"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında çeke dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinin kesinleşmesinden sonra, oluşan zamanaşımı nedeniyle borçlu tarafından İİK'nun 71 ve 33-a maddeleri uyarınca icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasının talep edildiği, mahkemece; takibin kesinleşmesinden sonra 02.12.2010 tarihinden, şikayet tarihine kadar herhangi bir icrai işlem yapılmadığı gerekçesiyle icranın geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır....
DAVA: Şikayetçi borçlu vekili dava dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine ilamlı icra takibi başlatıldığını, dayanak ilama karşı istinaf yoluna başvurduklarını, icranın geri bırakılması için Müdürlükten mehil talep ettiklerini, mehil süresi içinde icranın geri brakılmasına dair Bölge Adliye Mahkemesi kararını icra dosyasına sunduklarını, icranın geri bırakılması kararından sonra taraflarına, bakiye borç muhtırası gönderilmesinin hukuka aykırı olduğunu iddia ederek müdürlük işleminin kaldırılmasını ve takibin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP: Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; ilama dayalı alacak için süresinde borçlu kuruma başvuruda bulunduklarını, icra takibinin hukuka uygun olduğunu, borçlunun mehil süresi içinde icrayı geri bırakma kararını sunmadığını savunarak davanın reddine ve borçlu aleyhine dava konusu miktarın %20’si oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. III....
İLK DERECE MAHKEME KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince: "Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda İstanbul 14.İcra Müdürlüğü 2021/4582 Esas sayılı dosyasında icra takibi dayanağı senetlerin zamanaşımı süresinin 3 yıl olduğu, icra dosyasında 3 yıllık zamanaşımı süresi dolmadan önce alacaklı tarafından 11/01/2016 ve 09/04/2018 tarihlerinde icra takip işlemi yapıldığı, bu durumda takibin zamanaşımına uğramadığı anlaşıldığından icranın geri bırakılması talebinin reddine, öte yandan dava ret edildiğinden takibin durdurulmasına ilişkin mahkememizin tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiş ve icranın geri bırakılması talebinin REDDİNE" dair karar verildiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Şikayet eden borçlu vekili, müvekkili aleyhine başlatılan takibe karşı İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvurusunda; takip dayanağı Finansal Kiralama Sözleşmesinin ilam niteliğinde olmadığı ve kiralama bedellerinin ödendiğini belirterek icranın geri bırakılması ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı borçlunun, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işlem yapılmaması nedeniyle zamanaşımı oluştuğunu ileri sürerek icranın geri bırakılması istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir....
Somut olayda menfi tespit davasının reddine ilişkin kararın kesinleme tarihi olan 26.11.2011 tarihinden itibaren 3 yıl içerisinde, alacaklı vekilince borçlular hakkında 2012-2013-2014 yıllarında farklı tarihlerde haciz talepleri uyarınca işlem yapılmış olmakla, şikayet tarihi olan 23.01.2015 gününe kadar zamanaşımı dolmamıştır. O halde, mahkemece; borçluların İİK’nun 71 ve 33/a maddelerine göre icranın geri bırakılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile menfi tespit davasının karar tarihi esas alınarak sonuca gidilmesi ve icranın geri bırakılmasına karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 71. maddesi yollamasıyla İİK'nın 33/a maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılması istemi ile kefalet şartlarının oluşmadığı şikayetine ilişkindir. Davacılar, murisleri olan Nazif Kara'nın takibe konu kredi sözleşmesine kefilliği nedeniyle hakkında 2002 yılında takip başlatıldığını, takibin kesinleşmesinden sonra 23/09/2003 yılında yapılan haciz işleminden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresinde zamanaşımını kesecek işlem yapılmaması nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesini istemişler, mahkemece 5411 sayılı Kanunun 141. Maddesine göre alacağın 20 yıllık zamanaşımına tabi olduğu gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Takibin 2002 yılında TMSF'ye devrolunan Pamukbank T. A. Ş....
İlk derece mahkemesi gerekçeli kararında özetle; "...Somut olayda, borçlu T1 yönünden takibin kesinleştiği, dosyada takibin 20/09/2012- 21/09/2015 tarihleri arasında zamanaşımını kesen başkaca işlem yapılmadığı, bu durumda 3 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu alacağın zamanaşımına uğradığı anlaşılmakla; davacının davasının kabulü ile davacı hakkındaki icranın geri bırakılmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle, Davacı vekilinin davasının kabulüne, İstanbul 12. İcra Müdürlüğünün 2018/33520 sayılı dosyasından yapılan takibin takibin İİK 170/b maddesi göndermesi ile İİK 71/2 ve İİK 33/a maddesi gereğince davacı borçlu T1 yönünden icranın Zamanaşımı Nedeniyle Geri Bırakılmasına karar verilmiştir....
Kabule göre de; İİK'nun 169/a-5.maddesi gereğince borçlunun takipten önceki zamanaşımı itirazının kabul edilmesi halinde, mahkemece itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken icranın geri bırakılması yönünde hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır...) gerekçesiyle oybirliği ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. HUKUK GENEL KURULU KARARI Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır....
Mahkemece; Davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine; davacının borca itirazının süre yönünden reddine; davacının şikayetinin kabulü ile; Kayseri Genel İcra Müdürlüğünün 2021/35205 esas sayılı dosyasından takibin davacı borçlu yönünden İİK'nın 71/2 delaleti ile 33/1 maddesi gereği icranın geri bırakılmasına, hacizlerin kaldırılmasına ilişkin talebin icra müdürlüğünce değerlendirilmesine, yönelik karar verildiği görülmüştür....