Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

K A R A R Dava 01.08.1997 tarihinde meydana gelen kazası sonucu %60 oranında sürekli göremezliğe uğrayan sigortalının, 08.12.1998 tarihinde kazasına bağlı olarak öldüğünden bahisle hak sahiplerinin maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne, manevi tazminat isteminin ise kabulüne karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar murisinin 01.08.1997 tarihinde kazası geçirdiği ve bu kaza sonunda %60 oranında sürekli göremezliğe uğradığı, 08.12.1998 tarihinde, ölümü nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu’nun hak sahiplerine ölüm geliri bağladığı uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık 01.08.1997 tarihinde meydana gelen kazası ile 08.12.1998 tarihli ölüm olayı arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır....

    Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; kazası nedeniyle göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....

      Dava, kazasına dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. İş kazası nedeniyle sigortalı veya hak sahipleri lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilebilmesi için olayın kazasından kaynaklanması zorunludur. Bir başka deyişle dava konusu olay kazası niteliğinde değilse işverenin sorumluluğu da söz konusu olmayacaktır....

      Anılan maddeye göre kazası veya meslek hastalığı sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum sağlık kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalının sürekli göremezlik gelirine hak kazanacağı, kazası ve meslek hastalığı sonucu sürekli göremezlik hallerinde meslekte kazanma gücündeki kayıp oranının belirlenmesine ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin diğer usul ve esasların Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenleneceği bildirilmiştir....

        Kurumun kazası tahkikatının ve giderek zararlandırıcı olayın kazası olarak tespitinin açılan tazminat davalarına doğrudan etkisi bulunmaktadır. Şöyle ki İş kazasından kaynaklanan tazminat davaları nitelikçe Kurumca karşılanmayan zararların tahsiline ilişkin davalar olduğundan mükerrer tahsile neden olunmasının önüne geçebilmek için kazası sigorta kolundan Kurumun hak sahiplerine bağladığı gelirlerin tespiti ile bunun hesaplanan tazminattan tenzili gerektiği gibi,tek başına manevi tazminat davası açılması durumunda dahi mahkemenin görevine ilişkin neticeleri bulunmasından dolayı(olay kazası değilse yargılama mahkemelerinde yapılamayacağından) Kurumun kazası tahkikatı ve giderek olayın kazası olarak tespit olunması önem arz etmektedir. Somut olayda ise SGK Başkanlığınca davaya konu zararlandırıcı olay nedeniyle inceleme başlatıldığı fakat Kurumun 13.10.2004 tarihindeki zararlandırıcı olayı kazası olarak kabul etmediği anlaşılmaktadır....

          Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; kazası nedeniyle göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği anlaşılmaktadır. Kurumca sigortalıya gelir bağlanabilmesi için öncelikle zararlandırıcı olayın kazası niteliğince olup olmadığının tespiti ön sorundur....

            İş kazası ve meslek hastalığı nedeniyle geçici göremezlik 506 sayılı Yasa'nın 16. ve 89. maddelerinde düzenlenmiştir. İş kazası ya da meslek hastalığı sonucu göremez duruma düşen sigortalıya sağlık yardımları dışında kazasının olduğu veya meslek hastalığı nedeniyle tedavinin dışlandığı tarihten, tedavi sonuna kadar geçici göremez durumunda bulunduğu her gün için 506 sayılı Yasa'nın 89. maddesindeki yöntemle yatarak yada ayakta tedavi görmesine göre geciçi göremezlik ödeneği adı altında ödeme yapılır. Sigortalının geçici göremezlik durumunun ödeneğin belirlenmesinde etkisi yoktur. Ancak kusur durumuna göre azaltılması mümkündür. Sürekli göremezlik hali ise, kazası veya meslek hastalığı sonucu sigortalının yapılan tüm tedavilere rağmen eski sağlığına kavuşamaması, beden gücünün bir bölümünü ya da tamamını kaybetmesi durumunda ortaya çıkar. Sürekli göremezlik nedeniyle meslekte güç kayıp oranı %10 ve üzerinde ise Kurumca sigortalıya sürekli gelir bağlanır....

              Dosyadaki kayıt ve belgelerden; 12.06.2006 tarihli sigorta müfettişinin raporu üzerine Kurumun olayı kazası olarak kabul ettiği,İstanbul 1.İş Mahkemesinin 2005/637 Esas sayılı dosyasında işçi tarafından davacı işveren aleyhine açılan maddi ve manevi tazminat istemli davanın halen derdest olduğu anlaşılmaktadır.Hal böyle olunca, Kurum olayı kazası olarak kabul ettiği için ve işveren aleyhine açılan tazminat davasında Kurum taraf olmadığından davacı işverenin olayın kazası olmadığının tesbitini istemekte hukuki yararı olduğu kabul edilmelidir. Öte yandan olayın kazası olmadığının tespitine ilişkin davanın asıl amacı 506 sayılı ve 5510 sayılı Yasa gereğince sigortalıya kazası sigorta kolundan gelir bağlanmamasının teminine yöneliktir. Bu durumda bir sosyal sigorta olayının kazası sayılıp sayılmaması sigortalının da hak alanını ilgilendirir.Zira olayın kazası sayılmaması halinde Kurumca sigortalıya geçici ve sürekli göremezlik ödeneği ödenmeyecektir....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R 1-Dava, kazası sonucu sürekli göremezliğe (maluliyete) maruz kalan ... uğramış olduğu maddi ve manevi zararın giderilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden davacının davalıya ait işyerinde çalışırken 16.11.2001 tarihinde,uğradığı kazası sonucu yaralandığı, kazası olduğu iddia olunan olayın, ......

                  Öte yandan, 5510 sayılı Yasa’nın 18 nci maddesinde Kurumca yetkilendirilen hekim veya sağlık kurullarından istirahat raporu alınmış olması şartıyla; kazası nedeniyle göremezliğe uğrayan sigortalıya her gün için geçici göremezlik ödeneği verileceği, 19 ncu maddesinde kazası sonucu oluşan hastalık ve özürler nedeniyle Kurumca yetkilendirilen sağlık hizmeti sunucularının sağlık Kurulları tarafından verilen raporlara istinaden Kurum Sağlık Kurulunca meslekte kazanma gücü en az %10 oranında azalmış bulunduğu tespit edilen sigortalıya sürekli göremezlik geliri bağlanacağı bildirilmiştir. Somut olayda kazası olduğu iddia edilen olayın SGK Başkanlığı'na bildirildiği,tahkikatın devam ettiği,henüz sonuçlanmaması nedeniyle olayın SGK Başkanlığınca işkazası olarak kabul edilip edilmediğinin belli olmadığı anlaşılmaktadır....

                    UYAP Entegrasyonu