Gerekçeli kararın hüküm fıkrasında tedbir nafakalarının yoksulluk ve iştirak olarak nitelendirilmesi maddi hataya dayalı olup, sonuç doğurmaz. Mahkemece, Dairemizin 19.12.2016 gün, 2016/13574 esas.-2016/15771 karar sayılı bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda tarafların boşanmalarına karar verilmiş, ancak kadının talep ettiği iştirak ve yoksulluk nafakaları yönünden bir hüküm kurulmamıştır. Bu nedenle erkeğin kabul edilen boşanma davasında kadının talep ettiği yoksulluk nafakası ile velayeti anneye verilen ortak çocuklar için iştirak nafakaları yönünden olumlu-olumsuz bir hüküm kurulmaması da doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi-Yoksulluk Nafakasının Kaldırılması İştirak Nafakasının Azaltılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakalarının azaltılması kararı yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 12.04.2015 günü temyiz eden davalı ... geldi. Karşı taraf davacı ... gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....
Temyiz Sebepleri 1.Davacı-karşı davalı kadın vekili; iştirak nafakalarının az olduğunu ileri sürerek; iştirak nafakalarının miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. 2.Davalı-karşı davacı erkek vekili; iştirak nafakalarının fazla olduğunu ileri sürerek; iştirak nafakalarının miktarları yönünden kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık; iştirak nafakalarının miktarları noktasında toplanmaktadır. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Kanun’un 4 üncü maddesi, 182 nci maddesi, 327 nci maddesi, 328 inci maddesi, 330 uncu maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 26 ncı maddesinin birinci fıkrası, 369 uncu maddesinin birinci fıkrası, 370 inci maddesi, 371 nci maddesi. 3....
Davada; ödenmekte olan yoksulluk ve iştirak nafakalarının zaman içerisinde ihtiyaçları karşılamadığı ileri sürülerek yoksulluk nafakasının 60 TL'den aylık 150 TL'ye, iştirak nafakasının 30 TL'den 250 TL'ye yükseltilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece; "Davalının ekonomik durumu itibariyle nafaka artışını ödeyecek durumda olmadığı, işsiz olduğu herangi bir gelirinin bulunmadığı, omuzundaki rahatsızlıktan dolayı zorlayıcı işlerde çalışamadığı" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi yönünde verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; TMK'nun 327/1 maddesinde "çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır" hükmü TMK'nun 331 maddesinde de "durumun değişmesi halinde hakim, istem üzerine nafakanın miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır" hükmü getirilmiştir....
Bölge adliye mahkemesince tazminatlar, yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarına yönelik istinaf talebinin kabulü ile tazminatlar ve nafakaların indirilmesine karar verilerek, ilk derece mahkemesinin kararının bu yönden düzeltilmesine karar verilmiş ise de; bu konuda eda hükmü oluşturacak şekilde yeniden esas hakkında karar verilmemesi doğru görülmemiştir (HMK m.353-f. /b-2). Ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu yönden düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir (HMK m.370/2). SONUÇ: Yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 1. bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine l. bent olarak davalının maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarına yönelik istinaf talebinin kabulüne. Alanya 1....
Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı vekili 23.05.2011 tarihli dilekçesinde; daha önce hükmedilen aylık 1.500’er TL yoksulluk ve (2 çocuk için) iştirak nafakalarının davacı ve müşterek çocuklar için artırılarak ayrı ayrı 2.500’er TL’ye hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece; müşterek çocuk ... 18 yaşını doldurmuş olduğundan, davayı re’sen ya da vekil aracılığı ile takip etmesi gerektiği gibi 18 yaşını ikmal etmiş olduğundan, iştirak nafakası yardım nafakasına dönüşeceğinden......
yoksulluk nafakasının 200,00 TL’ye, iştirak nafakalarının 150,00 TL’ye indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
yararına 60.000,00 TL manevî tazminata, kadının maddî tazminata ilişkin talebi yönünden görevsizlik kararı verilmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. 2.Bölge Adliye Mahkemesinin 10.05.2022 tarihli ve 2020/1633 Esas, 2022/271 Karar sayılı ek kararı ile; 22.02.2022 tarihli gerekçeli kararda davalı davacı kadın ile ortak çocuk için hükmedilen tedbir nafakasına karar verilmesinin yerinde olduğu, ancak iştirak ve yoksulluk nafakalarının miktarının fazla olduğu belirtilmek suretiyle iştirak ve yoksulluk nafakasının miktarının indirilmesine karar verildiği, davalı davacı tarafın talep ettiği tedbir nafakaları hakkında tarafların diğer istinaf taleplerinin esastan reddine denilmek suretiyle karar verildiğinden 6100 sayılı Kanun'un 305/A maddesi koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile talebinin reddine karar verilmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuklar için ayrı ayrı aylık 100 TL olarak hükmedilen iştirak nafakasının ayrı ayrı 170 TL 'ye yükseltilmesine, davacı için aylık 100 TL olarak hükmedilen yoksulluk nafakasının ise, aylık 170 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. 1-Yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile yoksulluk nafakasına yönelik olan hükmün ONANMASINA, 2-İştirak nafakalarının artırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; TMK'nın 182/2 maddesinde;velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin,çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır....
Aile Mahkemesinin 2011/857 Esas sayılı dosyasında verilen karar ile aylık ayrı ayrı 175,00'er TL'ye çıkartıldığını, ancak aradan geçen zaman içinde öğrenci olan çocukların ihtiyaçlarının artmasıyla nafakaların yetersiz kaldığını ileri sürerek iştirak nafakalarının aylık ayrı ayrı 800,00'er TL'ye çıkartılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı; ikinci evliliğini yaptığını ve bu evliliğinden de bir çocuğunun olduğunu, ayrıca borçları olduğunu belirterek, davanın reddini istemiş, mahkeme aksi kanaatte ise çocukların toplamda 350,00 TL olan nafakasının toplamda aylık 400,00 TL'ye çıkartılmasını kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile; müşterek çocuklar....ehine aylık ayrı ayrı 175,00'er TL olarak bağlanmış bulunan iştirak nafakalarının dava tarihi olan 09/03/2016 tarihinden itibaren aylık ayrı ayrı 250,00'şer TL'ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının arttırılması istemine ilişkindir....