"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptaline ilişkin davada Ümraniye 1.Asliye Hukuk ve Pendik 2. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Ümraniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesince; davalının ikametgahının Pendik İlçesinde olması nedeniyle yetkisizlik kararı verilmiştir. Pendik 2. Asliye Ticaret Mahkemesi de; icra takibinden dolayı açılacak itirazın iptali davasına bakmaya yetkili mahkemenin takibin yapıldığı yer mahkemesi olan Ümraniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu bildirerek yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. Dava, çek bedelinin tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İcra takibi Ümraniye 3....
Mahkemece; davalı vekilinin yasal sürede mahkemenin yetkisine itirazda bulunmadığı, itirazın iptali davasının icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinde görülebileceği itirazın iptali davasının dinlenebilmesi içinde o mahkemenin bulunduğu yerdeki icra dairesinde usulüne uygun olarak yapılmış bir icra takibinin bulunması gerektiği, ... İcra Dairesinde girişilmiş bir icra takibi olmadığı, davanın dinlenme olanağının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. İlamsız icra takibinde gönderilen ödeme emrine karşı, borçlu vermiş olduğu itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itirazla birlikte borcun esasına da itiraz etmiştir. Açılan itirazın iptali davasında da mahkemenin yetkisine itiraz etmiş, 06.12.2011 tarihli celsede yetki itirazının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, bu husus gerekçeli kararda da belirtilmiştir....
Henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davasının açılmadığı bir evrede, borçlunun, itiraza konu borcu kısmen veya tamamen ödemesi mümkündür ve bunu engelleyen herhangi bir yasa hükmü yoktur. Borçlu, itirazın iptali davası açılmamış iken, itirazına konu borcu tamamen öderse, alacaklının itirazın iptali davası açmasına gerek kalmayacak ve böyle bir davayı açmakta hukuki yararı bulunmayacaktır. Zira, itirazın iptali davası açılmasında amaç, itiraz nedeniyle kanun gereğince kendiliğinden durmuş olan takibin devamını sağlamaktır. Takibin devamı yoluyla elde edilecek olan sonuç (alacağın tahsili), borçlunun tüm borcu ödemesiyle zaten gerçekleşmiş olacağına göre, gerçekleşmiş olan bu sonucu sağlamak üzere bir dava açılmasında hukuki yarar bulunmayacaktır....
Borcun tamamına ya da bir kısmına itiraz hallerinde olduğu gibi imzaya itiraz ile faize itiraz edilmesi durumunda da itirazın iptali davası açılabilir. İcra İflas Kanunu'nun 68 ve 68 (a) maddelerinde sözü edilen belgelerden birine sahip olmayan alacaklı, itirazın giderilmesini sağlayabilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir. Borçlu ödeme emrine itiraz etmemiş ya da itiraz geçerli değilse alacaklının itirazın iptali davası açmasında hukuki yarar yoktur. İtirazın iptali davası süreye tabidir. Alacaklı itirazın kendisine tebliğinden itibaren bir yıl içinde davayı açabilir. İcra takibi konusu alacak (davası) iş mahkemesinin görevine girmekte ise, itirazın iptali davası da iş mahkemesinde açılır (Kuru, Baki: İcra ve İflas Hukuku, İstanbul Kasım 2004, s. 223.). Buna göre davada 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunun 7. maddesi uyarınca sözlü yargılama usulü uygulanır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsiline yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile itirazın 2.709 TL üzerinden takip tarihinden yasal faizi ile birlilikte kısmen iptaline karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık, kira parasının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına ilişkindir. Mahkemece süre yönünden davanın reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanunu’nun 67 / 1 maddesinde “takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak genel hükümler dairesinde alacağın varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir” hükmü yer almaktadır. Anılan madde metninde de açıkça belirtildiği üzere itirazın iptali davasının itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren bir sene içinde açılması gerekir....
Müdürlüğünün 2013/3638 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın kısmen iptali ile takibin 10.086,56TL asıl alacak üzerinden ve takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte devamına karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava; itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davası İİK'nın 67. maddesi uyarınca borçlunun itirazı ile duran geçerli bir takibin devamını sağlamak üzere açılır. İİK'nın 67. maddesi hükmü gereğince, takip alacaklısı itirazın iptali davasını mahkemede açmışsa, mahkemece öncelikle ... dairesinin yetkisinin araştırılması ve şayet buna ilişkin itiraz yerinde değilse borcun esasına karşı itirazın incelenmesine geçilerek hüküm kurulmalıdır. Takibin başlatıldığı ... dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varılıyor ise; o zaman, mahkemece borcun esasına yönelik itirazın incelenmesine geçilmeksizin takibin yetkili ... dairesinde yapılmadığı gerekçesiyle davanın bu yönden reddine karar verilmelidir. (......
KARAR Borçlu aleyhine başlatılan ilamsız takipte borçlunun itirazı üzerine, alacaklı tarafından açılan itirazın iptali davasında, ... 8....
İcra takip dosyasında borçlunun ....08.2009 tarihinde icra dairesine sunduğu ödeme emrine itiraz dilekçesi alacaklı/davacıya tebliğ edilmediği gibi borçlunun icra hukuk mahkemesinde ödeme emrine itirazının süresinde olduğuna ve ödeme emrinin kendisine tebliğinin usulsüz olduğuna dair şikayeti üzerine ödeme emrine itirazın süresinde olduğuna ve ....08.2009 tarihinde yapılan borca itirazın geçerli olduğuna dair .../... İcra Hukuk Mahkemesi'nin kararı da 28.01.2010 tarihinde verilmiş ve 09.02.2010 tarihinde kesinleşmiştir. İcra Hukuk Mahkemesi'nin itirazın süresinde olup olup olmadığına dair vereceği karar alacaklının açacağı itirazın iptali davasının esasını teşkil edecek, itirazın süresinde olmadığı İcra Hukuk Mahkemesince kabul edildiği takdirde ortada süresinde yapılmış bir borca itiraz olmayacağından itirazın iptali davası açmanın da gereği olmayacaktır....
Mahkemece; itirazın iptali davasının 04.12.2012 tarihinde açıldığı, itiraz üzerine takibin 04.11.2011 tarihinde durduğu, icra dosyasında itirazın tebliğine ilişkin bir belge bulunmadığı, ancak davacı tarafın dava açarken itirazı hangi tarihte öğrendiğini beyan etmediği, hak düşürücü süreye tabi olan bu davada itirazı öğrendiği tarihi bildirmesi gerektiği, itirazın durmasının üzerinden 1 yıl 1 ay geçen itirazın iptali davasının hak düşürücü süreden sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İcra ve İflas Kanununun 67. maddesinin birinci fıkrasında; "Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir." hükmü yer almaktadır....