Davacı şirket tarafından imal edilerek ......eslim edilen feribotlar nedeniyle % 9 olarak esas alınan işçilik oranı üzerinden yapılan müfettiş değerlendirmesi sonucunda, eksik işçilik belirlenip, Kurum tarafından prim tahakkuku yoluna gidilmiş; asgari işçilik oranıyla prim farkına ilişkin raporun tebliğ edilmediği, uygulanan oranın gerekçesiz olduğu, teknik farklılıkların gözetilmediği, maliyet değerinin matrah olarak esas alınmadığı, taşeronların yaptıkları iş ve işlemlerin hesaba katılmadığı ve haksız gecikme zammı uygulandığı itirazlarını ileri süren davacı, ihtirazi kayıtla yatırılan 285.183,39 TL’nin faiziyle iadesini dava etmiştir....
Şti. tarafından bu iş için bildirilmiş olan 8.640,84-TL spek tutarı düşüldüğünde ise 2.245,40-TL eksik bildirilen işçilik tutarına ulaşıldığı, 2.245,40-TL eksik bildirilen işçilik tutarı karşılığında SGK'ya ödenmesi gereken prim tutarının ise 797,12-TL olarak tespit olunduğu, davalı şirketin işbu 797,12-TL'lik prim tutarı ve bu borca bağlı feri alacaklar olan 722,98-TL gecikme zammı ve icra çıkış tarihi olan 12.04.2017 tarihi itibariyle hesaplanan 147,30-TL yasal faizden sorumlu olduğu, böylelikle davalı şirketin sorumlu olacağı toplam rakamın 1.667,40-TL olduğu ve bu rakam üzerinden itirazın iptaline karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla aşağıdaki karara hükmolunmuştur. HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-. Davanın KISMEN KABULÜ ile; Davalının Kemalpaşa İcra Müdürlüğünün......
Davalı şirket, kurumca yapılan asgari işçilik hesaplaması sonucu eksik bildirilen prim alacağını kuruma ödemişse de, bilirkişi raporları ve SGK yazıları ile dosya kapsamından, davacı şirketin malzemeli işçilik olarak fatura kestiği, bu durumda asgari işçilik kontnrolünde bunun safi işçilik olarak değil malzemeli işçilik olarak düşülmesi gerektiği, davacının yaptığı iş gereği davacının kendi işçisinin primlerini kendisine ait işyeri dosyasına ödediği anlaşıldığından davalının davacıya ait prim borcunu ödediği yönündeki savunmasına değer verilmemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, eksik işçilik sonucu tahakkuk ettirilen prim borcu için düzenlenen ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
12.364,87 TL ve davacının beyan ettiği SPEK ise 29.334,54 TL olduğu dikkate alınarak davacının eksik prim beyan ettiğinden bahsedilemeyeceğinin, davacı adına tahakkuk ettirilen 12.630,95 TL prim ve 4.408,13 TL gecikme zammının yersiz olduğunun, davacı tarafından banka dekontu ile ödendiği anlaşılan 17.056,97 TL prim ve gecikme zammının davacıya iadesinin gerektiğinin belirtildiği, bilirkişi kurulunun 24/11/2021 tarihli ek raporunda ise; dava konusu işte asgari işçilik oranının da %5 olduğu yönündeki değerlendirmeye yönelik olarak kök raporda değişikliği gerektirir bir husus bulunmadığının, yapılan iş ile ilgili olarak hesaplanan asgari işçilik miktarının 16.486,50 TL ve davacının beyan ettiği SPEK ise 29.334,54 TL olduğu dikkate alınarak davacının eksik prim beyan ettiğinden bahsedilemeyeceğinin, davacı adına tahakkuk ettirilen ilave 12.630,95 TL prim ve 4.408,13 TL gecikme zammının yersiz olduğunun, davacı tarafından banka dekontu ile ödendiği anlaşılan 17.056,97 TL prim ve gecikme zammının...
