Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Karar sayılı ilam ile velayeti anneye verilerek aylık 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedilen küçük . harcanmak üzere tahsilde tekerrüre neden olmamak kaydı ile ve her yıl Ocak ayında yayınlanan . ortalaması oranında arttırılmak sureti ile dava tarihi olan 17/02/2015 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 250,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,...", karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-)Dava, iştirak nafakasının artırımı talebine ilişkindir. ./.. -2- TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur....

    -2- Mahkemece, davanın kabulüne, ....Aile Mahkemesi'nin 2013/211 Esas - 2013/234 Karar sayılı, 08/03/2013 tarihli kararı ile, müşterek çocuklar ... için tayin ve takdir olunan aylık 375,00'şer TL iştirak nafakasının, tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına göre dava tarihinden itibaren aylık 500,00'er TL'ye arttırılarak, müşterek çocuklar ... için ayrı ayrı aylık 500,00'er TL iştirak nafakasının tahsilde tekerrüre sebep olmamak kaydıyla davalıdan alınarak davacıya velayeten ödenmesine, karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalının, müşterek çocuk ... için hükmedilen iştirak nafakasının artırımına yönelik temyiz itirazı yönünden; Dava, iştirak nafakasının arttırımı talebine ilişkindir....

      in masrafları için yeterli olmadığını, davacının yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin açmış olduğu davayı kabul ettiklerini, müşterek çocuk için ödenmekte olan aylık 150 TL nafakanın dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 550 TL olarak devamına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davalı-karşı davacı yararına hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, karşı davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk yararına takdir edilen 150,00 TL iştirak nafakasının 80,00 TL artırılarak aylık 230,00 TL ye çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava yoksulluk nafakasının kaldırılmasına, karşı dava iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı-karşı davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....

        Tarafların Alaşehir 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.02.2002 tarih, 2001/219 E. 2002/29 K. sayılı ilamı ile boşandıkları, müşterek çocukların (1993,1996 ve 1998 doğumlu) velayetinin davacı anneye bırakıldığını, aynı mahkemenin 25.09.2003 tarih 2003/231 E.2003/304 K. sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının 100 TL'den 150 TL'ye, iştirak nafakasının ise 40'ar TL'den 60'ar TL'ye artırıldığı ve her yıl TEFE oranında artırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Artış şartına göre dava konusu 2009 yılında yoksulluk nafakasının 205 TL'ye iştirak nafakalarının ise 82'şer TL'ye ulaştığı tespit edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı kadın yönünden yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

          için hükmedilen iştirak nafakasının artırımına yönelik temyiz itirazı yönünden; Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK. nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkânları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları göz önünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....

            Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, müşterek çocuklar .... ve .... için aylık 150,00'şer TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 225,00'er TL'ye yükseltilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, nafakanın gelecek yıllarda ÜFE oranında artırılması karar verilmiş; hüküm, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Mahkemece; davalının işyerinden maaş bordrosu ile sendika başkanvekilliği görevinden aldığı huzur hakkı, tazminat, ek ücret ve benzeri tüm ücretlere ilişkin belgeler getirtilip, davalının gelirinin sağlıklı olarak ve bir bütün halinde tespitinden sonra, müşterek çocukların yaş ve eğitim durumları da gözetilerek sonucu dairesinde nafaka miktarının belirlenmesi gerekirken; yetersiz araştırma ile müşterek çocuklar için aylık 225,00'er TL iştirak nafakasına hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

              Belirtilen hususlar dikkate alındığında dava konusu iştirak nafakası olduğundan ÜFE artış oranı iştirak nafakasının belirlenmesinde esas alınamaz. O halde, mahkemece; yukarıda ifade edilen yasa hükümleri ve açıklamalar dikkate alınmak suretiyle, boşanma davasında nafakaya hükmedildiği tarihten, dava tarihine kadar geçen süre zarfında, çocuğun yaşının büyümesi, ihtiyaçlarının artması ve ekonomik göstergelerdeki değişim ile nafaka yükümlüsünün (davalı babanın) gelir durumu nazara alınarak; iştirak nafakasının, TMK. 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktarda artırılmasına karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde iştirak nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

                Dosyadaki delillere ve kurulan hükme göre yoksulluk nafakasının artırılmasına ilişkin olarak kurulan hükümde bir isabetsizlik yoktur. Yoksulluk nafakası yönünden hükmün ONANMASINA, İştirak nafakaları yönünden ise, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, iştirak nafakasının niteliği, müşterek çocukların yaşları ve ihtiyaçları, eğitim durumları ve eğitim giderleri, davalının belirlenen gelir durumu nazara alındığında, artırılan iştirak nafakalarının miktarları az olup, TMK'nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bulunmamış olup iştirak nafakaları yönünden hükmün bozulması gerekmiştir. Diğer yandan, yargılama giderleri ile ilgili olarak hüküm kurulmamış olmasıda doğru görülmemiştir....

                  Mahkemece; davalının asgari ücretle çalışmaya başlamasının yoksulluk halini ortadan kaldırmadığı gerekçesiyle yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi ile, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu ve ihtiyaçları gerekçesiyle iştirak nafakasına yönelik talebin kısmen kabulü ile, iştirak nafakasının aylık 1.000 TL'ye indirilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katkıda bulunması gerekir. Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin ana-baba tarafından müşterek karşılanması da ilke olarak kabul edilmiştir (TMK. 327 md.)....

                    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; davalı ile ...Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/90 Esas ve 2013/96 Karar sayılı ilamı ile boşandıklarını, mahkemece davalı lehine aylık 200 TL yoksulluk, müşterek çocuk 1998 doğumlu İsmail ve 2001 doğumlu Halil lehine 100'er TL iştirak nafakasına hükmedildiğini, yoksulluk ve iştirak nafakasının müvekkilini ekonomik açıdan sıkıntıya soktuğunu, amelelik yaparak geçimini sağladığını, nafakayı ödemekte zorlandığını ileri sürerek, yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılmasını talep ve dava etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu