WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, İİK.nun 67.maddesine göre açılan itirazın iptali davasıdır. İİK.nun 67.maddesine göre takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde itirazın iptali davası açabilir. Bu süre hakim tarafından doğruca araştırılır. İtirazın iptali davası bu bir yıllık süre içinde açılmamış ise sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi zorunludur. İtirazın iptali davasından önce açılmış itirazın kaldırılması davası ise bir yıllık süreyi kesmez. Somut olayda, davacının 5.9.2003 tarihinde itirazın kaldırılması davası açtığı, bu davanın 15.10.2003 tarihinde reddedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davacının itirazın kaldırılması davasını açtığı tarihte davalının icra takibine itirazını tebliğ aldığı ve ancak İİK.nun 67.maddesinde öngörülen 1 yıllık hak düşürücü süreyi geçirdikten sonra 16.12.2004 tarihinde itirazın iptali davasını açtığı gözden kaçırılarak işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir....

    Mahkemece itirazın kaldırılması konusunda uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirdiği belirtilerek itirazın kaldırılması talebinin reddine, davalının itirazında kira bedellerini ödeyeceğini beyan etmesine rağmen ödeme yapmadığı, temerrüt nedeniyle tahliye şartlarının oluştuğu belirtilerek kiralananın tahliyesine karar verilmesi üzerine karar davacı alacaklı vekili tarafından itirazın kaldırılması isteminin reddine ilişkin karara yönelik olarak temyiz edilmiştir. Islah yolu ile dava sebebini değiştirmek mümkün ise de mevcut davaya ilaveten ikinci bir dava açmak olanaksızdır. Bu bakımdan ikinci talebin incelenmemesi gerekir. Davalı borçlu tarafından süresinde yapılan bir itiraz olduğu halde, davacı itirazın kaldırılmasını istemeden tahliye isteminde bulunduğundan davanın bu sebeple reddine karar verilmesi gerekir iken yazılı şekilde kiralananın tahliyesine karar verilmiş olması, temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır....

      İİK.nun 67/1.maddesinde, takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. İlgili madde hükmünde, açıkça dava açma süresinin ödeme emrine vaki itirazın alacaklıya tebliği tarihinden itibaren başlayacağı belirtilmiş, bunun dışında bir yol ( harici öğrenme v.s ) öngörülmemiştir. Dosyanın incelenmesinde, ödeme emrinin borçlulara 12.05.2012 tarihinde tebliğ edildiği ve ödeme emrine itirazın borçlular tarafından 14/05/2012 tarihinde gerçekleştiği analşılmıştır....

        İİK.67. maddesi uyarınca takip talebine itiraz edilen alacaklı itirazın tebliğ tarihinden itibaren 1 sene içerisinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dahilinde alacağının varlığını ispat etmek suretiyle itirazın iptalini talep edebilir. İtirazın iptali istemi için ödeme süresinin geçmesinin beklenmesine gerek yoktur. Mahkemece itirazın iptali isteği konusunda inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile itirazın iptali isteğini de kapsar biçimde davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte yazılı nedenlerle tahliye davasının reddine ilişkin hükmün ONANMASINA, 2. bentte yazılı nedenlerle itirazın iptali istemine yönelik davanın reddine ilişkin hükmün BOZULMASINA ve onanan kısım için temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 23.10.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsiline yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile itirazın 2.709 TL üzerinden takip tarihinden yasal faizi ile birlilikte kısmen iptaline karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

            İİK'nun 67/1 maddesi uyarınca ''Takip talebine itiraz eden alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.'' Belirtilen yasa hükmünden de açıkça anlaşılacağı üzere itirazın iptali davalarında 1 yıllık hak düşürücü dava açma süresi borçlunun itirazlarının alacaklıya tebliği tarihinden itibaren başlar. İtiraz alacaklıya tebliğ edilmemiş ise süre başlamaz. Davacının, itirazı herhangi bir şekilde öğrenip öğrenmemesi de sürenin başlamasını gerektirmez. Ancak, alacaklı İcra Hukuk Mahkemesinde itirazın kaldırılması talebinde bulunmuş ise, o takdirde 1 yıllık hak düşürücü sürenin itirazın kaldırılması davasının açıldığı tarihten itibaren başlayacağı Yargıtay'ca kabul edilmektedir. Somut olayda, alacaklı ... vekili 16.05.2012 tarihinde ......

