aralarındaki iştirak nafakasının artırılması (asıl dava), iştirak nafakasının kaldırılması (Karşı Davasına) dair İstanbul 8. Aile Mahkemesinden verilen 28.11.2014 günlü ve 2014/570 E.- 2014/828 K. sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 18.01.2017 günlü ve 2015/712 E.- 2017/246 K. sayılı ilama karşı taraf vekillerince kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Düzeltilmesi istenilen Yargıtay ilamında benimsenen mahkeme kararındaki gerekçelere göre düzeltme dileğinde ileri sürülen sebepler HUMK' nun 440. maddesindeki yazılı hallerden hiç birisine uymadığından vaki düzeltme isteğinin REDDİNE, 270.00 TL para cezasının düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydettirilmesine, 06.07.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki asıl davada iştirak nafakasının kaldırılması - karşı davada iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-karşı davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 2.20.TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK'nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 22.06.2017 günü oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" Taraflar arasındaki asıl davada iştirak nafakasının artırılması- karşı davada iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-karşı davalı vekili ve davalı-karşı davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Hükmü temyiz eden davalı/karşı davacı vekili tarafından verilen temyiz dilekçesi temyiz defterine kaydedilmiş ise de davalı/karşı davacı tarafça temyiz harçlarının yatırıldığına dair bilgi ve belge bulunmadığından HUMK. nun 434/3. maddesine göre işlem yapıldıktan sonra sonucuna göre gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 18/01/2017 gününde oybirliğiyle karar...
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 30/06/2015 NUMARASI : 2013/140-2015/587 Taraflar arasındaki asıl iştirak nafakasının kaldırılması davası ile birleşen iştirak nafakasının artırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, asıl davanın açılmamış sayılmasına ve birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı-birleşen dava davalısı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 1,50 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 21.03.2016 günü oybirliğiyle karar verildi....
Davada; 2003 yılında hükmedilen aylık 50 TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının 1000 TL'ye, aylık 50 TL ödenenin iştirak nafakasının 100 TL'ye çıkartılması talep edilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile aylık 50 TL olan yoksulluk nafakasının 100 TL'ye aylık 50 TL olan iştirak nafakasının 100 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. TMK.nun 182/... maddesi gereğince; "Çocuk kendisine tevdi edilmemiş taraf kudretine göre onun infak ve terbiye masraflarına iştirak ile mükelleftir" hükmü getirilmiştir. İştirak nafakasının miktarı takdir edilirken tarafların mali ve sosyal durumları ile çocuğun giderlerinin dikkate alınması gerekir. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, iştirak nafakasının niteliğine, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücüne göre, mahkemece saptanan nafaka miktarı az olup, TMK.nun ....maddesinde vurgulanan "hakkaniyet" ilkesine uygun değildir....
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; tarafların müşterek çocukları Fatoş için hükmedilen iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 220,00 TL' ye çıkartılarak, her ay bu şekilde davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, verilen bu hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Ancak kısa kararda "davanın kısmen kabulü ve kısmen reddi ile; davacı Mehbare için bağlanan 150 TL yoksulluk nafakasının 75 TL artırılarak toplam 225 TL yoksulluk nafakasının, dava tarihinden itibaren davalı N.. Ç..'dan alınarak davacı M.. Y..'e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, müşterek çocuk Ramazan için bağlanan 150 TL iştirak nafakasının 75 TL artırılarak, toplam 225 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren davalı N.. Ç..'dan alınarak davacı M.. Y..'e verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir....
DAVA KONUSU : Nafaka (Nafakanın Artırımı) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı dava dilekçesinde özetle; davasının kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, iştirak nafakasının aylık 4.500,00 TL olarak davalıdan alınarak tarafına ödenmesini, yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin kabulü ile iştirak nafakası artırılması talebinin reddini, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....
Tarafların Alaşehir 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 28.02.2002 tarih, 2001/219 E. 2002/29 K. sayılı ilamı ile boşandıkları, müşterek çocukların (1993,1996 ve 1998 doğumlu) velayetinin davacı anneye bırakıldığını, aynı mahkemenin 25.09.2003 tarih 2003/231 E.2003/304 K. sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının 100 TL'den 150 TL'ye, iştirak nafakasının ise 40'ar TL'den 60'ar TL'ye artırıldığı ve her yıl TEFE oranında artırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Artış şartına göre dava konusu 2009 yılında yoksulluk nafakasının 205 TL'ye iştirak nafakalarının ise 82'şer TL'ye ulaştığı tespit edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı kadın yönünden yoksulluk nafakasının artırılması talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
na göre nafaka ve nafakanın artırılması davaları kanundan doğan bir alacağın tespiti ve tahsili niteliğinde olup, nafakaya dair taleplerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekirken, mahkemece; kararın kesinleşmesinden itibaren nafakaya hükmedilmesi doğru değilse de, belirtilen bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/VII. maddesi gereğince hükmün 1. bendinde yer alan; "...aylık 200,00 TL iştirak nafakasının kararın kesinleşmesinden itibaren 150,00 TL arttırılarak..." ve 2. bendinde yer alan; "25.09.2014 tarihli celse tedbiren takdir edilen aylık 350,00 TL nafakanın kararın kesinleşmesine kadar devamına", ifadelerinin çıkarılarak, yerine; 1. bendine "...aylık 200 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 150 TL artırılarak ...", ve 2. bendine "25.09.2014 tarihli celse ile, 200TL iştirak nafakasının tedbiren 350 TL olarak ödenmesine karar verilmiş olmakla, mükerrer tahsilatın önlenmesine...
Aile Mahkemesinin 2004/391 esas sayılı dosyası ile davacı ve müşterek çocuk için verilen (26.04.2004 tarihinde) 150.00'şer TL tedbir nafakasının artışına, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra bu nafakanın davacı için yoksulluk, çocuk için iştirak nafakası olarak devamına karar verilmesini istemiştir. 6. Aile Mahkemesinin 2008/816-2009/398 karar sayılı boşanma davasında tarafların Mk. 166/4. maddesi gereğince boşanmalarına 07.04.2009 tarihinde karar verilmiş, davacı kadının temyizi üzerine Yargıtay'a gönderilmiş, henüz kesinleşmemiştir. Boşanma davasında yoksulluk nafakası talebi ve bu konuda verilmiş bir hüküm yok ise de, davacı, önceden verilmiş olan tedbir nafakasının artırılmasını istemiştir. Boşanma davasının derdest olması, tedbir nafakasının artırılması talebine engel değildir....