisinin iadesine ilişkin şikayetin reddine karar vermek gerekmiştir. HÜKÜM: gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere, 1- Mersin 4....

    GEREKÇE: Uyuşmazlık, İİK'nın 170/son maddesi gereğince, imzaya itiraz yargılaması neticesinde hükmedilen tazminatın tahsili talebi yönünden başlatılan takibin durdurulması şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda toplanmaktadır. Gerek İİK'nın 170/b maddesi yollaması ile uygulanması gereken İİK'nın 68/son maddesi ve gerekse yerleşik Yargıtay içtihatları göz önüne alındığında, imzaya itiraz yargılaması neticesinde İİK'nın 170/son maddesi gereğince alacaklı aleyhine hükmedilen tazminatın tahsilinin, alacaklı tarafından alacağın tahsili amacıyla genel mahkemelerde dava açılmış olması halinde dava sonuna kadar tehir olunacağı açıktır. İİK'nın 170/son ve 68/son maddelerine göre tahsilin tehiri için alacağın tahsili için genel mahkemelerde dava açılmış olması şarttır. Bu hususun, anılan maddelerin uygulanmasına ilişkin talepler ile ilgili şikayetlerde resen gözetilmesi gerekmektedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 21/01/2016 tarih, 2015/25000 Esas - 2016/1776 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Mahkemece ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin şikayet reddedildiğine göre murise yapılan ödeme tebliğ tarihine göre hakkındaki takip kesinleşmiştir. Murisin itiraz hakkının bulunmadığı hususlarda mirasçıların da itirazda bulunmaları mümkün değildir. Bu nedenle borca ve imzaya itiraz hakları yoktur....

      Alacaklı T3 tarafından borçlu T1 hakkında Silifke İcra Müdürlüğü'nün 2018/1391 esas sayılı dosyası üzerinden icra takip başlatıldığı, bu takipte yetkiye ve imzaya itiraz edildiği, Silifke İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2018/44 esas 2018/74 karar sayılı kararı ile yetki itirazının kabulüne, Silifke İcra Müdürlüğü'nün yetkisizliğine Erdemli İcra Müdürlüğü'nün yetkili olduğunun tespitine karar verildiği, akabinde davacının yetki itirazından feragati nedeni ile 25/04/2018 tarihli ek karar ile yetki itirazı yönünden feragat nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır. İmzaya itiraz davasının ise Silifke İcra Hukuk Mahkemesi'nin 28/06/2018 tarih 2018/66 esas 2018/109 karar sayılı karar ile "Silifke İcra Hukuk Mahkemesince Silifke 2....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değilse de; Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine başlandığı, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, sair şikayet ve itirazının yanında imzaya da itiraz ettiği, mahkemece imza itirazının kabulüne karar verildiği görülmektedir. İİK'nun 170/3. maddesi uyarınca; icra mahkemesi, aynı Kanun'un 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapacağı inceleme sonunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığı kanaatine varırsa, itirazın kabulüne karar verir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ; Mahkemece, ödeme emrinin tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiasının “şikayet” niteliğinde olup, İİK’nun 16/1. maddesi gereğince, şikayetin, öğrenme tarihinden itibaren yedi günlük sürede yapılmasının zorunlu olduğu, (HGK. 05.06.1991 tarih ve 1991/12- 258 E., 1991/344 K.) borçluya İİK. 54 maddesi uyarınca muhtıra ve ödeme emrinin 12/05/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 14/07/2019 tarihinde açıldığından usulsüz tebliğ şikayetinin süresinde olmadığı, imzaya ve borca itirazın davacı vekili tarafından 14/07/2019 tarihinde gerçekleştirildiği ve davacı tarafından ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayeti yerinde görülmediğinden, ödeme emri tebliğinden itibaren 5 günlük yasal süre içerisinde itiraz edilmediğinden borca ve imzaya itirazların süre aşımı nedeniyle reddine karar vermiştir....

        DİRENME KARARIİTİRAZ VE ŞİKAYET 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 167 ] 2004 S. İCRA VE İFLAS KANUNU [ Madde 168 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki “ “İtiraz ve “ “şikayet” ” kanun yolundan dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 4. İcra Hukuk Mahkemesince itiraz ve şikayet taleplerinin feragat nedeniyle reddine dair verilen 22.10.2008 gün ve 2007/847 Esas ve 2008/1214 Karar sayılı kararın temyizen incelenmesi itiraz eden/şikayetçi/borçlu vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 27.04.2009 gün ve 2009/1502-9186 Esas ve Karar sayılı ilamı ile onanmış; itiraz eden/şikayetçi/borçlu vekilinin karar düzeltme istemi üzerine, Yargıtay 12....

          İİK'nun 274/1. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen kiracı itirazını tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya şifahen icra dairesine bildirir. Bu suretle itiraz tahliye takibini durdurur" hükmüne yer verilmiştir. Anılan yasa maddesine göre itirazın, tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içerisinde icra dairesine bildirilmesi gerekir. Bu hüküm uyarınca borçlunun süresinde tahliye emrine itiraz etmesi halinde takibin icra müdürlüğünce durdurulması gerekir. Aksi yönde verilen karar, bir hakkın yerine getirilmemesi niteliğinde olup, İİK'nun 16/2. maddesi uyarınca süreye tâbi olmaksızın şikayet konusu yapılabilir. Somut olayda, borçlunun 26.06.2015 tarihli dilekçe ile icra müdürlüğüne yaptığı başvuruda; takip dayanağı 26.02.2015 tarihli kira sözleşmesi ve 30.05.2015 tarihli tahliye taahhütnamesi ile altındaki imzaya süresi içinde itiraz ettiği anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu