İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkemece verilen hükme karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; velayetin değiştirilmesi ve iştirak nafakasının kaldırılması talepleri yönünden davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken gerekçeli kararda hükmedilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin tek geçim kaynağının davacı tarafından kendisine ödenen nafaka olduğunu, müşterek çocuklarının bakımını müvekkilinin üstlendiğini, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesinin hatalı olduğunu, ve müvekkilinin temel ihtiyaçlarının karşılanmasını imkansız hale getirdiğini, tüm bu nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu velayetin değiştirilmesi, iştirak nafakalarının ve yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir....
bulunduğu açmazlardan kurtulabilmek amacıyla hareket etmiş ise de belirtilen miktarları ödemeye mali gücü bulunmadığını,davalının evlilik süresince de çalıştığını ve emekli olduğunu,müvekkilinin tekrar evlendiğini,yeni eşinin evhanımı olduğunu,dava tarihi itibarıyla aylık 11.000 TL.ve üfe artışı bulunan iştirak nafakasının aylık 500 TL.ye indirilmesine,dava tarihi itibarı ile aylık 4.000 TL.olan ve üfe oranında artırılan yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesini"talep ve dava etmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, ortak çocuk için belirlenen aylık 2.000,00 TL iştirak nafakasının 300,00 TL azaltılarak aylık 1.700,00 TL'ye indirilmesine, fazlaya ilişkin talep ile kadının yoksulluk nafakasının kaldırılması taleplerinin reddine karar verilmiştir....
GEREKÇE: Dava; iştirak-yoksulluk nafakasının kaldırılması/indirilmesi istemine ilişkindir. 6100 Sayılı HMK'nun 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzeni yönünden sınırlı olmak üzere yapılan istinaf incelemesinde; Mahkemece; boşanma davasının sonuçlandığı tarih itibari ile davalının çalıştığı, üzerine kayıtlı gayrimenkul bulunduğu, davacının bunları bildiği, buna rağmen dava konusu nafaka miktarlarını ödemeyi kabul ettiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında boşanma tarihinden sonra geçen dönemde nafakaların kaldırılması yahut azaltılmasını gerektirecek önemli bir değişiklik yaşanmadığı gibi müşterek çocukların masraflarının arttığı, davacının 06/12/2018 tarihinden sonra nafaka yükümlülüğünden kurtulmak amacıyla 2019 yılının Ocak ayında işten ayrıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili ile davalının ... 2.Aile Mahkemesinin 2012/670 Esas ve 2013/368 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, mahkemece davalı lehine aylık 300 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk nafakasının müvekkilini ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu, müvekkilinin yeniden evlendiği, nafakanın takdir edildiği tarihte davalının çalışmadığını, ancak aradan geçen sürede davalının çalışmaya başladığını ileri sürerek, yoksulluk nafakasının hakkaniyet ölçüleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alınarak öncelikle kaldırılmasını...
Mahkemece, Yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması, kaldırılması mümkün olmadığı takdirde indirilmesi talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/3. maddesi gereğince; irat biçiminde ödenmesine karar verilen nafaka, yoksulluğunun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla kaldırılabilir. Anılan maddede yoksulluğun hukuksal kavramı tanımlanmamış ise de; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 07.10.1998 tarih ve 2-656-688 sayılı kararında; yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların yoksul kabul edileceği belirtilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Yoksulluk ve İştirak Nafakasının Azaltılması - Velayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı tarafından yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 04.12.2013 (Çar.)...
Somut olayda;Tarafların tespit edilen sosyal ve ekonomik durumları,tespit edilen gelirleri,önceki boşanma ilamının kesinleşme tarihi,yoksulluk nafakasına hükmedilen tarih ile dava tarihi arasında geçen süreye göre tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında nafakanın kaldırılması ya da indirilmesini gerektirir bir değişiklik bulunmaması dikkate alınarak davalı lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması-indirilmesi şartlarının oluşmadığı,her ne kadar davacı yan,davalının babasından gelir bağlanma hakkına kavuşmasına rağmen yoksulluk nafakasının kesilmemesi için kötüniyetli olarak bu maaşı almadığını iddia etmekte ise de aylık 400 TL.yoksulluk nafakasının kesilmemesi için belki de daha fazla miktar bir gelirden faydalanmama durumunun hayatın olağan akışına uymayacağı,mahkemece yeterli-denetime açık-hükme elverişli,dosya içeriği ile uyumlu şekilde belirtilen kararın verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön de bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmış,aşağıdaki şekilde hüküm tesis...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının artırılması(asıl dava), yoksulluk nafakasının kaldırılması-indirilmesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 24.12.2015 günü oybirliğiyle karar verildi....
Aile Mahkemesinin 2013/141 Esas 2014/490 Karar sayılı ilamı ile velayetleri anneye verilen müşterek çocuklar Yasinberat Koca ve Muhammet Celal Koca'nın velayetinin anneden alınarak davacı babaya verilmesi, yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılması talebi ile açılmış olup; taraflar arasında uyuşmazlık konuları yürürlükteki mevzuat açısından değerlendirildiğinde mahkememizce alınan uzman raporları, dinlenen tanıkların beyanları, uzman raporunda çocuklarla yapılan görüşme sonucunda çocukların alınan beyanları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları dikkate alındığında çocukların üstün yararının velayetin annede kalmasını gerektirdiği kanaatine varılmış, iştirak nafakasının kaldırılması şartlarının somut olayda oluşmadığı kanaatine varılmış, davacı tarafın yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin talebinin ise TMK 176/3....