edildiğinin ve müvekkilinin takip talebinde istenildiği kadar borcunun olmadığının ispatı niteliğinde olduğunu, açıklanan nedenlerle 19/09/2020 tarihinde itfa edilen 62.280, 00 TL'lik tutar yönünden Nazilli İcra Müdürlüğü'nün 2021/162 Esas sayılı takibin iptaline, 19/09/2020 tarihinde itfa edilen 62.280,00 TL'lik tutarın %20'sinden az olmamak kaydıyla davalı/alacaklı tarafın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı alacaklı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI:Davacı şirketin demirbaş niteliğindeki iktisadi kıymetleri "255-Demirbaşlar Hesabı"nda izlemesi gerektiği halde "150-İlk Madde ve Malzeme Hesabı"nda takip ettiği, 333 Seri Nolu Genel Tebliğde ahşap paletlerin iki, meyve kasalarının 5 yıllık amortisman süresine tabi tutulduğu, bunların nakliye giderinin maliyet bedeline dahil edilerek amortisman yoluyla itfa edilmesi gerekirken doğrudan gider olarak yazıldığı, branda ve plastik malzeme gibi muhtelif demirbaş eşyaların alımlarının amortisman süreleri içerisinde itfa edilmesi gerekirken doğrudan gider yazılamayacağı ileri sürülerek kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir. DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ :Temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir....
Tüm dosya kapsamından ; borçlu , alacaklı tarafından başlatılan ilamsız icra takibine karşı alacaklının ve vekilinin imzalayıp kendilerine verdiğini iddia ettiği ibraname başlıklı iki adet ayrı belgeye dayanarak İİK.nun 71/1. maddesine dayalı takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde borcun ödendiğine yönelik itfa nedeniyle takibin iptali isteminde bulunmuştur. İİK.nun 71/1. maddesine göre, borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun ve fer'ilerinin itfa edildiğini yahut alacaklının kendisine bir mühlet verdiğini noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispat ederse, takibin iptal veya talikini her zaman icra mahkemesinden isteyebilir. Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK.nun 71/1.maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur. Borçlu tarafından sunulan adi nitelikteki belge altındaki imzanın alacaklı tarafından inkarı halinde, icra mahkemesince imza incelemesi yapılması mümkün değildir....
Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamlı icra takibinde takip öncesi itfa nedenine dayalı takibin iptali istemine ilişkindir. İstanbul 34.İcra Müdürlüğü'nün 2019/41863 Esas sayılı dosyasında davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında 14/11/2019 tarihinde ilamlı icra takibi başlatıldığı, icra emrinin tebliğ edildiği tarih itibariyle 02/12/2019 tarihinde açılan davanın süresinde olduğu görülmektedir. İİK'nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir....
KARAR Davacı vekili 5233 Sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Hakkında Kanun uyarınca zararların karşılaması için davalı idareye başvurduğunu, başvuru neticesinde 103.192,53 TL'nin ödenmesine karar verildiğini ve taraflar arasında imzalanan sulhnameye 26.07.2007 tarihinde valilik tarafından olur verildiğini, anılan yasanın 13. maddesinde “tazminat tutarlarının olur tarihinden itibaren 3 ay içinde ödenmesi” kararlaştırıldığında ödemenin 27.10 2007 tarihinde yapılması gerektiğini; ancak davalı idarenin ilgili sulhnameyi tek taraflı iptal ederek yeni bir sulhname hazırladığını, bu sulhnameyi itirazi kayıtla imzaladıklarını ve yeni hazırlanan sulhnameye göre ödemenin 13.10.2008 tarihinde yapıldığını, 27.10.2007 tarihinde ödemenin yapılmış olması gerektiğinden ödeme tarihine kadar geçen süre için faiz alacağı olduğunu, faiz alacağının tahsili amacı ile başlatılan takibe davalının haksız olarak itiraz ettiğinin belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına...
-K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin 2006 yılı Ocak ayı aidat ödemesinin yapılmadığını öğrenmesi üzerine ödeme yaptığını ve makbuz aldığını, kendisinin 214,96 TL borcu olduğunun bildirilmesi ile itirazi kayıt ile ödemeyi yaptığını, bu ödemenin 2006 yılı Ocak ayı 60,00 TL aidatına işletilen faiz olduğunu öğrendiklerini, kooperatifin bildirim yapmaması nedeniyle kusurlu olduğunu, faiz miktarının fahiş olduğunu, daha sonra kendisine 4.184,51 TL borç bildirildiğini ve bunu da itirazi kayıt ile ödediğini, 24.09.2008 tarihli mektup ile de borcun 4.369,10 TL olduğunun bildirildiğini, davacının borçlu olmadığı aksine alacaklı bulunduğunu ileri sürerek, davacının borçlu olmadığının tespiti ile 4.184,51 TL nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında eksik alım nedeni ile her yıl sonunda bir önceki yıla dair ceza koşulunun istenebilmesi için takip eden yılda henüz ifaya başlanmadan önce davacı bayi tarafından karşı tarafa itirazi kayıt bildirilmesi veya ihtar çekilmesinin gerektiği, buna göre taraflar arasında 26/06/2011 tarihli bayilik sözleşmesi ile 26/06/2011 tarihli taahhütnamenin imzalandığı, davacı şirket tarafından davalıya keşide edilen ... ....
Müdürlüğü tarafından 1.712,60 TL tutarında trafik cezasının müvekkili kuruma kesildiğini, söz konusu trafik cezasının müvekkili tarafından itirazi kayıtla ödendiğini, kaza yapan kişi tarafından açılan tazminat davası sonucu Yargıtayca söz konusu kazadan dolayı müvekkilinin kusurlu bulunmadığı, ...'nın kusurlu olduğuna karar verildiğini belirterek, itirazi kayıtla ödemek durumunda kalınan trafik para cezasının davalıdan alınarak, müvekkili kuruma ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... Belediyesi vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece taraflar arasındaki uyuşmazlığın 3533 Sayılı Yasa kapsamında olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir....
Bu istemin kabul edilmesi için itfa itirazının İİK'nın 71/1. maddesinde açıklanan nitelikte bir belge veya alacaklının kabul beyanıyla kanıtlanması zorunludur....
İİK'nun 169/a-1. maddesi gereğince; borcun olmadığı veya itfa veya imhal edildiği resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de, borcun olmadığına, itfa veya imhal edildiğine dair belgenin, takip konusu borç sebebiyle verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıfta bulunulması zorunlu olup, açıkça atıf yapıldığının kabulü için ise, belgede, senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarının belirtilmesi gereklidir. Somut olayda, borçlunun ödeme belgesi olarak sunduğu dekontlarda, yukarıda belirtilen nitelikte bir açıklama bulunmamaktadır. Alacaklının, yapılan ödemelerin, takip konusu senede ilişkin olduğu yönünde kabul beyanı da yoktur. Bu durumda, borçlunun, ödeme iddiasını İİK'nun 169/a maddesinde öngörülen bir belgeyle kanıtlayamadığı anlaşılmaktadır....