Mahkemece; müşterek çocuklar ... ve ...’ın ergin oldukları ve eğitimlerinin devam etmediği gerekçesiyle iştirak nafakalarının kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.Dava; iştirak nafakalarının kaldırılması istemine ilişkin olup, davacı babanın çocuklarına karşı olan nafaka yükümlülüğü onların ergin olmasıyla sona erer (TMK. md.328/1).Somut olayda; müşterek çocuklar ... ve ...’ın dava tarihinde ergin oldukları, davalı annenin ...’ın ergin olmasından önce birikmiş olan iştirak nafakalarının icra marifeti ile tahsilini talep ettiği, dosya kapsamı ile sabit ve tartışmasızdır. Diğer taraftan, davada müşterek çocukların kısıtlandıkları ve bu nedenle davalının velayeti altında bırakıldıkları da ileri sürülmemiştir (TMK. md. 419/3)....
, yoksulluk nafakasının ise öncelikle kaldırılmasını bunun mümkün olmaması halinde 200,00- TL.ye indirilmesini talep ve dava etmiştir....
, yoksulluk nafakasının ise öncelikle kaldırılmasını bunun mümkün olmaması halinde 200,00- TL.ye indirilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Eş için hükmedilen yoksulluk nafakası ile velayete tabi ortak çocuk için hükmedilen iştirak nafakası boşanma durumunda söz konusu olur. Mahkemece davacı kadın için hükmedilen 100 TL. yoksulluk nafakası ile velayeti anneye verilen ortak çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının ve davacı anne ile yanında bulunan ortak çocuk için hükmedilen tedbir nafakalarının niteliği ve başlangıç tarihleri gerekçeli kararda doğru olarak gösterilmemiştir. Bu husus bozma nedenidir....
Piliçte paketleme bölümünde çalıştığı, aylık 599,22 TL geliri olduğu, kirada oturup 250 TL kira ödediği, evli olup eşinin ev hanımı olduğu anlaşılmaktadır.Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim nazara alındığında takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarları yüksek olup, TMK’nun 4. maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış hüküm bu haliyle bozmayı gerektirmiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
GEREKÇE :Dava,yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırımı talebinden ibarettir. HMK 355.md.gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı ve ayrıca kamu düzenine ilişkin hususlar re'sen dikkate alınarak başvurunun incelenmesi gerekir. Bu kapsamda; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 nci fıkrasına göre "...Velâyetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özelliklesağlık, eğitim ve ahlâk bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır. 327/1 nci maddesine göre"...Çocuğun bakımı,eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır.", Yine aynı yasanın 330/1 nci maddesine göre de"...Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir.". Velayet kendisinde olmayan taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma - Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı (kadın) tarafından kocanın davası, tazminat, ile tedbir ve yoksulluk nafakası taleplerinin reddi, çocuklar yararına hükmolunan tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı yönünden; davalı-karşı davacı (koca) tarafından ise kadının davası, kusur belirlemesi, tazminat taleplerinin reddi, tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 07.11.2014 günü duruşmalı temyiz eden davacı-karşı davalı ... vekili Av. ... ve karşı taraf duruşmalı temyiz eden davalı-karşı davacı ... vekili Av. ... geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Bu nedenle davacı tarafın, ödenmekte olan yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması talebinin reddi yönünden istinaf kanun yoluna başvurma talebinin kesin karara ilişkin olması dikkate alınarak, HMK.'nun 341/4 ve 352- (1)-b maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : TMK'nın 355. maddesi uyarınca, re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı hâller dışında istinaf incelemesi istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmıştır. Dava; Ankara 10. Aile Mahkemesi'nin 2019/34 XX 459/97 K sayılı ilamı ile hükmedilmiş iştirak ve yoksulluk nafakalarının ÜFE artışı akabinde miktarlarının tespiti talebini içermekte olup, davacı tarafça yapılan ıslah akabinde iştirak nafakası yönünden iştirak nafakasının arttırılması davasına dönüştürülmüştür. Davacı tarafça iştirak nafakası yönünden ıslah talebinde bulunulmakla birlikte, yoksulluk nafakası yönünden ıslah işlemi yapılmamış, yoksulluk nafakasına ilişkin dava dilekçesindeki tespit talebinden açıkça feragat edilmemiş ya da açıkça vazgeçilmemiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından; tazminat ve iştirak nafakalarının miktarları ve yoksulluk nafakası talebinin reddi yönünden, davalı tarafından ise; kusur belirlemesi, aleyhine hükmedilen tazminatlar ve iştirak nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 123.60'ar TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere...