Emeklilik Hizmetleri Genel Müdürlüğünün 29.08.2012 tarihli cevabi yazısından davacılara iş kazası ölüm gelirinin bağlanmadığının belirtildiği, Mahkemece davacılara gelir bağlanmama nedeninin araştırılmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece yapılacak iş, maddi tazminat isteminde bulunan davacı eş ve çocuklara iş kazası sigorta kolundan gelir bağlanmama nedenini Kurumdan sorarak, gelen yanıta göre gerekirse davacılara ... Başkanlığını hasım göstererek iş kazası sigorta kolundan kendilerine ölüm geliri bağlanması gerektiğinin tespiti davası açmaları için önel vermek, süresi içerisinde davanın açılmaması halinde ise davacı eş ve çocukların sigortalının vefatı nedeniyle destekten yoksun kaldıklarının sabit olması karşısında, Kurumdan davacılara bağlanabilecek olan iş kazası ölüm gelirinin ilk peşin sermaye değerini tespit ettirerek, bu gelirin rücuya kabil kısmını tazminat alacağından tenzil etmek, oluşan usuli kazanılmış hakları gözeterek bir karar vermekten ibarettir....
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanmayan zararın ödetilmesine ilişkin davalarda (tazminat davaları) öncelikle zararlandırıcı sigorta olayının iş kazası niteliğinde olup olmadığı öncelikle Kurum tarafından tespit olunacak bir husustur. Kurumun bir olayı iş kazası kabul etmemesi durumunda ilgililer işverenin yanında Kurumu da hasım göstererek iş kazası tespit davası açabilirler. Bunun yanında aksine olarak Kurumun bir olayı iş kazası kabul etmesi halinde ise ilgililer Kurumu da hasım gösterecekleri bir dava ile yine olayın iş kazası olmadığının tespitini her zaman mahkemelerden isteyebilirler....
Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; iş kazası nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde iş kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....
İş kazasının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanının doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında Kurum taraf değildir. Yapılacak iş; (İş kazası olayının davacı tarafından Kuruma bildirildiği ve Kurumca iş kazası olarak buna dair bir tespit yapılmadığı anlaşıldığından) davacıya; Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “iş kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yapmak, olayın iş kazası olduğunun tespiti halinde, davacıya sürekli iş göremezlik oranının belirlenmesi, giderek iş kazası sigorta kolundan sürekli iş göremezlik geliri bağlanması için Sosyal güvenlik Kurumuna başvuruda bulunmak üzere önel vermek ve çıkacak sonuca göre, olayın iş kazası olmadığının kesinleşmiş yargı kararı ile tespiti halinde ise şimdiki gibi bir karar verilmekten ibarettir....
Somut olayda, dava konusu olay nedeniyle maddi tazminat isteminde bulunan davacı eş ve çocuğa iş kazası sigorta kolundan gelir bağlanıp bağlanmadığı ve bağlanmış ise rücuya tabi olup olmadığı araştırılmamıştır. Bu yönün araştırılması, gelir bağlanmış ve rücuya da tabi ise destekten yoksunluk zararından düşümünün yapılarak hüküm kurulması gerekir....
Öte yandan, 5510 sayılı Yasanın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; iş kazası nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verileceği, 19'uncu maddesinde iş kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....
Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurum'ca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; iş kazası nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde iş kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurum'ca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda, iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....
Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; iş kazası nedeniyle iş göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici iş göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde iş kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli iş göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda iş kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın iş kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....
"İş kazası sonucu iş göremezlik oranı %0 olarak tespit edilen sigortalı işçinin hastanede kaldığı ve raporlu olduğu günler, vücut bütünlüğünün zedelenmesi, duyduğu acı ve üzüntü nedeniyle kendisine uygun bir manevi tazminat takdir edilmesi gerekir. Gerçekten bedensel ve ruhsal sağlığında önemli bir bozulma olduğunu kanıtlayamayan kişinin manevi tazminat isteme hakkı yoktur. Günlük İş hayatında sıkça görülebilecek ufak tefek sıyrıklar, çizikler, yanıklar gibi nedenler, kişiye kural olarak manevi tazminat hakkı vermez. Bunun gibi, ağır bedensel zarara uğramayan işçinin yakınları, olay nedeniyle manevi tazminat isteyemezler "(Ali Güneren - İş Kazası veya Meslek Hastalığından Kaynaklanan Maddi ve Manevi Tazminat Davaları-Ankara 2011- Sayfa 1391- 1392 ) "Manevi tazminatı belirleme yetkisi en geniş şekilde yargıcın takdirine bırakılmıştır. (MK. mad. 4) İkinci aşamada da gerekli indirim faktörleri dikkatle alınır. Bu şekilde sonuca ulaşılır.(Deschenaux/Tercier, çev....
Olay tarihi ile iyileşme süreleri içinde iş göremezlik derece derece azalır. Öte yandan ceza hukukundaki mutat işten kalma ile iyileşme ve şifa bulma da ayrı kavramlardır. Kişinin normal bedeni faaliyetlerini esas alarak belirlenen" mutat iştigalden kalmak" süreyi esas alır. Borçlar Hukukunda ise, esas olan mesleki işten kalmadır. Somut olayda davacının iş kazası sonrasında meslekte kazanma güç kaybına uğramadığı tespit edildiğinden iş kazası sonucu sürekli iş göremezlik nedeniyle maddi zarar söz konusu değilse de iş kazası nedeniyle istirahatli olduğu giderek çalışamadığı dönemde yoksun kaldığı geliri nedeniyle bir maddi zararı olduğu ortadadır....