Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden; davalı kadın tarafından ise tedbir nafakalarının hükümde yer almaması, yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle mahkemece 25.02.2016 tarihli ara kararı ile davalı kadın ve ortak çocuk yararına hükmolunan tedbir nafakalarının (TMK m. 169) boşanma hükmünün kesinleştiği tarihe kadar devam edeceğinin tabi bulunmasına göre davalı kadının tüm, davacı erkeğin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davalı kadın yararına...

    "İçtihat Metni" Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 20.01.2014 gün ve 19091-972 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü; 1-Taraflarca karşılıklı olarak evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine (TMK md. 166/1) dayalı boşanma davalarının yapılan yargılaması sonucunda davalı-davacı (koca)'nın davasının reddine, davacı-davalı (kadın)'ın davasının kabulüyle boşanmaya, müşterek çocuğun velayetinin anneye verilmesine, davacı-davalı (kadın) lehine maddi ve manevi tazminata (TMK md. 174/1-2), tedbir ( TMK md. 169), yoksulluk (TMK md. 175) ve iştirak (TMK md. 182) nafakalarına hükmedilmiş, hüküm, davacı-davalı (kadın) tarafından lehine hükmedilen tazminatların miktarı ile tedbir nafakalarının başlangıç tarihinin gösterilmediği yönlerinden, davalı-davacı (koca) tarafından ise her iki boşanma davası ve kadın yararına hükmedilen tazminatlar yönlerinden temyiz edilmiştir...

      Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Taraflarca Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca açılan boşanma davalarının birleştirilerek yapılan yargılaması sonucunda, ilk derece mahkemesince davacı-davalı erkeğin davasının reddine, davalı-davacı kadının davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocukların velayetinin anneye verilmesine, çocuklar için tedbir, iştirak nafakası ile davalı-davacı kadın yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş, davalı-davacı kadının tedbir ve yoksulluk nafakası isteminin ise reddine karar verilmiş; hüküm, davacı-davalı erkek tarafından kusur tespiti, aleyhine hükmedilen tazminatlar, iştirak nafakası ve vekalet ücreti yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise kusur belirlemesi, tedbir ve iştirak nafakaları ile tazminatların miktarı, reddedilen tedbir ve yoksulluk nafakası talebi yönünden istinaf edilmiştir....

        Davada; müşterek 3 çocuk için aylık 70,00'er TL olarak ödenen iştirak nafakasının artırılarak, aylık 200'er TL'ye çıkartılması talep edilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile dava tarihinden geçerli olmak üzere aylık nafakanın 150'şer TL'ye yükseltilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından süresinde temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakalarının artırılması talebine ilişkindir. Dosya kapsamına göre; tarafların 28.05.2010 tarihinde kesinleşen boşanma ilamı ile boşandıkları ve velayeti davacı anneye verilen 1997, 2000 ve 2004 doğumlu müşterek çocuklar için ayrı ayrı aylık 70 TL iştirak nafakasına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasında da; davacı annenin ev hanımı olup babasından dolayı aylık 300 TL maaş aldığı, davalı babanın ise bir fabrikada işçi olarak çalıştığı ve aylık 798 TL maaş aldığı belirtilmiştir....

          Davacı duruşmadaki beyanında ise; müşterek çocukları için hükmedilen iştirak nafakalarının azaltılmasını istemiştir. Davalı cevap dilekçesinde; davanın reddine karar verilmesi istemiştir. Davalı duruşmadaki beyanında; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine bir itirazı olmadığını, ancak iştirak nafakasının azaltılması istemini kabul etmediğini beyan etmiştir. Mahkemece, nafaka borçlusu davalının 2015 Haziran ayı itibariyle 3,541 TL maaş ile çalıştığı, velayet sahibi davalının 2015 aralık ayı itibariyle 1,373 TL maaş ile geçimini sağladığı, müşterek çocuklardan F..9. Sınıf öğrencisi, ..n 4....

            Mahkemece yapılan yargılama sonunda; " Davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile, Müşterek çocuk Enis Çayırcı yararına dava tarihinden itibaren Tekirdağ Aile Mahkemesinin 2016/328 Esas 2016/579 Karar sayılı ilamıyla müşterek çocuk yararına takdir edilen 200,00 TL iştirak nafakasının 650,00 TL daha artırılarak aylık 850,00 TL nafakanın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Müşterek çocuk Pelin Naz Çayırcı yararına dava tarihinden itibaren Tekirdağ Aile Mahkemesinin 2016/328 Esas 2016/579 Karar sayılı ilamıyla 200,00 TL iştirak nafakasının 500,00 TL daha artırılarak aylık 700,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Takdir edilen iştirak nafakalarının her yılın Ocak ayından itibaren resen ÜFE oranında artırıma tabi tutulmasına" karar verilmiştir....

            Davacı tarafından aylık 350,00'şer TL olan iştirak nafakalarının aylık 1.000,00'er TL ye yükseltilmesi talep edilmiş, mahkeme tarafından talep tamamen kabul edilerek iştirak nafakası her bir çocuk için aylık 1.000,00'er TL'ye yükseltilmiş, karar davalı tarafından istinaf edilmiştir. Kabul edilen nafaka artırım miktarı yıllık 8.000,00 TL nin altında olduğundan (650x12=7.800 TL) karar iştirak nafakası artırım miktarı yönüyle davalı açısından HMK'nın 341/4. maddesi hükmü gereği kesin niteliktedir. Davacı kadın dava dilekçesinde, iştirak nafakalarının 650'şer TL artırımını talep etmiş, talebi ilk derece mahkemesince tam karşılanmıştır. Her ne kadar istinaf dilekçesinde iştirak nafakalarının 1.500'er TL olarak belirlenmesi talep edilmiş ise de, yargılama sırasında bu yöne dair ıslah işlemi olmadığından, dilekçeler teatisi de cevap dilekçesinin sunulması ile sona erdiğinden davacı vekilinin iştirak nafakalarına yönelen istinaf talebi esastan reddedilmiştir....

            Aile Mahkemesi'nin 2022/57 Esas, 2022/1036 Karar sayılı ilamının hüküm kısmında bulunan (1) ve (2) nolu bentlerinin HÜKÜMDEN ÇIKARILMASINA, 2- Davacının iştirak nafakalarının artırılmasına yönelik davasının kabulü ile; Kayseri 2....

            göre uyarlama yapılabileceği de tabii bulunmasına göre davacının yoksulluk ve iştirak nafakalarının kaldırılması davasının reddine karar verilmesi" gerekçesiyle subut bulmayan davanın reddi yönünde hüküm kurulduğu görülmüştür....

            Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından, tazminatların miktarı, yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 292.10 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.29.11.2021 (Pzt.)...

              UYAP Entegrasyonu