gerekçesi ile bozulmuş olup, mahkemenin bu bozma ilamına uyarak aldığı 3 kişilik 10.3.2009 tarihli son bilirkişi raporu ile davacı kooperatife ait biten 1962 konuta ait inşaat işyerinde hesaplanan eksik işçilik miktarının 74.624.77-YTL olduğu görülmekle, mahkeme bu miktara yönelik olarak eksik işçilik miktarını hüküm altına almış ise de; mahkemenin vermiş olduğu 28.12.2006 günlü kararı davacının temyiz etmemesi nedeni ile ilk hükümde belirlenen 177.515.50-YTL’lik miktar yönünden davalı Kurum lehine oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi gözetilmeden mahkemece bu miktardan daha az eksik işçilik miktarı belirlenmiş olması isabetsizdir. Yapılacak iş; davalı lehine oluşan usulü kazanılmış hak ilkesi nedeni ile davacı kooperatife ait konut inşaatı işyeri ile ilgili olarak hesaplanan 177.515.50-YTL eksik işçilik miktarı yönünden davacı kooperatifin sorumlu olduğu dikkate alınarak hüküm kurmaktan ibarettir....
Eldeki davada ise öncelikle davalı kurum Asgari İşçilik Tespit Komisyonunca belirlenen % 12 orana ilişkin dayanak belgeler ve karar gerekçesine esas olan veriler araştırılmalı, bu kapsamda esas alınması gereken oran yukarıda yapılan açıklamalar göre iş kolunda uzman inşaat ve makine mühendislerinden oluşturulacak bilirkişiler tarafından belirlenmelidir....
Kampüsü Tıp Fakültesi Onarım inşaatına dair yapılan ihaleli iş nedeniyle 15.11.2011-30.12.2011 tarihleri arasında işin tamamlanmasından sonra ilişiksizlik istemi üzerine davalı Kurumun ilgili ünitesince belgelere dayalı olmaksızın yalnızca hakediş incelemesi ve asgari işçilik oranında %25 eksiltme ile fark işçilik ve prim tahakkuku yapılmasını takiben davacının faturalarının olduğu iddiası ile yaptığı itiraz üzerine davalı kurumca yaptırılan müfettiş incelemesi sonrasında sonucun değişmemesi nedeniyle 5510 Sayılı Yasanın 85’inci maddesindeki yasal prosedür işletildikten sonra eldeki davanın açıldığı anlaşılmakta olup, mahkemece aldırılan bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmiş ise de, verilen karar eksik araştırma ve yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır....
Şti. ile 15.4.2015 tarihinde imzalanan yapım işlerine ait tip sözleşme ile üstlendiği inşaat işini yerine getirdiğini, bu inşaat işinin yapımı sırasında alınan işçilik faturalarının Kuruma ibraz edildiğini ancak Kurumun, ödenen primleri ve işçilik faturalarını nazara almaksızın, asgari işçilik bildiriminin eksik yapıldığı gerekçesiyle fark sigorta primi ve gecikme cezası tahakkuk ettirdiğini oysa Kuruma da intikal ettirilen hak edişler ve faturalar dikkate alındığında eksik işçilik bildirimi yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle Kuruma yersiz olarak ödemek zorunda kaldığı sigorta prim ve gecikme cezasının şimdilik 5.000,00TL'sinin ödemenin yapıldığı 10.01.2018 tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
Asgari işçilik uygulaması sonucu belirlenen fark prim ve gecikme zammından sorumlu olunmadığının tespiti ve istirdat istemine ilişkin davalarda, mahkemece davacının sorumlu olmadığı prim ve gecikme zammı miktarının ve davacıya ödenmesi gereken miktarın hükümde açıkça gösterilmesi gerekir. Somut olayda mahkemece davacıya istirdatı gereken prim ve gecikme zammının hükümde açıkça yazılmaması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 19.09.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....