"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Takibin Taliki veya İptali Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonucunda Mahkemece icranın itfa ve imha nedeniyle geri bırakılmasına dair kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz'in 17.04.2017 gün ve 2016/12311Esas, 2017/5570 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti....
Somut olayda, takip 16.07.2019 tarihinde başlatılmış, icra emri 08.09.2019 tarihinde tebliğ edilmiş olup, borçlunun takip tarihinden önceki ödemelere ilişkin olarak yapmış olduğu başvurusu, başvuru tarihinin 17.01.2020 olması sebebi ile süresinde olmadığından dinlenilme olanağı yoktur. Borçlu aynı zamanda takip tarihinden sonra bir kısım ödemelerin yapıldığına ilişkin olarak 10.03.2020 tarihli dilekçe ile beyanda bulunmuş olup, İİK 33/2. Maddesi uyarınca, icra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re'sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir....
Somut olayda, takip dosyasında icra emrinin borçlu vekiline 29.05.2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekilinin yukarıda anılan yasal (7) günlük süreyi geçirdikten sonra, 15.06.2015 tarihinde itfa itirazı ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmıştır.O halde, mahkemece, itfa itirazının süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/12/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....
İİK 'nun 33. maddesinde (İcranın geri bırakılması): (Değişik : 18/2/1965 – 538/17 md.) maddesinde "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır.İcra emrinin tebliğinden sonraki devrede tahakkuk etmiş itfa, imhal, veya zamanaşımına dayanan geri bırakma istekleri her zaman yapılabilir. Bunlardan itfa veya imhale dayanan istekler mutlaka noterlikçe re’sen yapılmış veya tasdik olunmuş belgelere veya icra zaptına istinat ettirilmelidir." şeklinde yasal düzenleme mevcuttur . Alacaklı T3 tarafından davacı borçlu İlkadım Özel T1 Tic. A.Ş aleyhine Samsun 2....
İİK'nun 33. maddesinde; “İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır” hükmü düzenlenmiştir. Bu maddeye göre borçlu ancak hüküm (karar) tarihinden sonraki dönemde gerçekleşen itfa, imhal veya zamanaşımına ilişkin iddialarını ileri sürerek icra emrine itiraz edebilir ve icranın geri bırakılmasını isteyebilir. Karar tarihinden önceki döneme ilişkin iddialarını ilamın yargılaması sırasında mahkemede ileri sürmelidir veya istinaf, temyiz sebebi yapılmalıdır. Bu döneme ilişkin itfa, imhal ve zamanaşımı itirazları icra mahkemesinde dinlenemez....
GERİ BIRAKILMASI müessesesinin Suça Sürüklenen Çocuk hakkında takdiren UYGULANMASINA YER OLMADIĞINA” biçimindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile konut dokunulmazlığının ihlali suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 08.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....
uyarınca kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi....
Davalı vekili, teminat mektubunun tazmininin hukuka ve bankacılık teamüllerine uygun olarak gerçekleştirildiğini, davacı şirketçe 6 kez teminat mektubu süresinin uzatılmasının talep edilmesinin dahi teminat mektubunun muhatabı ile aralarındaki ticari ilişkinin sona ermediğini, yani teminat konusu borcun itfa edilmediğinin ve banka açısından riskin sona ermediğini yani teminat konusu borcun itfa edilmediğinin ve banka açısından riskin devam ettiğinin kanıtı olduğunu, teminat mektubu kıymetli evrak niteliğinde olmadığından sorumluluğun sona ermesi için mutlaka teminat mektubunun bankaya iadesinin zorunlu bulunmadığını, davacının teminat mektubunun uzatma yazısını ve/veya muhatap ile aralarındaki ticari ilişkinin sona erdiğine ve banka tarafından garanti edilen borcun itfa olduğuna dair kesin/likit bir belgeyi ihtarname ekinde müvekkili bankaya ibraz etmediğini, teminat mektubunun tazmin tarihinden önce alınmış bir tedbir kararı bulunmadığını ileri sürerek davanın reddi ile %40 tazminata karar...
Bu nedenle mahkemenin şikayetin kabulü yönündeki hükmü yerinde ise de, takibin iptali yerine, icranın geri bırakılmasına karar verilmesi hatalıdır. Anılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ... . İcra Hukuk Mahkemesi'nin 14.12.2012 tarih ve 2012/716 Esas, 2012/751 Karar sayılı kararının hüküm bölümünün 2. bendinde ki, "Borçlular hakkındaki İCRANIN GERİ BIRAKILMASINA," ifadesinin silinerek yerine, ''Borçlular hakkındaki İPTALİNE," cümlesinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. ve İ.İ.K nun 366 .maddeleri uyarınca kararın düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, taraflarca HUMK. nun 388/4....
e 15.09.2015 tarihinde diğer davacı borçlu ... ye 27.08.2015 tarihinde tebliği üzerine borçluların takibe karşı itirazlarını içeren dilekçesini 01.09.2015 tarihinde İstanbul Anadolu Mahkemeler Veznesine harcını yatırarak kaydettirdiği, davanın yasal beş günlük süresi içerisinde açıldığı anlaşılmakla, davanın süresinde açıldığının kabulü ile işin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın süre yönünden reddine karar verilmesi isabetsizdir. Ayrıca İİK'nun 169/a-1. maddesi gereğince borcun bulunmadığı veya itfa yahut ihmal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı taktirde mahkemece itiraz kabul edilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de, sunulan ödeme belgesinin takip konusu borç sebebiyle verildiğinin kabul edilebilmesi için belgede takip dayanağı senede açıkça atıfta bulunulması zorunludur....