Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza yönelik olarak idarece kamulaştırmasız el atıldığı ididasının gerçeği yansıtmadığını, dosyaya sunulan evraklardan anlaşılacağı üzere dava konusu taşınmaz için 25/07/1968 tarihinde kıymet takdir raporu düzenlendiği, dava dosyası içerisinde idarece kamulaştırma tarihindeki mevzuata uygun şekilde kamulaştırma işlemlerinin tamamlanmış ise gerek 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 14....
Davalı TEDAŞ istinaf dilekçesinde; davacının uzlaşma yoluna başvurmadan dava açmış olması nedeniyle dava şartının gerçekleşmediğini belirtmiş, ayrıca zamanaşımı itirazında da bulunmuştur. Davalı taraf istinaf başvuru dilekçesinde her ne kadar zamanaşımı itirazında bulunmuşsa da; 04/11/1983 tarihinde kabul edilip, 08/11/1983 gününde yürürlüğe giren 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunun 38.maddesinde kamulaştırmasız el koymadan kaynaklanan davalarda süre yönünden 20 yıllık bir sınırlama getirilmiş ise de; bu hükmün, Anayasa Mahkemesi'nin 04/11/2003 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 10/04/2003 gün ve 2012/112 esas 2003/33 karar sayılı karar ile iptal edilmesi sonucu, idarenin kamulaştırmasız el koyma işlemine karşı hak sahiplerinin dava hakkını 20 yıl ile sınırlayan hak düşürücü süre ortadan kalkmıştır....
Bu maddeye göre yapılacak işlemlerde öncelikle uzlaşma usulünün uygulanması dava şartıdır." şeklindeki düzenlemeyle Yasanın yürürlük tarihi olan 11.06.2013 tarihinden sonra açılan ve 09.10.1956- 04.11.1983 tarihleri arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlarla ilgili olan davalarda öncelikle uzlaşma usulünün dava şartı olduğu kabul edilmiştir.Netice itibariyle 2942 sayılı yasanın geçici 6.maddesine göre 09/10/1956- 04/11/1983 tarihleri arasında yapılmış olan el atmalarda bedel talep edilmesi halinde uzlaşma usulünün uygulanması dava şartıdır. Somut olayda uzlaşma usulünün uygulanıp uygulanmayacağı yönünden davaya konu taşınmazın el atılan kısmına fiilen ne zaman el atıldığı hususunun araştırılmadığı anlaşılmıştır....
Davacı ile davalı idare arasında imzalanan uzlaşma komisyon tutanağından davacı tarafından davadan feragat edilmesi kabul edildiği anlaşıldığından, davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması, Doğru değilse de, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 3 ve 4.bentlerinin hükümden çıkartılmasına, yerlerine (3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde kamulaştırma bedeline ilişkin tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacılar vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü. - K A R A R - Dava, yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde kamulaştırma bedeline ilişkin tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, ... yönünden davanın husumet nedeniyle reddine, davalı ... yönünden ise, hukuki yarar yokluğundan davanın tümünün reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekilince temyiz edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/252 Esas KARAR NO : 2021/417 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/06/2020 KARAR TARİHİ : 01/07/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/07/2021 GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine aralarında mevcut sözleşme kapsamında vermiş olduğu hizmet nedeni ile kesmiş olduğu faturalara dayalı olan alacağının ödenmemesi nedeni ile alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemi ile dava açılmış, Davalı şirket vekilince sunulan cevap dilekçesinde davanın reddi istenilmiş ise de, Davacı vekilince uyap sistemi üzerinden vekaletnamesindeki yetkiye dayalı olarak göndermiş olduğu 28/05/2021 tarihli dilekçe ile mevcut davadan feragat ettiği, aralarındaki uzlaşma doğrultusunda arabuluculuk ücretinin davalı tarafından ödeneceğini bildirdiği, davalı vekilince uyap sistemi üzerinden gönderilen 30/06/2021 tarihli dilekçe ile arabuluculuk ücretinin taraflarınca...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2020/252 Esas KARAR NO : 2021/417 DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/06/2020 KARAR TARİHİ : 01/07/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 09/07/2021 GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine aralarında mevcut sözleşme kapsamında vermiş olduğu hizmet nedeni ile kesmiş olduğu faturalara dayalı olan alacağının ödenmemesi nedeni ile alacağın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemi ile dava açılmış, Davalı şirket vekilince sunulan cevap dilekçesinde davanın reddi istenilmiş ise de, Davacı vekilince uyap sistemi üzerinden vekaletnamesindeki yetkiye dayalı olarak göndermiş olduğu 28/05/2021 tarihli dilekçe ile mevcut davadan feragat ettiği, aralarındaki uzlaşma doğrultusunda arabuluculuk ücretinin davalı tarafından ödeneceğini bildirdiği, davalı vekilince uyap sistemi üzerinden gönderilen 30/06/2021 tarihli dilekçe ile arabuluculuk ücretinin taraflarınca...
Bu maddeye göre yapılacak işlemlerde öncelikle uzlaşma usulünün uygulanması dava şartıdır.’’...
acele kamulaştırma kararı verildiğini, acele kamulaştırma bedelinin davalı adına bankaya bloke edildiğini, açıklanan bu nedenlerle davalılar hissesine tekabül eden Mersin İli Anamur İlçesi Ormancık Mahallesi yeni 253 ada 1(ihdas öncesi 276) parsel nolu bulunan taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespitine ve taşınmazın ilgili kısmının T1 adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Her ne kadar davalı vekili zamanaşımı itirazı ile istinaf talebinde bulunmuşsa da; davanın dayanağını teşkil eden 2942 sayılı Kamulaştırma Yasası'nın 38. maddesi Anayasa Mahkemesi'nin 10.04.2003 gün 2002/112- 2003/33 sayılı kararıyla iptal edilmiş ve gerekçeli karar 04.11.2003 tarih ve 25279 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmekle Kamulaştırma Yasası'nın anılan maddesi ortadan kalkmış ve bu maddeye göre açılan tapu iptali ve tescil davalarının hukuki dayanağı kalmamıştır. Kaldı ki; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 38. maddesinin Anayasa Mahkemesi'nce iptalinden sonra 30.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren 5999 sayılı Yasa ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen Geçici 6. madde ile iş bu geçici maddeyi değiştiren 11.06.2013 günü yürürlüğe giren 6487 sayılı Yasanın 21. maddesinin Geçici 6. madde ile 09.10.1956 tarihinden sonraki el atmalarda yeniden dava hakkı getirilmiştir....