Değerlendirme Davacı kadın vekili dava dilekçesinde boşanma kararı ile davacı kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ve çocuklar için hükmedilen iştirak nafakalarının arttırılmasını istemiş ancak nafakalara yıllık artış yapılmasına ilişkin talebi olmamıştır. 6100 sayılı Kanun`un 26 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Mahkemece, davacı kadın tarafından yıllık artış yapılması talep edilmediği halde, talebi aşacak şekilde yoksulluk ve iştirak nafakalarına ileri ki yıllarda yıllık ÜFE oranında artış uygulamasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. V....
Mahkemece; yoksulluk ve iştirak nafakalarının artırılması talebinin reddine, nafakaların her yıl ...tarafından açıklanan .. oranında arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılması istemine ilişkindir. Somut olayda;... Aile Mahkemesinin 2010/908 Esas sayılı dosyasının 01/03/2011 tarihli ara kararı ile davacı kadın lehine 750 TL ve müşterek çocuk lehine 500 TL tedbir nafakasına ilişkin hüküm kurulduğu, tarafların .... Aile Mahkemesinin 2013/718 Esas ve 2014/163 Karar sayılı lmaı ile 25.02.2014 tarihinde boşandıkları, davacı lehine aylık 750 TL yoksulluk nafakasına ve velayeti davacıya verilen müşterek çocuk lehine aylık 500 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, kararın 01.07.2015 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır....
Yoksulluk nafakasının takdir edildiği 2010 yılından bu davanın açıldığı 2013 yılına kadar davacının ihtiyaçları arttığı gibi, ülkenin ekonomik koşullarının da değiştiği, paranın alım gücünün de en azından enflasyon oranında değer kaybına uğramış olduğu bilinen bir gerçektir. Hal böyle olunca; mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacının çalışmasının sürekli olmadığı ve ihtiyaçları nazara alınarak, yoksulluk nafakası TÜİK'in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır. Mahkemece bu yönün gözardı edilerek yoksulluk nafakasının reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bundan ayrı olarak; TMK.nun 182/2 maddesi gereğince; "Çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf kudretine göre onun infak ve terbiye masraflarına iştirak ile mükelleftir" hükmü getirilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA 9.AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 05/05/2014 NUMARASI : 2013/1608-2014/582 Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü; Davada, daha evvel davacı lehine hükmedilen yoksulluk ve müşterek çocuklar lehine hükmedilen iştirak nafakalarının artırılması talep edilmiş, mahkemece, yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine, iştirak nafakalarının artırılması talebinin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından, iştirak nafakalarının her yıl enflasyon oranında artışa tabi tutulmasına dair kısmına yönelik temyiz edilmiştir....
20,000 TL manevi tazminat ve çocuk için aylık 400 TL tedbir-iştirak nafakasına hükmedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, boşanma davası ile hüküm altına alınan yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz kaldığını ileri sürerek, davacı için hükmedilen 300 TL yoksulluk nafakasının 500 TL'ye, müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının 250 TL'den 500 TL'ye çıkartılmasını istemiştir. Davalı, talep edilen nafakanın fahiş olduğunu ve bu miktarı ödeyecek ekonomik gücü olmadığı belirterek davanın reddini talep etmiştir....
Bu nedenle davacı kadın ve müşterek çocuğa takdir edilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının TÜİK tarafından belirlenen yıllık ÜFE oranı üzerinden artışı gerekir. İlk Derece Mahkemesince yapılan iştirak ve yoksulluk nafakası artışlarının ÜFE artış oranının altında kaldığı, bu nedenle davacının istinaf talebinin kısmen kabulü ile ÜFE artış oranına göre tespit edilen 990,00 TL yoksulluk nafakası ve 600 TL iştirak nafakasının karar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, A-)Davacı vekilinin, istinaf talebinin HMK 353/1- b-2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜ ile; İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILARAK, YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, BUNA GÖRE; 1- Davanın KABULÜ ile; Konya 5....
Mahkemece bozma kararına uyulmak suretiyle, davacının evlenmiş olduğu hususu nazar-ı dikkate alınmadan ve dava konusunun nafaka arttırım talebi olmasına rağmen davacı ve müşterek çocuk lehine ilk defa nafakaya hükmedilir gibi "... lehine 150 TL, ... lehine 175 TL nafaka taktirine" şeklinde hüküm tesisi uygun bulunmamıştır. O halde mahkemece yapılacak iş; davacı lehine iş bu davanın açıldığı tarihten davacının evlendiği 27.01.2011 tarihine kadar olan dönemi kapsayacak şekilde yoksulluk nafakasının arttırılması cihetine gidilmeli; hükmü ise iştirak nafakası ile yoksulluk nafakasının arttırılması şeklinde kurmak olmalıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davada; aylık 150,00'şer TL olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının ayrı ayrı 750,00 TL'ye çıkartılması ve nafakaların her yılın sonunda yıllık ...... oranında kendiliğinden artmasına karar verilmesi istenilmiş, mahkemece davanın kısmen kabulü ile nafakaların ayrı ayrı 750,00 TL'ye çıkarılmasına, nafakaların her yıl ..... oranında artırılması talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırılması talebine ilişkindir. Türk Medeni Kanunu'nun 176/... maddesi hükmüne göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılmasına karar verilebilir. Bu hüküm gereğince mahkemece iradın arttırılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin artırımı gerektirmesi gerekmektedir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2015 NUMARASI : 2014/649-2015/159 Taraflar arasındaki iştirak ve yoksulluk nafakalarının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dilekçesinde, müvekkili olan davacı için hükmolunan aylık 180 TL yoksulluk nafakasının, aylık 500 TL'ye, müşterek çocuk için hükmolunan aylık 130 TL iştirak nafakasının ise, aylık 500 TL' ye çıkarılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile aylık 400 TL yoksulluk nafakasına ve aylık 350 TL iştirak nafakasına hükmedilmiş, verilen bu hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....