Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İştirak nafakasına hükmedildiği tarihte müşterek çocuğun özel bir kolejde eğitim gördüğü, dava tarihinde davalı annenin tayini sebebiyle Konya Yunak ilçesinde yaşadığı sabit olmakla birlikte, dosya kapsamınındaki deliller, paranın alım gücündeki değişiklik, müşterek çocuğun ihtiyaç durumları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ilçede yaşayan çocuğun eğitim açığının kapanabilmesi için aldırılan özel ders ücreti, boşanma ilamında hükmedilen nafakanın 2018 yılı Eylül ayından itibaren başlamak üzere ÜFE oranında artışına karar verilmesi nedeni ile işbu davanın 2018 yılı Aralık ayında açıldığı da nazara alınarak; müşterek çocuk takdir olunan iştirak nafakasının azaltılması ve miktarı yerinde görülerek davalının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

İştirak nafakasına hükmedildiği tarihte müşterek çocuğun özel bir kolejde eğitim gördüğü, dava tarihinde davalı annenin tayini sebebiyle Konya Yunak ilçesinde yaşadığı sabit olmakla birlikte, dosya kapsamınındaki deliller, paranın alım gücündeki değişiklik, müşterek çocuğun ihtiyaç durumları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, ilçede yaşayan çocuğun eğitim açığının kapanabilmesi için aldırılan özel ders ücreti, boşanma ilamında hükmedilen nafakanın 2018 yılı Eylül ayından itibaren başlamak üzere ÜFE oranında artışına karar verilmesi nedeni ile işbu davanın 2018 yılı Aralık ayında açıldığı da nazara alınarak; müşterek çocuk takdir olunan iştirak nafakasının azaltılması ve miktarı yerinde görülerek davalının istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

Somut olayda; taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma kararından sonra müşterek çocuk lehine olan iştirak nafakasında herhangi bir artışa gidilmemiş olup, aradan geçen sürede mahkemenin de kabulünde olduğu gibi eğitimine devam eden müşterek çocuğun ihtiyaçlarının artış gösterdiği açıktır. Boşanma kararından sonra, davacı kendi eylemleri nedeniyle cezaevinde kalmış olup, hakkında açılan ceza davaları sonucunda aldığı mahkumiyet kararları temyiz aşamasındadır. Anlaşmalı boşanma ile hüküm altına alınan iştirak nafakasının indirilmesini talep eden davacı fevkalade hal ve şartların çıkmasına kendi kusuru ile sebebiyet vermiştir. Hiç kimse kendi kusurundan fayda sağlayamaz. Hal böyle olunca; mahkemece, iştirak nafakasının yazılı şekilde indirilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

    , sabit işi ve düzenli geliri bulunduğu, ortak çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderlerin anne ve baba tarafından birlikte karşılanacağı, nafaka takdir edilirken küçüğün giderlerinin makul sınırlar içinde tespit edilerek velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerektiği, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, nafakanın niteliği, nafakanın tayin edildiği tarihten itibaren aradan geçen süre, müşterek çocuğun yaşına uyumlu olarak artan ihtiyaç düzeyi, çocuğun giderleri, annenin gelir durumuna göre bu giderlere yapacağı katkı oranı ile davacı-karşı davalının gelir durumu, paranın alım gücü ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davalı-karşı davacının iştirak nafakasının arttırılması talebinin kabulüne, karşı dava yönünden iştirak nafakasının arttırılması ve kişisel ilişkinin azaltılması talepleri birbirinin ferisi niteliğinde talepler olmayıp ayrı ayrı harca (maktu/nispi ) tabi olduğu, kişisel ilişkinin azaltılması...

      Somut olayda; taraflar arasındaki anlaşmalı boşanma kararından sonra müşterek çocuk lehine olan iştirak nafakasında herhangi bir artışa gidilmemiş olup, aradan geçen sürede eğitim hayatına başlayan ve devam eden müşterek çocuğun ihtiyaçlarının artış gösterdiği açıktır. Bu durumda; tarafların gelir durumları, müşterek çocuğun yaşı, eğitim durumu ve genel ihtiyaçları doğrultusunda, anlaşmalı boşanma davasında protokol ile belirlenen iştirak nafakasının indirilmesi hakkaniyete uygun bulunmamış, bu itibarla, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının yazılı şekilde indirilmesine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir....

        Karataş için takdir edilen 150 TL iştirak nafakasının 150 TL arttırılarak aylık 300 TL'ye çıkartılmasına, dava tarihinden itibaren davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2)TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.'' TMK'nun 176/4. maddesine göre de; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir....

          AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 20/09/2021 NUMARASI : 2021/458 ESAS - 2021/1095 KARAR DAVA KONUSU : İştirak Nafakasının Azaltılması KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda; mahalli mahkemece verilen yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında, taraflarca istinaf talebinde bulunulmakla, evrak okunup, gereği görüşülüp düşünüldü....

          Davada; taraflar arasında görülen boşanma davası ile birlikte müşterek çocuk lehine hükmedilen aylık 200,00 TL iştirak nafakasının artırılarak, aylık 500 TL'ye çıkartılması talep edilmiştir. Mahkemece, müşterek çocuğun yıllık 1.070 TL okul masrafı olduğu, diğer masraflarına ilişkin belge sunulamadığı ve ilkokul 2.sınıf öğrencisi olan müşterek çocuk için aylık 200 TL iştirak nafakasının yeterli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir. İştirak nafakası; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşulları ile genel ihtiyaçlar ve ana-babanın mali durumuna göre takdir edilir. Ayrıca nafakanın takdirinde birlik devam ederken çocuğun alıştığı yaşama şekli ve gelirleri de dikkate alınır. Hâkim, nafaka takdirinde; tarafların ekonomik durumlarındaki değişikliği araştırıp, gelirleri arasındaki bir oranlama yaparak, önceki nafaka takdirinde taraflar arasında sağlanan dengeyi koruyacak bir karar vermelidir....

            hükmünde belirtildiği üzere, iştirak nafakasında artırım veya indirim istenebilmesi mümkündür.Ne var ki, nafaka miktarının arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu öngörmesi gerekmektedir.Bozma ilamında da gerekçeleri belirtildiği üzere; dosya içeriğinden Burdur Aile Mahkemesi'nin 11.1.2007 tarih,18-10 sayılı ilamında "… …Protokol uyarınca tarafların anlaşmalı olarak boşanmalarına,küçüklerin her biri için aylık 125,00'er YTL iştirak nafakasının davacıdan alınarak küçüklere velayeten davalıya verilmesine, takdir edilen iştirak nafakalarının her yılın Ocak ayının 1. gününden itibaren %30 oranında artırılmasına, eğer DIE tarafından Ocak ayında bir önceki yılın açıklanan yıllık enflasyon oranı %30'un üzerinde olur ise DIE tarafından açıklanan bu yıllık enflasyon oranında nafaka artırımı yapılmasına..." karar verildiği ve kararın 11.1.2007 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleştiği görülmektedir.Diğer taraftan halen anılan hükümde...

              Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, davacı için takdir edilen 100 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 150 TL artırılarak 250 TL, müşterek çocuk ...Yavuz için takdir edilen 150 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 100 TL artırılarak 250 TL olarak belirlenmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin iştirak nafakasına ilişkin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddine, yoksulluk nafakası yönünden ise; TMK'nun 175.maddesine göre; ''Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.'' TMK'nun 176/4. maddesine göre de; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....

                UYAP Entegrasyonu