TMK. 182/2.maddesine göre; "Velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlak bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır". Aynı Yasanın 328/1.maddesine göre de; "Ana ve babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de göz önünde bulundurulur" (TMK. 330/1). İştirak nafakasının; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana babanın mali durumları da gözetilmek suretiyle takdiri gerekir. Somut olayda, dosyadaki bilgi ve belgelerden müşterek çocuk 2013 doğumlu ....nin velayetinin davacıya bırakıldığı ,müşterek çocuk .... için en son 550....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile iştirak nafakasının aylık 750 TL'ye arttırılmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. TMK.'nın 182/2 maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile birlikte, tarafların müşterek çocuğu Ece için takdir edilen 50 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren aylık 500 TL'ye çıkarılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....
Bu haliyle davalı karşı davacı kadının asıl davada velayetin değiştirilmesine yönelik istinaf talebinin reddine, karşı davada iştirak nafakasının artırımı talebi yönünden istinaf talebinin reddine, asıl davada iştirak nafakasının kaldırılmasına yönelik istinaf talebinin kısmen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının 3.bendinin kaldırılmasına, davacı karşı davalı erkeğin iştirak nafakasının kaldırılması talebinin kısmen kabulü ile iştirak nafakasının 26.01.2021 tarihinden itibaren kaldırılmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Dava, iştirak nafakasının artırılması talebine ilişkindir. TMK.'nın 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün (babanın) gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 12/03/2015 NUMARASI : 2014/878-2015/218 Taraflar arasındaki iştirak nafakasının artırımı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesi ile; ortak çocuk için ödenen 250.00.- TL iştirak nafakasının yetersiz olduğunu ileri sürerek, 600.00.-TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, duruşmada ortak çocuk için en fazla 300.00.-TL iştirak nafakası ödeyebileceğini belirtmiştir. Mahkemece; davanın kısmen kabulüne,iştirak nafakasının 500.00.-TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Tüm bu maddeler doğrultusunda, mahkemece, iştirak nafakası artırım oranı belirlenirken; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları gözönünde bulundurulmalıdır. Somut olayda; davalı babanın infaz koruma memuru olduğu, 2.600 TL gelir elde ettiği, lojmanda oturduğu, bekar yaşadığı, davacı annenin ise, ev hanımı olduğu, geçimini yeni eşinin sağladığı, müşterek çocuğun 2006 doğumlu ve 4. sınıf öğrencisi oldukları, iştirak nafakasının daha önce artırılmadığı, eldeki davanın 25.02.2016 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır. Tarafların gerçekleşen sosyo-ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, müşterek çocukların yaşı ve ihtiyaç düzeyine göre; yerel mahkemece takdir edilen iştirak nafakası miktarı az bulunmuş, bu konu hakkaniyet ilkesine aykırı görülmüş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk Eylül için aylık 300 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 450 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, iştirak nafakasının artırılması istemine ilişkindir. TMK.nun 182/2.maddesinde; velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorunda olduğu hükme bağlanmıştır. Velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf, ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğun giderlerine katılmakla yükümlüdür. Diğer taraftan, iştirak nafakası belirlenirken ana ve babanın ekonomik durumları gözönünde tutulmakla birlikte velayet hakkı kendisine tevdi olunmuş tarafın bu görev nedeniyle emeğinin ve yüklendiği sorumlulukların karşılığı olağan harcamaların da dikkate alınması zorunludur....
Nafaka miktarı, çocuğun ihtiyaçları ile anne ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçleri dikkate alınarak belirlenir. Nafaka miktarının belirlenmesinde çocuğun gelirleri de gözönünde bulundurulur" (TMK. 330/1). İştirak nafakasının; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ile genel ihtiyaçlarına uygun olarak ana babanın mali durumları da gözetilmek suretiyle takdiri gerekir. Somut olayda, yapılan sosyal ekonomik durum araştırmasına göre, davacının fabrikada işçi olarak çalıştığı, aylık 950 TL maaş aldığı, babasına ait evde yaşadığı; davalının ise asgari ücretle çalıştığı, evli olduğu, babasına ait evde yaşadığı tespit edilmiştir....
Somut olayda; dosyadaki bilgi ve belgelerden, tarafların 15.04.2010 tarihli karar ile boşandıkları, 1998 doğumlu müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verildiği, iş bu davanın açıldığı 03.07.2013 tarihine kadar iştirak nafakasının artırılmadığı, müşterek çocuğun Lise 2. sınıfa gittiği, davacının ev hanımı olup çalışmadığı, davalı babanın ise Kara Kuvvetleri Komutanlığında Astsubay Kıdemli Başçavuş olarak çalıştığı, yaklaşık 3.000 TL maaş aldığı, lojmanda 218 TL karşılığı oturduğu, konut kredisi ile aldığı bir taşınmazı olduğu, kredi taksitlerinin ödenmeye devam ettiği tespit edilmiştir. Müşterek çocuk lehine takdir edilen iştirak nafakasının takdir edildiği tarihten itibaren geçen sürede, yaşça büyüyen çocuğun eğitim ve öğrenim koşullarının değişmesi nedeniyle ihtiyaçlarının arttığı açıktır....