Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece “Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla” yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, genel kredi sözleşmesinden dolayı davacının davalıdan toplam 46.900,08-TL asıl alacağının olduğu, borcun ödendiğine dair bir belgenin davalı tarafça sunulmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne itirazın iptali ile takibin 46.900,08-TL asıl alacak üzerinden bu alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi suretiyle devamına ve davacı yararına icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan kredi alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Genel kredi sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklar 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4-f. maddesinde öngörülen mutlak ticari dava olduğundan, mahkemenin “Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla” davaya bakarak yargılamayı sonuçlandırması doğru olmayıp, kararın bozulması gerekmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davacının genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağına yönelik başlattığı ilamsız takibe davalıların itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, borcu ve faizi kabul etmeyerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

      Davalı, kendisinin 02.08.2007 tarihli kredi sözleşmesine kefil olduğunu, bu sözleşmeden kaynaklanan borcun ödendiğini, dava konusu krediden ise haberi olmadığı gibi bu kredinin kefili de olmadığını bildirerek, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, takibin 12.286,17 TL üzerinden devamına, asıl alacak olan 10.525,67 TL'ye takipten itibaren %80 oranında temerrüt faizi uygulanmasına ve davalının %40 oranıda icra inkar tazminatıyla sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davalı; savunmasında, takibe konu borcun imzası bulunmayan başka bir genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığını, kendisinin kefil olarak imzasının bulunduğu genel kredi sözleşmesine konu kredi borcunun ödendiğini ileri sürmüştür. Mahkemece, alınan bilirkişi raporunda takibe konu borcun hangi genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı konusunda inceleme ve açıklama bulunmamaktadır....

        Uyuşmazlık, davacının takip tarihi itibarıyla davalıdan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağı bulunup bulunmadığı, davalının imzası bulunmayan genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan kredi ile davalının imzası bulunan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmesi durumunda davalının imzası bulunmayan genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan kredi borcundan sorumlu olup olmadığı, sorum olması halinde davacının takip tarihi itibarıyla alacak miktarı, davalının takibe itirazının haklı olup olmadığı hususlarından kaynaklanmaktadır....

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/191 Esas KARAR NO : 2022/208 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/03/2022 KARAR TARİHİ : 16/03/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/670 Esas KARAR NO : 2022/604 DAVA : İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 12/10/2022 KARAR TARİHİ : 14/10/2022 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kefalet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davada dosya ele alındı; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir....

            Mahkemece toplanan delillere, bilirkişi raporuna göre, her ne kadar genel kredi sözleşmesine istinaden kullandırılan mevduat hesabından kaynaklanan alacağın tahsili için davalı kefil aleyhine girişilen ilamsız takibe yapılan itirazın iptali talep edilmiş ise de, davalının kefil olduğu asıl borçlu ...Ltd. Şti.’ne kullandırılan kredinin 18.03.2010 tarihinde borcun ödenerek tamamen kapatıldığı, bu hususun davacı bankanın kayıtları ile sabit olduğu, 15.06.2012 tarihinde aradan 2 yıldan fazla bir zaman geçtikten sonra bu defa yeni bir kredili mevduat hesabı üzerinden vekaletle asıl borçlu şirkete ödeme yapıldığı, yeni hesap nedeniyle davalının kefil olarak sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı genel kredi sözleşmesinde müteselsil kefil konumundadır....

              Bu durumda kredi kartı, KMH ve ticari kredi borcunun davalı T5'ın kefalet imzası bulunup, davalı T3'un kefaletinin bulunmadığı 17/08/2015 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığına ilişkin anılan davalı yönünden yazılan gerekçenin kesinleştiğinin ve davacı bankayı bağladığının kabulü gerekir. Kesinleşen husus gözetildiğinde ise, bu kez takibe konu KMH ve kredi kartından kaynaklanan alacağın davalı T5'ın kefaletinin bulunmadığı, davalı T3'un kefaletinin bulunduğu 19/11/2012 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı ileri sürülemeyecektir. Aksi durumun kabulü davalıların kefaletlerinin bulunmadığı genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçtan da sorumlu olmaları sonucunu doğuracaktır....

              un kefaletinin bulunmadığı 17/08/2015 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığına ilişkin anılan davalı yönünden yazılan gerekçenin kesinleştiğinin ve davacı bankayı bağladığının kabulü gerekir. Kesinleşen husus gözetildiğinde ise, bu kez takibe konu KMH ve kredi kartından kaynaklanan alacağın davalı ...'ın kefaletinin bulunmadığı, davalı ...'un kefaletinin bulunduğu 19/11/2012 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığı ileri sürülemeyecektir. Aksi durumun kabulü davalıların kefaletlerinin bulunmadığı genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borçtan da sorumlu olmaları sonucunu doğuracaktır. Bu durumda, kararın davalı ... yönünden kesinleştiği, kesinleşen kısım ile birlikte dava konusu icra takibi ile tahsili talep edilen ticari kredi borcunun yanı sıra, KMH ve kredi kartından kaynaklanan alacağın da davalı ...'un kefaletinin bulunmadığı 17/08/2015 tarihli genel kredi sözleşmesinden kaynaklandığının kabulü gerektiği, anılan sözleşmede davalı ...'...

                "İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatına hükmolunmasına ilişkindir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davacının takip tarihi itibariyle toplam 1.987,86 TL. davalıdan alacaklı olduğu, alacak miktarının likit olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Banka Kredi Sözleşmesinden kaynaklanan alacak likit (bilinebilir, hesap edilebilir) olduğundan İİK.'...

                  UYAP Entegrasyonu