Mahkemece; yoksulluk nafakasının takdiri ve artırılması kişilerin ekonomik güçleri oranında yapılması gerektiğinden, davalının 1167 TL aylık maaşının bulunduğu; ancak, nafaka ödemesi ve diğer kesintilerle davalının maaş almadığının anlaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, davacı tarafından temyiz edilmektedir. Dava, daha önce hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 1994/68 Esas ve 1994/133 Karar sayıl ilamı ile boşandıklarını, müşterek çocukları davacı ...’nin velayetinin anneye verildiği, davacı kadın için yoksulluk ve çocuk için iştirak nafakasına hükmedildiği, ......
Davacı vekili dilekçesi ile; müvekkili Örfi ile davalı ...’nin 12.10.2004 tarihinde verilen kararla boşandıklarını ve davalı ... için aylık 150 TL yoksulluk nafakasına, davalı ... için ise aylık 150 TL iştirak nafakasına hükmedildiğini; evli ve bir çocuk sahibi olan müvekkilinin emekli olduğunu, almakta olduğu maaşın, emekli olabilmek için çektiği kredinin taksitleri ile nafakaları ödemeye yetmediğini, davacı ...’nin ise babasından kalan arsayı kat karşılığı müteahhide vererek üç adet daire sahibi olduğunu, halen iki daireden kira geliri elde ettiğini, davalı ...’in ise ... olduğunu iddia ederek; iştirak ve yoksulluk nafakalarının kaldırılmasını talep etmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 22/02/2022 NUMARASI : 2021/7- 2022/153 DAVA KONUSU : Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması, İştirak Nafakasının indirilmesi KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 2018 yılında anlaşmalı boşanma davası ile boşandıkları, kadın lehine aylık 200 TL yoksulluk nafakasına, müşterek çocuklar için aylık ayrı ayrı 800'er TL olarak iştirak nafakasına hükmedildiğini, davacı için hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, müşterek çocuklar için iştirak nafakalarının ödeyebileceği bir seviyeye indirilmesini talep etmiştir....
TL'ye ve iştirak nafakalarının aylık 150,00'şer TL'ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Davada, boşanma davası ile hükmedilen iştirak ve yoksulluk nafakalarının yetersiz kaldığı ileri sürülerek; yoksulluk nafakasının 200 TL'den 500 TL'ye, iştirak nafakasının 100 TL'den 300 TL'ye artırılması talep edilmiştir. Mahkemece, nafakaların artırılmasını gerektirecek bir değişiklik ve haklı bir sebep bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazları yerinde değildir. Davacı tarafın iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden; TMK 176/4 maddesi hükmüne göre tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının 75'er TL den 100'er TL'ye artırılmasına, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin ise reddine karar verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. Dosya kapsamından; taraflar arasında görülen boşanma davasının 15.09.2009 tarihinde kesinleştiği, davacı kadına 100 TL, müşterek çocuklar 2005 doğumlu Gamze ile 1999 doğumlu Kübra'ya 50'şer TL iştirak nafakasına karar verildiği, daha sonra 24.05.2012 tarihinde açılan nafakanın artırılması davası sonucunda ise, iştirak nafakasının 50'şer TL'den 75'er TL'ye artırıldığı, yoksulluk nafakası artırılması talebinin ise reddine karar verildiği, bu davanın ise 09.01.2014 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Davada, yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması talep edilmiştir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması sonucunda; davacı kadının ev hanımı olduğu, babasının evinde kaldığı, davalının ise emekli olduğu, 1.050 TL aldığı, evli olduğu tespit edilmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı-davacı ek karara karşı istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına karar verildiğini, arttırma yada eksiltme söz konusu olmadığını, bir hakkın tamamen sona erdirilmesinde nafaka miktarına bakılarak kesin nitelikte karar verilemeyeceğini, karara karşı istinaf yolunun açık olması gerektiğini, birleşen davada da iştirak nafakasının arttırımına ilişkin bölüm ile ilgili kararın karşı taraf yönünden kesin, ancak müvekkili yönünden yasa yolunun açık olması gerektiğini belirterek, 17/03/2022 tarihli karara yönelik istinaf talebinin incelenmesini istemiştir. GEREKÇE: Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması/azaltılması ile iştirak nafakasının azaltılması, birleşen dava yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılması isteğine ilişkindir. Yoksulluk ve iştirak nafakaları aidiyetleri, nitelikleri itibariyle ayrı nafakalar olup, bu nedenle davacı eş ve çocuklar ihtiyari dava ortağıdır....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davada iştirak ve yoksulluk nafakalarının arttırılmasına karar verilmiştir. Mahkemece, yoksulluk nafakası için davanın reddine, çocuklar için ise; 70 TL. ve 85 TL. olan nafakaların 50TL. ve 120 TL. olarak arttırılmasına karar verilmiştir.Davacı hakkında reddolunan yoksulluk nafakası yönünden; Nafaka taleplerinde, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması yahut azaltılmasına karar verilebilir....
GEREKÇE : Dava, daha önce hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması talebine ilişkindir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden; tarafların boşanmalarına ilişkin Ankara 2. Aile Mahkemesi'nin E.2016/233- K.2017/158 sayılı kararı ile davacı yararına aylık 300,00 TL, velayeti anne bırakılan ortak çocuk 08.02.2009 doğum tarihli Mustafa Efe yararına aylık 300,00 TL iştirak nafakasına karar verildiği, nafakalara ilişkin hükmün 29.01.2018 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 15.03.2021 tarihinde açıldığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarında dava konusu yoksulluk ve iştirak nafakalarına karar verildiği tarih ile eldeki davanın açıldığı tarih itibariyle önemli bir değişiklik gerçekleşmediği, yalnızca davacı kadının boşanma hükmünün kesinleşmesiyle annesiyle birlikte ölüm aylığı almaya başladığı anlaşılmaktadır....