Mahkemece iştirak nafakalarının bitiş tarihi çocukların doğum tarihlerine göre 2029 ve 2030 olarak gösterilmiştir. Oysa ileride nafaka miktarlarının yeniden belirlenmesi, kaldırılması ya da indirilmesi şartları oluştuğunda dava açılması mümkün olup iştirak nafakasının bitiş tarihinin bu şekilde ileriye dönük gösterilmesi açılabilecek bu tür davalarda ön sorun teşkil edecek ve itirazlara sebebiyet verebilecektir. Belirtilen nedenle davalı yanın bu husustaki istinaf sebebi yerindedir. Dairemizce iştirak nafakalarının yeniden belirlenmesine yönelik karar verilir iken bu husus dikkate alınmıştır. Yukarıda açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Aile Mahkemesinin 2007/1210 E. sayılı dosyası ile nafakaların artırılmasının talep edildiği, yapılan yargılama sonucunda; yoksulluk nafakasının 150 TL ye, iştirak nafakalarının ise 120’şer TL ye artırılmasına dair verilen kararın temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 9.2.2009 gün ve 2009/493 E. 1571 K. sayılı ilamı ile yoksulluk nafakasının 200 TL olarak belirlendiği ve hükmün bu şekliyle düzeltilerek onandığı anlaşılmaktadır....
DAVA KONUSU : İştirak ve Yoksulluk Nafakalarının Kaldırılması veya KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların Amasya 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/102 Esas - 2016/615 Karar sayılı kararıyla anlaşmalı olarak boşandıklarını, kararın 21/10/2016 tarihinde kesinleştiğini, davalı adına 1.000,00 TL yoksulluk nafakasının, müşterek çocuklar Asrın ve Arda adına aylık 1.000,00'er TL iştirak nafakasının müvekkilinden alınarak davalıya verilmesine, takip eden yıllarda Tüik tarafından açıklanan Üfe orarında artış yapılmasına karar verildiğini, davalının çalışıyor ve yoksul olmaması sebebiyle öncelikli olarak yoksulluk nafakasının kaldırılmasını, kaldırma kararı verilmeyecekse 500,00 TL'ye indirilmesini, müşterek çocuklar için hükmolunan iştirak nafakalarının da 500,00'er TL'ye indirilmesini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve...
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve tedbir nafakalarının miktarı, yoksulluk nafakasının reddi ve vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise tazminatların, tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadın tarafından tedbir nafakalarının mıktarı istinaf edilmeyerek kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından, davacı-karşı davalı kadının tedbir nafakalarının miktarına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdakı bent kapsamı dışında kalan temyız...
Aile Mahkemesi'nin 23/10/2020 tarih ve 2020/43 Esas 2020/208 Karar sayılı kararının iştirak nafakalarının kısmen artılmasına dair hükmünün miktar itibariyle kesin olması nedeni 6100 sayılı HMK.nun 341/2. ve 352/1- b. maddeleri uyarınca REDDİNE, 2- Davalı-karşı davacının karşı davanın reddine dair istinaf başvurusunun Kayseri 9....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı (kadın) tarafından, maddi tazminat ve iştirak nafakaların miktarı ile iştirak nafakalarının başlangıç tarihi yönünden; davalı-davacı (koca) tarafından ise, maddi tazminat ve iştirak nafakalarının miktarı ile yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikle dava tarihi 31.05.2011 olduğu halde gerekçeli karar başlığında bu tarih yerine 30.07.2013 olarak gösterilmesi doğru değil ise de, bu hususn mahallinde re'sen veya talep üzerine tashihinin (...md.304/1) mümkün bulunmasına ve müşterek çocuk için hükmedilen iştirak nafakasının velayete ilişkin hükmün kesinleştiği tarihten geçerli olacağının tabii olmasına...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Yoksulluk Nafakasının Artırılması-Tedbir/Yoksulluk Nafakalarının Kaldırılması ya da İndirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, kadının davasında verilen karar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı-karşı davalı kadın tarafından lehine hükmolunan yoksulluk nafakasının artırılması, davalı-karşı davacı tarafından ise kadın yararına hükmolunan tedbir ve yoksulluk nafakalarının kaldırılması ya da indirilmesi istemine ilişkin olarak açılan karşılıklı davaların yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince, davanın kadın tarafından açılan yoksulluk nafakasının artırılması istemli tek dava olarak görülerek derdestlik nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....
nafakasının indirilmesine, aksi kanaatte yoksulluk ve iştirak nafakalarının indirilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulü ile 2001 ve 2004 doğumlu müşterek çocuklar lehine daha önce hükmedilen 1000'er TL iştirak nafakasının 1.100'er TL'ye artırılmasına, nafakaların bundan sonraki yıllarda Üfe oranında artırılmasına, karşı davanın kısmen kabulü ile 2013 doğumlu müşterek çocuk lehine daha önce hükmedilen 100 TL iştirak nafakasının 150 TL'ye artırılmasına, nafakanın bundan sonraki yıllarda Üfe oranında artırılmasına, 2001 ve 2004 doğumlu müşterek çocukların nafakalarının indirilmesi talebinin ise reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı-karşı davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde; HUMK. nun 433/2 maddesine uyarınca; hükmü süresinde temyiz etmemiş olan taraf, diğer tarafın temyiz dilekçesinin tebliğinden sonra 10 gün içerisinde vereceği cevap dilekçesi ile hükme ilişkin itirazlarını bildirerek temyiz isteğinde (katılma yolu ile temyiz) bulunabilir....
Somut olayda; 2007 yılında hükmedilen iştirak nafakalarının 784,38 TL ye ulaştığı, davacının toplamda 1.568,76 TL nafaka ödemekle yükümü hale geldiği, davacının aylık gelirinin 1.300 TL olduğu, bu şekilde sözleşmedeki dengenin davacı aleyhinde bozulduğu, nafakaların hakkaniyete uygun bir miktarda azaltılmasına karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucunda indirim talebinin reddedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. Ayrıca müşterek çocuk Selin 26.01.1997 doğumlu olup dava tarihi itibariyle 18 yaşını doldurmamıştır. Dava tarihinden çocuğun rüşte erdiği güne kadar iştirak nafakasının indirim talebinin değerlendirilerek bu hususta hüküm kurulması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, olması doğru görülmemiştir....