Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davada, boşanma kararı ile davalı kadın lehine bağlanan 200 TL yoksulluk nafakası ve müşterek çocuk için bağlanan iştirak nafakasının davacının işten çıkarılması nedeniyle indirilmesine karar verilmesi istenilmiş, son celsede nafakanın kaldırılması istenilmiştir. Davalı hem kendi, hem de müşterek çocuk için tayin edilen nafakanın, davacının tazminat ödeyeceği bu nedenle ödeme gücü kalmayacağı için kaldırılmasını kabul ettiğini bildirmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davalı için tayin edilen aylık 200 TL yoksulluk nafakası ile müşterek çocuk Tuğrul için tayin edilen aylık 100 TL iştirak nafakasının tarafların sulhleri doğrultusunda kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 17.11.2009 tarihli celsede davacı, davalı ile anlaştığını ileri sürerek çocuğu ve davalının nafakasının kaldırılmasını istemiştir....

    E…….. tarafından işlemiş tedbir nafakası ile faizinin ve takip sonrasında müşterek çocuklar için 16.4.2008 tarihinden itibaren 450 TL (toplam) ve kendisi için yine aynı tarihten itibaren 200 TL tedbir nafakasının tahsilinin talep edildiği görülmektedir. Borçlunun mahkemeye başvurusu, tedbir nafakasının ilamlı takibe konu edilemeyeceği, tedbir nafakasının ilamsız takibe konu edilmesi gerekmekte olup, hüküm kesinleştikten sonra ise kesinleşen ilamla birlikte yoksulluk ve iştirak nafakası adı altında istenmesi gerektiğini, çocuklardan M……. ve K……..'in takipten önce reşit olduklarını, çocuklar için ne zamana kadar tedbir ve iştirak nafakasının devam edeceğinin açıklanmadığını, istenen faizin başlangıcı ve talep edilen nafakaların hangi aylara ilişkin olduğunun belirtilmediği gerekçeleriyle takibin iptali istemi ilişkindir....

      Dairemizin 18.09.2018 tarih, 2016/22667 Esas, 2018/9386 Karar sayılı ilamı ile kadın yararına hükmedilen yoksulluk nafakası ile ortak çocuklar yararına hükmedilen iştirak nafakasının az olduğu gerekçesiyle hüküm bozulmuş, tedbir nafakalarının miktarı yönünden ise onanmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki yoksulluk nafakasının kaldırılması, iştirak nafakasının azaltılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı dava dilekçesinde; müvekkili olan davacının müşterek çocuklar için aylık 500'er TL olmak üzere toplam 1.000,00-TL iştirak nafakası, davalı için ise aylık 500 TL yoksulluk nafakası ödediğini, yoksulluk nafakasına hükmolunduğu tarihte herhangi bir işte çalışmayan davalının dava sonrasında sigortalı olarak diyaliz merkezinde çalışmaya başladığını, kendisinin ise ekonomik durumunun bozulduğunu ileri sürerek nafakaların azaltılmasına ve olmadığı takdirde kaldırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

          Aile Mahkemesinin 2008/1234 E. 2011/913 K. sayılı ilamında davacının Aslıhan Sevim davalının ..., dava konusunun boşanma olduğu mahkemece tarafların boşanmasına velayet ve şahsi münasebet tesisine, davacı lehine de maddi ve manevi tazminatı, yoksulluk ve iştirak nafakasına hükmedilmiş olup takip dosyasından takip talebinde boşanma kararının eklentileri olan yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi alacakları yargılama ve vekalet giderlerinin takibe konulduğu anlaşılmıştır. Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, fer'i alacakların boşanma kesinleşmeden icraya konulamayacağı, ayrıca boşanma kesinleşmeden yoksulluk ve iştirak nafakasının istenemeyeceği nedenleriyle iptallerinin istendiği görülmektedir. HMK.nun 367/2. maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca, boşanma kararının eklentisi olan tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik hükümleri de aynı kurala tabidirler....

            HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle ; 1- Davalının yoksulluk ve iştirak nafakası dışındaki istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1- b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2- Davalının yoksulluk ve iştirak nafakasına ilişkin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/(1)-b-2 maddesi gereğince KABULÜ ile; infazda karışıklığa sebebiyet vermemek amacıyla, Nizip Aile Mahkemesinin 04/02/2021 tarih, 2020/582 esas ve 2021/71 karar sayılı kararının 5 ve 6 nolu bentlerinin KALDIRILMASINA, 3- 6100 sayılı HMK'nın 353. maddesinin 1.fıkrası (b) bendinin 2. maddesi uyarınca düzelterek yeniden esas hakkında karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla; a)-Davacı kadın yararına dava (25/04/2016) tarihinden itibaren ilk derece mahkemesi tarafından hükmedilen nafaka ile tahsilde tekerrür oluşturmamak aylık 150,00 TL tedbir nafakasının davalıdan alınarak, davacıya VERİLMESİNE, nafakanın, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren aylık 300,00 TL yoksulluk nafakası olarak DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,...

            nun ilköğretim 7.sınıfta eğitim gördüğünü,kendisinin kredi vb.borçları olduğunu,davalının ise emekli olup İstanbul'da ev aldığını,maddi durumunun iyi olduğunu belirterek, kendisi için hükmedilen aylık 120 TL'lik yoksulluk nafakasının aylık 250 TL'ye,müşterek çocuk ...için hükmedilen aylık 110 TL'lik iştirak nafakasının ise aylık 350 TL'ye yükseltilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde;emekli olup aylık 1000 TL emekli maaşı olduğunu,başka geliri bulunmadığını,ev kredisi borcu olduğunu,davacının babasından maaş aldığını,çocukların ihtiyaçları ile ilgilendiğini savunarak,davanın reddini istemiştir. Mahkemece;davanın kısmen kabulü ile,müşterek çocuk... için hükmedilen aylık 110 TL'lik iştirak nafakasının 140 TL artışla aylık 250 TL'ye yükseltilmesine;davacı lehine hükmedilen aylık 120 TL'lik yoksulluk nafakasının 130 TL artışla aylık 250 TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş,hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir....

              gerekçesi ile; "1- Davacı karşı davalının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, 2- Davacı karşı davalının iştirak ve yoksulluk nafakalarının uyarlanması talebinin KISMEN KABULÜ ile; -Kemer 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/358 Esas - 2014/427 Karar sayılı kararı ile davalı karşı davacı için verilen aylık 700,00 dolar olan yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık 2.097,85 TL'ye uyarlanarak mahkememiz dava tarihinden itibaren başlamak üzere aylık 2.097,85 TL yoksulluk nafakasının davacı karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacıya VERİLMESİNE, - Kemer 2....

              Temyize konu öncelikli uyuşmazlık; davacının, dava tarihi itibariyle ödediği yoksulluk nafakasının miktarının kaç TL olduğu hususunda toplanmaktadır. Dosya kapsamından, 13.02.2007 tarihli anlaşmalı boşanma ilamında, davalı için aylık 250,00 TL yoksulluk nafakasına, velayetleri davalıya verilen çocukların her biri için aylık 50,00 şer den toplam 150,00 TL iştirak nafakasına hükmedildiği ve tüm nafakaların her yılın Ocak ayında memur maaşı katsayısı oranında artırılmasının kararlaştırıldığı, eldeki davanın 19.08.2013 tarihinde açıldığı ve yoksulluk nafakasının son ulaştığı rakamın kaldırılmasının talep edildiği, yoksulluk ve iştirak nafakası toplamının, davacının maaşından birlikte kesilmesi nedeniyle yoksulluk nafakasının dava tarihi itibariyle kaç TL olduğunun belli olmadığı anlaşılmıştır....

                Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; kusur belirlemesi, kendi tazminat taleplerinin reddi, kadın lehine takdir edilen yoksulluk nafakası ve velayet yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise; kusur belirlemesi ve tazminatların reddi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca evlilik birliğinin sarsılması nedenine dayalı açtıkları boşanma davalarında, ilk derece mahkemesince boşanmaya ve fer’ilere ilişkin hüküm kurulmuş, ilk derece mahkemesinin bu kararı, kadın tarafından kusur belirlemesi, yoksulluk nafakasının reddi, maddi ve manevi tazminatların reddi, erkek lehine hükmedilen maddi ve manevi tazminatlar, erkek tarafından ise kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminatların miktarı, reddedilen tedbir ve yoksulluk talepleri, iştirak nafakası, velayet yönlerinden...

                  UYAP Entegrasyonu