WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARŞI OY YAZISI İştirak nafakası aile mahkemesince re'sen hükmedilen nafakadır. Taraflarca açıklanan miktar sadece bir temenni niteliğindedir. Açıklama zorunluluğu da bulunmamaktadır. Çocuk Hakları Sözleşmesine göre çocuk ana ve babasına karşı da korunur. Çocuk yetersiz iştirak nafakası isteyen ana ya da babasına karşı da korunur. Örneğin anlaşmalı boşanma davasında iştirak nafakası istemediğini açıklayan eşe kesin hükme rağmen ertesi gün açtığı davada pekala iştirak nafakası verilmektedir. İstek aşılamaz denilmemektedir. İştirak nafakası talebe bağlı olsa idi her boşanma davasında yoksulluk nafakası uygulamasında olduğu gibi miktarın açıklanması aranır idi. Oysa böyle bir uygulama Yargıtay tarihinde yapılmış değildir....

    Bu durumda davalı-karşı davacı kadının nafakalara yönelik istinaf isteminin reddine karar verilmiştir.” şeklinde iştirak nafakasına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiğinin belirtilmesine karşın, kararın hüküm fıkrasında “Davalı-karşı davacının ortak çocuklar için hükmedilen iştirak nafakasına yönelik istinaf isteminin kabulü ile; Diyarbakır 1. Aile Mahkemesinin 27/07/2015 tarih, 2015/573 esas sayılı hükmünün 6 nolu maddesinin kaldırılmasına, boşanma hükmünün kesinleştiği tarihten itibaren ortak çocuklardan ...için aylık 500,00 TL,...için aylık 300,00 TL iştirak nafakasının davacı-karşı davalıdan alınarak davalı-karşı davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” yazılmak suretiyle iştirak nafakası yönünden gerekçe ile hüküm sonucu arasında çelişki yaratılmıştır. İştirak nafakası yönünden hüküm ile gerekçe arasında yaratılan bu çelişki bozma sebebi olup hükmün bu yönden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....

      Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda "bozmaya konu yapılmayan boşanma ve iştirak nafakası yönünden karar verilmesine yer olmadığına” şeklinde karar verilerek iştirak nafakası yönünden hüküm kurulmamıştır. Dairemizin 2016/23910 esas, 2018/10942 karar sayılı bozma ilamı ile açıkça iştirak nafakasına yönelik temyiz itirazlarının henüz incelenmediği belirtilmiş olup iştirak nafakasına ilişkin kesinleşen bir karar bulunmamaktadır. O halde, tarafların iştirak nafakası talepleri hakkında yeniden hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerketirmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen iştirak nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde, 180 TL olan iştirak nafakasının yetersiz olduğunu, çocuğun özel anadolu lisesine gittiğini belirterek, iştirak nafakasının 500 TL'ye yükseltilmesini talep etmiştir. Davalı, cevap vermediği gibi duruşmaya da katılmamıştır. Mahkemece; iştirak nafakasının aylık 120 TL artırılarak 400 TL'ye çıkarılmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....

          Davalı erkek eş 200 TL. iştirak nafakası ödeyecek ekonomik güce sahiptir....

            Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...'nın çalışmaya başladığını, davalı ...'nın ise ... yaşını doldurduğunu belirterek, 50 TL yoksulluk nafakası ile 160 TL iştirak nafakasının kaldırılmasını, mümkün değil ise indirilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap – karşı dava dilekçesinde; davanın reddine; küçük ..... için 130 TL olan iştirak nafakasının 200 TL'ye yükseltilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              DAVA DEĞERİNİN ARTTIRILMASI: Davacı vekili sunmuş olduğu 30.05.2023 tarihli dilekçesiyle; 7.300,00 TL değer kaybı bedelinin davalı sigorta şirketinden hasarı ret tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline ve 269,85 TL ekspertiz ücretinin davalı sigorta şirketinden yargılama gideri olarak tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı sigorta vekili sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle; davacı tarafça müvekkili şirkete usulüne uygun olarak başvuruda bulunulmadığını, bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiğini, ayrıca davacı tarafça belirsiz alacak davası açmasında hukuki yarar bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla hasar bedeli yönünden iskonto uygulanarak hesaplama yapılmasının gerektiğini, davaya konu aracın pert kaydı olması sebebiyle başvurunun teminat dışında olduğundan bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                DAVA DEĞERİNİN ARTTIRILMASI: Davacı vekili sunmuş olduğu 13.03.2021 tarihli dilekçe ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 4.166,83 TL'nin işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Davalı vekili mahkememize sunmuş olduğu cevap dilekçesiyle ; Dava konusu taleplerin belirsiz alacak olarak ileri sürülmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafın bakiye maddi hasar tazminatı alacağı için müvekkili şirkete başvuru şartını yerine getirmediği, dava dilekçesinde bahsi geçen ... plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde 08.10.2019-08.10.2020 tarihleri arasında sigortalı olduğu, ayrıca müvekkili şirketin daha önce yapmış olduğu ödeme dolayısıyla bakiye tazminat borcunun kalmadığından bahisle açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

                  İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı 20/02/2020 havale tarihli istinaf dilekçesi ile özetle, tarafların anlaşmalı boşandığını, davacının anlaşmalı boşanma protokolünde iştirak nafakası talep etmediğini ancak boşanmadan sonra çalışmadığı ve herhangi bir geliri olmadığından, üç çocuğa bakmakta zorlandığını iştirak nafakasının kamu düzenine ilişkin olduğunu, bu sebeple hakimin, velayet hakkı sahibi talepte bulunmamış olsa dahi iştirak nafakasına hükmedebileceğini, boşanma davalarından sonra da bağımsız bir dava ile iştirak nafakası talebinde bulunmanın mümkün olduğunu, iştirak nafakasının boşanma davasında talep edilmemesinin o hakkı ortadan kaldırmayacağını, açıklanan sebeplerle; yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. HUKUKİ SEBEP, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava; anlaşmalı boşanma sonrasında açılan iştirak nafakası istemine ilişkindir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasındaki iştirak nafakasının kaldırılması davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili, dava dilekçesinde; davalı ile .....Aile Mahkemesinin ...sayılı kararı ile boşandıklarını, müşterek çocuklar ........ın velayetlerinin anneye verildiğini, müşterek çocuklar için ayrı ayrı aylık 750'şer TL iştirak nafakası belirlendiğini, çalışmış olduğu.....'nin iflasına karar verildiğini, belirlenen iştirak nafakasını ödeme gücü kalmadığını belirterek; iştirak nafakasının kaldırılmasına veya indirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu