Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B.İstinaf Sebepleri Alacaklı, borçlunun 18.09.2019 tarihinde imzaya, yetkiye ve borca itiraz ettiğini, ipotekli takipten haberdar olduğu halde itiraz dilekçesinde mükerrerlik itirazında bulunmadığını, bir yıl sonra yapılan bu şikayetin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu ve mükerrer olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI C.1.Gerekçe ve Sonuç İlk Derece Mahkemesi ile aynı gerekçeye yer verilerek mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık olmadığı ve hükümde kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı gerekçesi ile alacaklının istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur. B....

    edilmesine, itirazı süresinde yaptıklarına, bonodaki imzanın tarafına ait olmaması nedeniyle imzaya, borca ve fer'ilerine itiraz ederek takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

    İstinaf Sebepleri Borca ve imzaya yönelik itirazları yanı sıra %20 kötü niyet tazminatına ilişkin talepler hakkında herhangi bir hüküm tesis edilmediği, nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. C....

      nun 169/a maddesinde tanımladığı şekilde resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belgeye dayanmadığını, davacı borçlu beyanlarını4n geçerli bir imzaya itiraz niteliğinde olmadığını, İİK.'nun 62/5 maddesi uyarınca takibe esas senet altındaki imzaya ve açıkça ve ayrıca itiraz etmeyen borçlunun senet altındaki imzayı kabul etmiş sayılacağını belirterek davanın reddine, davacı borçlunun takip miktarının %20'sinden aşağı olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece davacı borçlunun takip senedindeki imzaya açık olarak itiraz etmediği bu sebeple borçlunun borçlu olmadığını İİK 169/a maddesinde düzenelenen belgelerle ispat etmesi gerektiği, buna ilişkin herhangi bir belgenin dosyada bulunmadığı anlaşılmakla; davacı borçlunun borca itirazının reddine, karar verilmiştir....

      Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin iyi niyetli olduğunu, davacının sehven eklendiğini öğrenince borçlu kaydının silinmesini talep ettiklerini, bu nedenlerle müvekkili aleyhine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu beyanla Mahkeme kararının bu yönlerden kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davacının istinaf başvurusu yönünden yapılan inceleme sonucunda: Her ne kadar davacı dava dilekçesinde imzaya ve borca itiraz etmiş ise de; davacının takibe konu bonoda borçlu sıfatıyla yer almadığı, buna rağmen takip talebinde borçlu olarak gösterildiği, bu hususun davalı tarafından sehven davacıya takip yöneltildiği beyan edilerek kabul edildiği, bu nedenle imzaya ve borca itiraz yönünde inceleme yapılmadan davacı yönünden takibin iptaline karar verildiği dikkate alındığında, Mahkemece davacı lehine tazminata hükmedilmemesi isabetlidir....

      İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/606 Esas 2021/274 Karar sayılı kararının kaldırılması ve yeniden yargılama yapılarak talep doğrultusunda davanın kabulüne, müvekkil hakkında başlatılan Elazığ 2. İcra Müdürlüğü'nün 2017/4709 Esas icra takip dosyasına açıklanan nedenlerle icra takibine, ödeme emrine, borca, imzaya, borcun ferilerine, borca uygulanan faize, faiz oranına, vekalet ücretine itiraz ve şikayet edildiğini, Elazığ 2. İcra müdürlüğünün 2017/4709 esas icra takibinin müvekkili açısından durdurulması, ve takibin iptaline, alacaklı aleyhine yüzde 20 oranında kötüniyet tazminatı ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin alacaklı aleyhine hükmedilmesi, fazlaya ilişkin haklarının, ceza dava haklarının saklı kalmak kaydı ile karar verilmesi talep edilmiştir....

      HMK'nın 33. maddesi uyarınca hukuki tavsif hakime ait olup mahkemece davacının imzaya açık itirazı gözetilerek dava doğru şekilde imzaya ve itiraz olarak nitelendirilmiştir. Davalının, davacının sadece borca itiraz ettiği yolundaki istinaf sebep ve gerekçesi dava dilekçesi içeriğine göre yerinde değildir. Kambiyo senetlerine dayalı olarak başlatılan takiplerde imzaya itiraz, İİK'nın 170. maddesinde düzenlenmiş olup, bu maddenin üçüncü fıkrasında, icra mahkemesince imza incelemesinin aynı Kanunun 68/a maddesinin dördüncü fıkrasına göre yapılması gerekmektedir. İmza itirazında, imzanın borçluya ait olduğunu ispat külfeti, takibe başlayarak imzanın borçluya ait olduğunu iddia eden alacaklıya aittir. (HGK'nun 26.04.2006 tarih ve 2006/12- 259 E., 2006/231 K. sayılı kararı)....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/921 KARAR NO : 2021/172 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2019 NUMARASI : 2019/110 ESAS, 2019/1060 KARAR DAVA KONUSU : İMZAYA İTİRAZ, BORCA İTİRAZ KARAR : Cumhuriyet Bulvarı, No:169, Kordonboyu Apt., E Blok, K:1, D:1, Alsancak, Konak/ İZMİR DAVALI : T6 ( ) VEKİLİ : Av. T3 - Av. SELİN KOCABAŞ Adalet Mah., Manas Bulvarı, Folkart Towers, No:47, A Kule, K:37/3709, Bayraklı/ İZMİR DAVA : ŞİKAYET, İMZAYA VE BORCA İTİRAZ KARAR TARİHİ : 03/02/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 16/02/2021 İzmir 7....

      Mahkemenin kabulüne göre de, davacıların imzaya itirazının reddi halinde dava dilekçesinde yer alan sair itiraz ve şikayetler hakkında olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmadan, HMK'nın 297/2.maddesine aykırı hüküm tesisi de isabetsizdir....

      Mahkemece davacının borca ve ferilerine itirazları yönünden herhangi bir inceleme yapılmadığı göz önüne alındığında dairemizce yapılan incelemede takibe konu asıl alacak yönünden istenilen işlemiş faiz oranının yasal sınırlar içerisinde kaldığı, davacının İİK 169/a maddesi gereğince borçlu olmadığına ilişkin iddialarını yazılı delillerle ispatlayamadığı anlaşılmakla, davacının borca ve ferilerine itirazları yerinde görülmemiştir. Davalının istinaf istemine yönelik olarak mahkemece imzaya itiraz edilen ve bilirkişi incelemesi yapılan 155.000 TL'lik senede ilişkin asıl alacak ve ferileri yönünden takibin durdurulmasına, sair senetlere ilişkin borca ve ferilere itirazın reddine karar verilmesi gerekirken, takibin tümü yönünden imzaya itirazın kabulüne yönelik karar isabetsizdir....

      UYAP Entegrasyonu