Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca işkazası nedeniyle maluliyeti doğan sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir....

    Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 08.08.2006 tarihinde 26.07.2003 tarihinde meydana gelen olayın kazası olduğunun tesbiti ile bu kazasına dayalı tazminat davası açtığı, Mahkemece kazasının tesbiti ve tazminat istemlerine yönelik davaların 04.11.2010 tarihinde tefrik edildiği, tefrik kararında kazasının tesbiti davasının 2006/253 E sayılı dava dosyadan ayrılmasına karar verildiği, kazasının tesbiti davasının 2010/408 Esas nolu dava olarak kayıt edildiği ve tensip tutanağı düzenlenerek ara kararlarının oluşturulduğu, davacı vekilinin 21.12.2010 tarihinde bu davadan feragat ettiği, Mahkemece kısa kararda davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği, gerekçeli karar başlığında davanın “tazminat” davası olarak yazıldığı,kararın gerekçesinde, “ bu dava ile kazasının tesbitine yönelik davaların mahiyeti icabı ayrılarak görülmesine karar verilerek bu dava ayrı bir esasa kaydedilerek görülmeye başlanmıştır.” şeklinde yazıldığı anlaşılmış olup, tefrik edilen...

      İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi giderek kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....

        Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle zararlandırıcı sigorta olayının kazası niteliğinde olup olmadığı, haksız zenginleşmeyi ve mükerrer ödemeyi önlemek için Kurum tarafından hak sahiplerine bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değerinin rücuya tabi kısmının hesaplanan tazminattan düşülmesi gerektiği Yargıtay'ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir. 5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde İş kazasının 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının(a) bendi ile 5 nci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile bildirilmesinin zorunlu olduğu, kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde bu sürenin kazasının öğrenildiği tarihten başlayacağı, Kuruma bildirilen olayın kazası...

          Davalının kabulünde olan 28/04/2008 tarihli kazasının ise eldeki uyuşmazlığın konusu olmadığı saptanmıştır. 5510 sayılı Yasa’nın 13. maddesinde İş kazasının 4.maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5.madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile bildirilmesinin zorunlu olduğu, kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde kazasının öğrenildiği tarihten başlayacağı, Kuruma bildirilen olayın kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık İş Müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabileceği bildirilmiştir....

          İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi giderek kazası sigorta kolundan sürekli göremezlik geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir. Mahkemece yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın yazılı olduğu şekilde istemin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir....

            Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazasının meydana gelmesinde davalının kusurunun olmadığını, kazasının sigortalının kendi kusuru ile meydana geldiğini, kazasının süresi içerisinde Kuruma bildirilmesi nedeniyle geçici göremezlik ödeneği talebinin reddi gerektiğini, davalı şirketin kaza sonrası sigortalının tedavi masraflarını karşıladığını, dava konusu kaza ile ilgili olarak sigortalı tarafından açılan tazminat dosyasının bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı yönünden kabul edilen maluliyet oranını kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İş kazasının meydana gelmesinde davalı işverenin %75, sigortalının %25 oranında kusurlu bulunduğu, sigortalının kazası nedeniyle %12,8 oranında sürekli göremezliğe uğradığı, davalının kusuru oranında Kurum zararını tazminle yükümlü olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....

            maddesinde İş kazasının 4 ncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi ile 5 nci madde kapsamında bulunan sigortalılar bakımından bunları çalıştıran işveren tarafından, o yer yetkili kolluk kuvvetlerine derhal ve Kuruma en geç kazadan sonraki üç işgünü içinde kazası ve meslek hastalığı bildirgesi ile doğrudan ya da taahhütlü posta ile bildirilmesinin zorunlu olduğu, kazasının işverenin kontrolü dışındaki yerlerde meydana gelmesi halinde bu sürenin kazasının öğrenildiği tarihten başlayacağı, Kuruma bildirilen olayın kazası sayılıp sayılmayacağı hakkında bir karara varılabilmesi için gerektiğinde, Kurumun denetim ve kontrol ile yetkilendirilen memurları tarafından veya Bakanlık İş Müfettişleri vasıtasıyla soruşturma yapılabileceği, 5510 sayılı Yasa’nın 20 nci maddesinde ise kazasına bağlı nedenlerden dolayı ölen sigortalının hak sahiplerine gelir bağlanacağı bildirilmiştir....

              K A R A R Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere, temyiz kapsamına ve sebeplerine göre davalıların tüm, davacının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.Dava, kazası sonucu sürekli göremezliğe uğrayan sigortalının, kazasının tespiti ile maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.Davacı vekili, kazasının tespitini, 500,00TL geçici göremezlik zararının davalı SGK Başkalığı'ndan, 101.593,38TL maddi ve 10.000,00TL manevi tazminatın davalı işverenden tahsilini talep etmiştir.Mahkemece, 25/03/2013 tarihli kararda, kazası tespit talebinin kabulüne, geçici göremezlik ödemesi talebinin reddine; 101.593,38TL maddi, 6.000,00TL manevi tazminatın davalı işverenden tahsiline karar verilmiştir.Kararın tüm taraflarca temyizi üzerine, Dairemizin 19/11/2013 tarihli ilamında, tarafların sair temyiz itirazları incelenmeksizin, maluliyet ve gelir bağlama prosedürünün işletilmesi...

                Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca hak sahibine gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur. İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında kurum taraf değildir. Yapılacak ; davacılara kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek kazası sigorta kolundan ölüm geliri bağlanması için önel vermek ve çıkacak sonuca göre bir karar vermektedir....

                  UYAP Entegrasyonu