Somut olayda; kaldırılması istenilen nafakaların 15.03.2013 tarihinde kesinleşen şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanma davası ile kararlaştırıldığı, iş bu davanın açıldığı 23.12.2014 tarihinde ise aradan geçen yaklaşık iki buçuk yıllık sürede davacının aylık ortalama gelirinde önemli bir değişiklik olmadığı, davalı Şaduman’ın aylık ortalama gelirinin ise hala asgari ücretin altında olduğu kanaatine varılarak, sonuç olarak yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin TMK 176’ncı maddesinde belirtilen yasal şartların oluşmadığı gerekçesiyle; yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine ilişkin hüküm kurulmasında ve müşterek çocuk Hülya’nın, dava tarihinden yaklaşık iki ay önce reşit olduğu gerekçesiyle; hüküm altına alınmış olan iştirak nafakasının kanun gereği kendiliğinden kalktığının tespitine yönelik hüküm kurulmasında da bir isabetsizlik görülmemiştir....
Maddesinde iştirak nafakası istemi velayet davasının sonucu olduğundan yönünden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş , boşanma kararı ile birlikte eldeki davanın davacısı aleyhine hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılması istemi kabul edildiğinden hükmün 12. Maddesine göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş ancak her 2 tarafın tavzih istemi üzerine davacı vekilinin tavzih istemi kabul edilmiş ve hüküm fıkrasının tavzihi ile 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, tavzih kararı davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacının iştirak nafakasının kaldırılması istemi, ayrı bir dava olup velayetin değiştirilmesi isteminin fer'isi niteliğinde değildir....
Maddesinde iştirak nafakası istemi velayet davasının sonucu olduğundan yönünden vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiş , boşanma kararı ile birlikte eldeki davanın davacısı aleyhine hükmedilen iştirak nafakasının kaldırılması istemi kabul edildiğinden hükmün 12. Maddesine göre 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş ancak her 2 tarafın tavzih istemi üzerine davacı vekilinin tavzih istemi kabul edilmiş ve hüküm fıkrasının tavzihi ile 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, tavzih kararı davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacının iştirak nafakasının kaldırılması istemi, ayrı bir dava olup velayetin değiştirilmesi isteminin fer'isi niteliğinde değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Asıl davanın yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi davası olduğu, karşı davanın yoksulluk nafakasının yükseltilmesi ve iştirak nafakasının yükseltilmesi davası olduğu, mahkemece asıl davanın reddine karar verildiği, karşı davada yoksulluk nafakası talebinin arttırımı yönündeki talebin reddine, iştirak nafakası arttırımı talebinin kısmen kabulüne karar verildiği, davacı-davalı erkek asıl davanın reddini, karşı davanın kısmen kabulünü istinaf ettiği, davacı-davalı erkek istinaf talebinin incelenmesinde istinaf kanun yoluna başvurma harcı olarak 148,60 TL, istinaf karar harcı olarak 54,40 TL yatırdığı, davacı-davalı erkeğin hem asıl davanın reddini hem karşı davanın kısmen kabulünü istinaf ettiği anlaşılmakla 54,40 TL daha istinaf karar harcı yatırması gerektiği halde yatırmadığı anlaşılmıştır....
Tüm dosya kapsamı ve istinaf başvurusu birlikte değerlendirildiğinde; tarafların boşanması sonucu davalı Nagehan lehine yoksulluk nafakasına, diğer davalı müşterek çocuk Ahmet için iştirak nafakasına hükmedildiği, nafakaların kaldırılmasına ilişkin eldeki davanın 07/12/2021 tarihinde açıldığı, dava açılmadan önce davalı Nagehan'ın 29/04/2021 tarihinde resmi evlilik yaptığı, evlilik tarihi itibariyle TMK'nun 176/3.maddesi uyarınca yoksulluk nafakasının kendiliğinden sona erdiği, yine müşterek çocuk Ahmet 02/02/2002 doğumlu olup, dava tarihi itibariyle reşit bulunduğu ve velayet kararıyla birlikte hükmedilen iştirak nafakasının da reşit olduğu tarih itibariyle kendiliğinden sona erdiği, eldeki davanın sadece kadının evlenmesine bağlı yoksulluk nafakasının, çocuğun reşit olmasına bağlı iştirak nafakasının kaldırılması talebine ilişkin olduğu, bu nafakaların kendiliğinden sona ermesinden sonra nafaka ödenmeye devam edildiği şeklindeki istinaf başvurusunun davanın konusu dikkate alındığında...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Artırılması ve Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm * asıl dava iştirak ve yoksulluk nafakasının artırılması birleşen dava yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi de gözetilerek inceleme görevi Yargıtay * 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay *3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 10.04.2008...
aralarındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması ve iştirak nafakasının indirilmesi Davasına dair Küçükçekmece 2.Aile Mahkemesinden verilen 06.01.2016 günlü ve 2015/81 E.-2016/12 K.sayılı hükmün bozulması hakkında Dairemizce verilen 20.06.2016 tarih ve 2016/6054 E.-2016/9599 K. sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırımı- yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde; ihtiyaçların arttığını belirterek yoksulluk nafakasının 700 TL'ye iştirak nafakasının 1000 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Birleşen davanın davacı vekili dava dilekçesinde; davalının çalıştığını, kendi taşınmazı ve bankada parası olduğunu belirterek 350 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece; iştirak nafakasının artırılmasına; yoksulluk nafakasının indirilmesine karar verilmiş; hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir....
(AİLE) MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen yoksulluk iştirak nafakasının kaldırılması-indirilmesi davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davada, eş için 700,00 TL olan yoksulluk nafakasının ve çocukları için 300,00 TL olan iştirak nafakasının kaldırılması istenilmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile yoksulluk nafakası 600,00 TL'ye; iştirak nafakaları ise 250,00'şer TL'ye indirilmiş, hüküm, süresinde davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Davalı/davacı kadın vekili, birleşen dava dilekçesinde özetle; Çardak Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/121 esas ve 2015/96 karar sayılı ilamı ile müşterek çocuklar yararına hükmedilen aylık 75,00'er TL iştirak nafakasının kaldırılmasına, aksi halde nafaka miktarının azaltılmasına hükmedilmesini talep ve dava etmiş, talebi değerlendiren Çardak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi, dosyanın Çardak Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2019/44 esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar vermiştir. İlk derece mahkemesince; erkeğin iştirak nafakasının artırılması davasının kısmen kabulü ile müşterek çocuklar yararına hükmedilen ayrı ayrı aylık 75,00'er TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 135,00'er TL'ye yükseltilmesine, nafakaların her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında artırılmasına, kadının iştirak nafakasının kaldırılması veya azaltılması davasının reddine hükmedilmiştir. Davalı/davacı kadın vekili; her iki davaya yönelik istinaf yoluna başvurmuştur....