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, kira parasının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir. Mahkemece süre yönünden davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 67 / 1 maddesinde “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir” hükmü yer almaktadır. Anılan madde metninde de açıkça belirtildiği üzere itirazın iptali davasının itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde açılması gerekir....

                Somut olayda, alacaklı vekili tarafından borçlu hakkında itirazın iptali davası açılmış, Çan Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/268 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptaline karar verilmiştir. Ancak, itirazın iptaline yönelik bu karar Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesinin 2020/320 E.-2020/269 K.05/03/2020 tarihli kararı ile temyiz yolu açık olmak üzere kaldırılarak davanın reddine karar verilmiştir. Bu durumda, alacaklının itirazın iptaline karar verilmesinden sonra anılan ilamı dosyaya sunarak takibe devam ve haciz işlemleri yapması mümkün ise de itirazın iptaline dair ilam bozulmakla ortadan kalktığından, bozulmakla hükmünü yitiren itirazın iptali kararına dayanılarak bozma kararından sonra takibin devamına olanak yoktur. İtirazın iptali kararı bozulmakla İİK'nun 40. maddesi uyarınca takip olduğu yerde duracağından ve takibin durması gereken bu dönemde takip işlemi yapılamayacağından mahkemece itirazın iptali yolunda yeni bir hüküm verilinceye kadar haciz yapılamaz....

                İcra inkâr tazminatına da, yalnız bir yıl içinde açılmış olan itirazın iptali davasında hükmedilebilir. Alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden önce de, itirazın iptali davası açabilir. Gerçekten de alacaklı, itirazın iptali (İİK, m. 67) veya kaldırılması (İİK, m. 68- 68a) yoluna başvurabilmek için, ödeme emrine itiraz edildiğinin kendisine tebliğ edilmesini beklemek zorunda değildir. Ne var ki, bir yıllık itirazın iptali davası açma süresi ve altı aylık icra mahkemesine başvurma süresi, itirazın alacaklıya tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar (İİK, m 67/I) ( Yavuz, N: İtirazın İptali ve Tahsil (Eda) Davası, Ankara 2007, s.168). Açıklanan bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, alacaklı tarafından itirazın iptali davasının, borçlunun icra dosyasına yaptığı itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde açılması zorunludur....

                İcra inkâr tazminatına da, yalnız bir yıl içinde açılmış olan itirazın iptali davasında hükmedilebilir. Alacaklı, itirazın kendisine tebliğinden önce de, itirazın iptali davası açabilir. Gerçekten de alacaklı, itirazın iptali (İİK, m. 67) veya kaldırılması (İİK, m. 68- 68a) yoluna başvurabilmek için, ödeme emrine itiraz edildiğinin kendisine tebliğ edilmesini beklemek zorunda değildir. Ne var ki, bir yıllık itirazın iptali davası açma süresi ve altı aylık icra mahkemesine başvurma süresi, itirazın alacaklıya tebliğ edildiği tarihten itibaren işlemeye başlar (İİK, m 67/I) ( Yavuz, N: İtirazın İptali ve Tahsil (Eda) Davası, Ankara 2007, s.168). Açıklanan bu düzenlemeden de anlaşılacağı üzere, alacaklı tarafından itirazın iptali davasının, borçlunun icra dosyasına yaptığı itirazın tebliğ tarihinden itibaren bir yıl içinde açılması zorunludur....

                UYAP Entegrasyonu